Jarrah translate Turkish
105 parallel translation
Abd Al Rahman Ibn Awf, Obayda Ibn Al Jarrah,
Abdurrahman İbn-i Avf, Übeyde İbn-i Cerrah,
My name is Sayid Jarrah... and I am a torturer.
Benim ismim Sayid Jarrah ve ben bir iskence uzmaniyim.
- Jarrah, Kwon and the dentist.
- Jarrah, Kwon ve dişçi.
My name is Sayid Jarrah.
Ben Sayid Jarrah.
I'm Sayid Jarrah.
Adım Sayid Jarrah.
Of course I don't know you, sayid jarrah.
Elbette seni tanımıyorum, Sayid Jarrah.
It's Austen and Jarrah.
Austen ve Jarrah.
My name's Sayid Jarrah.
İsmim Sayid Jarrah.
Sayid jarrah was no stranger to risk.
Sayid Jarrah risk e yabancı değildi.
Mr. Jarrah, given the amazing circumstances surrounding the survival of you six, is it possible there are any other survivors from the crash yet to be discovered? No.
Bay Jarrah, altinizin inanilmaz bir sekilde kurtulusu dusunuldugunde kazadan kurtuldugu halde yeri bilinmeyen baskalarinin da olmasi mumkun mu?
Mr. Jarrah?
Bay Jarrah?
I'm sayid jarrah.
Adım, Sayid Jarrah.
Jarrah.
Jarrah.
That's not the complete story, as you are well aware, Mr. Jarrah, given the fact that you're standing here, breathing.
Sizin burada karşımda olmanız sebebiyle hikâye burada bitmiyor yani Bay Jarrah. Canlı olarak yani.
And that, Mr. Jarrah, Mr. Hume, is just one of the many reasons we want Benjamin Linus.
Bay Jarrah, Bay Hume, Benjamin Linus'u istememizin birçok sebebinden biri de bu.
I'm Sayid Jarrah, one of the Oceanic Six.
Ben Sayid Jarrah. Oceanic Altılısı'ndan biriyim.
- Sayid Jarrah.
Sayid Jarrah.
Mr. Jarrah?
Bay. Jarrah?
Mr. Jarrah, is it possible there are any other survivors - from the crash yet to be discovered?
Bay Jarrah, henüz ulaşılamamış olan başka kurtulanların da var olması mümkün mü?
- Sayid Jarrah.
- Sayid Jarrah.
Sun and Jin Kwon and Sayid Jarrah, you wrote their names on the wall?
Sun ve Jin Kwon ve Sayid Jarrah. İsimlerini duvara sen mi yazdın?
All righty. Here's Jarrah and Hume.
Pekâlâ, işte Jarrah ve Hume.
- I think I just saw that Jarrah guy.
- Galiba az önce Jarrah denen adamı gördüm.
Well, it can't be Jarrah.
Gördüğün Jarrah olamaz.
Jarrah popped four people in cold blood.
Jarrah gözünü kırpmadan dört kişiyi öldürdü.
Sayid Jarrah,
Sayid Jarrah,
- What about Jarrah? Is he here?
- Peki ya Jarrah, o burada mı?
Where's Jarrah?
Jarrah nerede?
Jarrah. "
Jarrah. "
Mr Jarrah, will you come with us, please?
Bay Jarrah, lütfen bizimle gelir misiniz?
Once we've spoken to Mr Jarrah, we'll tell you everything you want to know.
Bay Jarrah ile konuştuktan sonra bilmek istediklerinizi memnuniyetle anlatırız.
Mrs. Jarrah, I'm Detective Straume.
Bayan Jarrah, ben Dedektif Straume.
Sayid Jarrah?
Sayid Jarrah?
Sayid Jarrah battled with a dark past.
Sayid Jarrah karanlık bir geçmişle savaştı.
Mrs. Jarrah, I'm detective Straume.
- Bayan Jarrah, ben dedektif Straume.
So if you do not want the same happens to you, like your friend Jarrah Armstrong... fuck you.
Yani, dinle, eğer arkadaşın Jarrah lanet Armstrong'a katılmaya geldiysen bas git.
Jarrah started it.
- Jarrah elebaşlarıydı.
Yes, Jarrah.
Jarrah, evet.
He's a decent guy. He does not hurt.
Çoğu zaman, Jarrah iyi bir adamdır gerçek bir çevrecidir.
What do you think happened to Jarrah Armstrong?
Sence, Jarrah Armostrong'a ne oldu?
Jarrah had a few enemies.
Jarrah'ın bazı düşmanlarını tanıyordum.
I was a doctor in training in botany when I met Jarrah.
Jarrah ile tanıştığımda bitki biliminde doktora yapıyordum.
That would have done Jarrah.
Yani Jarrah yapardı.
Jarrah thought someone was following him.
Gerçi Jarrah, birisinin onu izlediğini düşünüyordu.
They knew what he was.
Ayrıca Jarrah'ın orada olduğunu ve neye benzediğini de biliyorlardı.
Jarrah, tried to stop them.
Jarrah onları durdurmaya çalıştı.
No. I thought you were a scientist, as Jarrah.
Senin de Jarrah gibi bir bilim adamı olduğunu sanmıştım.
Jarrah?
- Jarrah?
Mr. Jarrah? There's a woman outside.
Bay Jarrah, dışarıda sizi görmek isteyen bir bayan var.
- As with Jarrah?
- Jarrah gibi.
And she knew Jarrah, his theories.
Ceset yok.