English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ H ] / Hydroponic

Hydroponic translate Turkish

58 parallel translation
Hydroponic laboratory, number 173.
Hidroponik laboratuvarı, numara 173.
Since we need so much land for hydroponic crops and oxygen reclamation, setting this aside was tough.
Zirai mahsuller ve oksijen geri kazanımı için o kadar fazla yer gerekiyordu ki bunun için yer bulmak zor oldu.
Kes grows them herself in the hydroponic garden.
Kes, onları hidroponik bahçede kendi elleri ile yetiştirdi.
I had the hydroponic guys set aside a little space for me.
Bizim ziraatçılardan bana ufak bir yer ayırmalarını istedim.
Hydroponic, man.
Sulu kuru bu dostum. Evet
You'll earn it doing chores on my hydroponic farm.
Hidrofonik çiftliğimde gündelik işler yaparak kazanacaksınız.
Carlos Ayala started out in the family connection business... real estate in Tijuana, fishing boats out of Ensenada, hydroponic strawberries.
Carlos Ayala işe aile şirketinde başladı. Tijuanada gayri menkul, Esenada'dan balıkçı tekneleri, turfanda çilek.
I've got some hydroponic pot!
Suda yetişmiş marihuana getirdim!
It's hydroponic.
Topraksız tarım.
A blight infected our hydroponic pods.
Bir mantar hidrofonik tohumlarımıza bulaştı.
We have a hydroponic greenhouse onboard where we grow fruits and vegetables, and we can also replicate certain foods with our protein resequencer.
Gemimiz bitki ve meyve yetiştirebileceğimiz bir seramız var ve hatta yetiştiremediğiz protein bazlı yiyecekleri de kopyalayarak elde edebiliyoruz.
They're hydroponic.
Hidroponikler.
Have a hydroponic raspberry grown by a guy named Gunther who once slept with Stevie Nicks.
Stevie Nicks'le yatmış, Gunther diye bir adamın... ... yetiştirdiği hidroponik bir ahududu dene.
- Alright, Ricky doesn't wan t you guys going into the hydroponic store.
Tamamdır, Ricky sizin dükkana girmenizi istemiyor.
I can get you an ounce of, like, some real, you know, hydroponic scientific stuff, but that'll run you $ 500 bucks.
Sana özel yetiştirilmiş maldan biraz verebilirim fakat 500 dolar sökülmen gerekiyor.
- Hydroponic?
- Özel yetiştirilmiş mi?
- Hydroponic.
- Özel yetiştirilmiş.
This is the first batch grown in my brand-new, hydroponic greenhouse.
- Suda yetiştirme seramın ilk ürünü.
Come to find out that the money that I loaned them to open a tanning salon was used to turn my tool shed into a hydroponic pot farm.
Meğer solarium açmaları için onlara borç verdiğim parayı müştemilatımı bir seraya çevirmek için kullanmışlar.
Organic or hydroponic. Hairy, sticky, delicious!
Organik ve doğal, mükemmel ve lezzetli!
Dutch haze, hydroponic buds.
Dutch Haze marka suda yetişmiş bitki karışımı.
So I wanna grow hydroponic homemade organic lettuces.
İşte böylece saksıda organik marul yetiştireceğim.
The hydroponic seminar was booked 3 months in advance.
3 aylık saksıda üretim seminerine katıldım.
The unit in the center is used for hydroponic gardens, growing of food without soil.
Merkezdeki birimde, topraksız tarım ürünü yetiştirilen hidrofonik bahçeler yer alır.
You do if it's dark and you're baked out of your mind on Perry's hydroponic pick of the day.
Karanlık olursa ve Perry'nin uyuşturucusunu içerek kafan dumanlı olursa elbette düşersin.
Actually, Angie, it was three ounces of prime hydroponic skunk.
Aslını bilmek istersen, Angie, üç onsluk saf ottu.
They're hydroponic strawberries dipped in organic chocolate.
Organik çikolataya batırılmış, su kültüründe yetişmiş çilekler.
Hydroponic, medical grade, put-you-on-your-ass, send-you-to-dreamyland weed
Suda yetiştirilmiş, tıbbi sınıf, popo-üstüne-oturtucu, rüyalar-diyarına-postalayıcı mal.
Hydroponic, featured in High Times.
Özel üretim. High Times'da bile çıktı.
It's hydroponic.
Hidrofonik.
We'll just move Mom's hydroponic equipment out of the garage and make a bedroom for him.
Annemin hidrofonik * aletlerini garajdan çıkarıp, orayı oda yaparız.
Hydroponic equipment?
Hidrofonik aletler mi?
Hydroponic.
Hidroponik.
It's slang for "strong hydroponic marijuana."
Argoda "keskin hidrofonik esrar" demek.
The guy I deal with is very organic and hydroponic
Benim anlaştığım adam, tamamen organik ve topraksız yetiştiriyor.
Ciao from the hydroponic Bonnie and Clyde.
Otçu Bonnie ve Clyde'dan selam söyle.
The hydroponic dome's been breached.
Hydroponic kubbe's ihlal edilmiştir.
The hydroponic dome's been breached.
Hidroponi kubbesi parçalanmış.
I set up a small hydroponic garden in my apartment.
Evime küçük bir hidroponik * bahçe kurdum.
HYDROPONIC GARDENING
HİDROPONİK BAHÇE
Honda has set out to break the mold of boring, hemp-shirt-wearing, hydroponic-plant-growing hybrids with this sporty-looking ride.
Honda sıkıcılık kalıbını kenevir tişört giyimini ve suda bitki yetiştirme hibridlerini bu sportif görünümlü kullanımıyla kırmak için yola çıkmış.
And I've got some extra cash... that's a result of a little hydroponic farming venture in Chino.
Chino'daki yetiştirme çiftliğinden gelen biraz param var.
I'm thinking about turning the baby's room into a hydroponic pot den.
Bebek odasını hidroponik marijuana odasına çevirmeyi düşünüyorum.
No garden-variety hydroponic.
Sıradan değil, hidrofonik.
First crop from our hydroponic garden.
Hidrofonik bahçemizin ilk hasadı.
You're a hydroponic supply store.
Hidrofonik malzeme satıyorsunuz.
Let's get him to the hydroponic dome.
Pekâlâ onu hidroponik kubbeye götürelim.
To pay back some money that I owe, I've built a little hydroponic greenhouse in my apartment.
Borçlarımı ödemek için, daireme ufak bir esrar tarlası kurdum.
I get it- - so Darryl was running a hydroponic pot-growing operation under the radar.
Anladım - yani Darryl topraksız çalışan edildi radar altında pot büyüyen operasyon.
Hydroponics.
Hydroponic.
Hydroponic grow room.
Hidroponik bitki odası.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]