Jg translate Turkish

- Lieutenant JG McConnel.

- Yüzbaşı J G McConnel.

Give it to our captain, Lieutenant JG McConnel.

Kaptanımıza ver, Yüzbaşı J G McConnel.

Lieutenant JG McConnel.

Yüzbaşı J G McConnel.

Hey, JG, Jimmy, come over here.

Buraya gel.

The JG-Joe-Joe-C?

BOM-DOM mu?

He was a navy JG at the time, and he was a boat director.

O dönemde donanma asteğmeniydi.

JG?

- Tabi, baba.

It was a joke- - to mess with Lieutenant JG Putnam, make him think he lost his precious revolver.

Şaka yaptım. Teğmen Putman sevgili silahını kaybettiğini sansın diye.

PFC Snow did not take Lieutenant JG Putnam's revolver, sir.

Teğmen Putnam'ın silahını alan Er Snow Değildi Komutanım.

The jury is definitely out on the Carty question, especially now JG's gone.

Jüri hala Carty konusunda karar vermedi. Özellikle de JG'nin gidişinden sonra.

Remember that punk JG from Bushwick who jacked us a few years back?

Bushwick'li şu serseri JG'yi hatırla bizi geçmişte kim yükseltmişti?

[cheering ] [ announcer] Let's hear it for all-star mid-courier, number seven, JG Moon!

Orta köşeden çıkan All-Star için çığlıkları duyalım. 7 numara, J.G. Moon!

Here speaks the Lieutenant J.J. Patalsky Of the USS Lexington.

ABD Lexington'dan Yzb. JG Batowski konuşuyor.

Francesca Ehrlich with JG Allen Tobacco.

JG Allen Tütün'den Francesca Ehrlich.

And JG Allen will be ready to embrace that market.

Ve JG Allen piyasaya sahip çıkmaya hazır.

Yeah. On the night of his murder, Jeremy swiped into JG Allen Tobacco at 8 : 00 p.m.

Adamın öldürüldüğü gece Jeremy akşam 8'de JG Allen Tütüncülük'e giriş yaptı.

I-I just got a call from the vice President of something or other of JG Allen Enterprises.

Biraz önce, JG Allen Şirketi'nin başkan yardımcısı ya da onun gibi bir şeyden telefon geldi.

Hence, we have the option of selecting the stores for the JJ Convention Center.

Bu nedenle JG mukavelesinin durumunu düşünürken hangi markaların yer almasını istiyorsak seçip uygun olanla anlaşma imzalayabiliriz.

JG Convention center in Jeju will be working together with Zeus Hotel.

Jeju'da yapılacak JG Kongre merkezi işinde Zeus Otel ile çalışacağız.

First Lieutenant JG Edgars.

Üstteğmen JG Edgars.

Well, we used to be the JG.

Şey, biz önceden JG idik.

♪ You like what you see at the JG ♪

♪ JG'de herşey gördüğünüz gibi ♪

Lookit. Lookit, JG.

Şuraya bak, JG.

I know this town better than JG's ding-a-ling.

Bu mahalleyi JG'nin penisinden daha iyi tanıyorum.

JG.

JG.

- It ain't gonna go, JG.

- Bu iş yürümez, JG.

It ain't gonna go, JG.

Biliyorum, yürümeyecek JG.

I gotta get home to JG.

Eve, JG'nin yanına dönmeliyim.

JG, come meet your son, Jack Junior.

JG, gel de oğlun Jack Junior ile tanış.

- JG?

- JG?

JG took Junior.

JG, Junior'ı götürdü.

And he's trying to...

JG'nin amacı da...

" JG Grant's home address.

" JG Grant'ın ev adresini istedi.

"He said I should let JG and the whole crew " of any JG's " know that he'll be coming down there

" Bana, JG'ye ve onun tüm ekibine, oraya gelip, benim kafatasımı kırdıkları gibi onların da kafatasını kıracağını söylememi istedi

J.G.?

- JG mi?