Janoth translate Turkish
72 parallel translation
It also synchronizes the clocks in this building... with those in the secondary printing plants... in Kansas City and San Francisco... and in the 43 foreign bureaus of the Janoth organization.
Ayrıca ikincil matbaalardaki saatlerle de senkronludur... Kansas City ve San Fransisko ile Janoth Holding'in 43 dış ülke büroları dâhil.
Oh, Mr. Janoth would never permit that.
- Bay Janoth buna asla izin vermez.
We will now visit the public exhibits... displaying the latest developments... in the various fields covered by the Janoth publications.
Şimdi de Janoth yayınlarında konu edilen çeşitli alanlardaki son gelişmeleri gösteren halka açık sergileri gezeceğiz.
Mr. Janoth doesn't permit it.
Bay Janoth bunu istemiyor.
But Mr. Janoth... Hello.
- Ama Bay Janoth...
Mr. Janoth will be furious.
Bay Janoth öfkelenecek.
Mr. Janoth's very upset. He's going to want ideas.
Bay Janoth bundan çok rahatsız oldu.'Görüşlerinizi duymak isteyecek.
Yes, Mr. Janoth.
Doğru mu? - Evet, Bay Janoth.
Sorry, Mr. Janoth. A thousand dollars each week... and a grand prize of $ 25,000 to be awarded...
-... her hafta bin dolar veririz büyük ödül de $ 25,000 olur.
Yes, Mr. Janoth?
- Evet, Bay Janoth?
Mr. Janoth wants you to follow through... personally.
Bay Janoth bu işin sonunu getirmeni istiyor... bizzat!
Janoth.
Janoth yüzünden.
It's Janoth. Wants me to run Crimeways magazine, "the Police Blotter of the Nation."
Arayan Janoth'du. "Ulusal Polis Tutanağı" Suçyolu dergisinin başına geçmemi istedi.
What does Janoth think I am, a clock with springs and gears instead of flesh and blood?
Janoth beni ne sanıyor? Et ve kan yerine yayları ve çarkları olan bir saat mi?
Janoth expects loyalty.
Janoth sadakat bekler.
Yes, Mr. Janoth?
- Buyurun Bay Janoth.
If I wasn't up to my ears, I'd tell Janoth... to take his $ 30,000 and buy another clock.
Boğazıma kadar batmış olmasaydım Janoth'a al $ 30.000'nı, git kendine yeni bir saat al derdim.
Nobody's indispensable to this organization except Mr. Janoth.
Bu teşkilâtta onsuz yapılmayacak biri varsa o da Bay Janoth'dur.
You know the inside Janoth. I know the outside.
Siz Janoth'un içini biliyorsunuz.
Mr. Stroud, Mr. Janoth calling on one.
Bay Stroud, Bay Janoth arıyor.
Janoth.
Janoth.
Yes, Mr. Janoth.
Evet, Bay Janoth.
But, Mr. Janoth, the printer doesn't like red ink, says it won't match.
Ama Bay Janoth, matbaacı kırmızı mürekkebi beğenmiyor. Uygun gitmiyormuş.
Mr. Janoth is coming.
- Bay Janoth geliyor.
Mr. Janoth is coming.
Bay Janoth geliyor.
Nice of you to come down, Mr. Janoth.
- Zahmet ettiniz Bay Janoth.
George, you'll see this through with us or you're finished with Janoth Publications.
George, bu işi sonuna götürmezsen Janoth yayınlarında işin biter.
You see, he thinks he's gonna blacklist me too, but I know enough about Mr. Janoth to make him change his mind about both of us.
Beni de kara listeye koymayı düşünüyor. Ama hakkında bildiklerimle, Bay Janoth ikimiz hakkında aldığı kararı değiştirecektir.
Do you think they'd look at you twice if you weren't the great Mr. Janoth?
Koca Bay Janoth olmasaydın senin yüzüne bakarlar mıydı?
What about Janoth Publications?
- Saçmalama. Janoth yayıncılık ne olacak?
I always thought you wanted to step into my shoes at Janoth Publications.
Janoth yayıncılıkta yerimi almayı düşündüğünü sanırdım.
Earl, Janoth Publications isn't through with you yet.
Earl, Janoth Yayıncılığın henüz senlinle işi bitmedi.
That's what Janoth wanted.
- Janoth böyle isterdi.
George, Janoth.
George, Janoth.
I'll grab the next plane, Mr. Janoth.
İlk uçakla gelirim Bay Janoth.
Well, Janoth says it's a war contract scandal, but that's a blind.
Janoth savaş kontratı skandalı diyor ya, bu işin kamuflajı.
I've got to go back, keep Janoth from finding him.
Dönüp Janoth'un o adamı bulmasını engellemeliyim.
Good morning, Mr. Janoth.
- Günaydın Bay Janoth.
Yes, Mr. Janoth.
- Evet, Bay Janoth.
And Janoth?
- Bir de Janoth.
Our organization, the Janoth Publications, is trying to find someone, possibly a collector of your pictures.
Janoth Yayıncılık firmamız birisini bulmaya çalışıyor. -... sizin tablolarınızı toplayan biri olabilir.
Janoth's orders, Don.
Janoth emretti Don.
Mr. Janoth? Sure.
Bay Janoth mu?
Mr. Janoth's orders.
Bay Janoth'un emridir.
Mr. Hagen, Mr. Janoth wants you downstairs. It's very important. Thank you.
- Bay Hagen, Bay Janoth sizi aşağıda bekliyor.
Janoth'll have lots of alibis.
Janoth kendini kolaylıkla temize çıkartır.
Mr. Janoth wants to speak to you.
Bay Janoth seninle konuşacak.
She hasn't finished it yet, Mr. Janoth.
Daha bitirmedi Bay Janoth.
Mr. Janoth wants to see the picture right now.
- Evet. Bay Janoth resmi hemen görecekmiş.
Mr. Janoth, sir.
Bay Janoth, efendim.
Do you happen to know Mr. Janoth?
- Buyurun? - Bay Janoth'u tanıyor musunuz?