Joseph's translate Turkish
1,021 parallel translation
Joseph Stalin is working on the victory of the Spanish Republic, above all making sure of the security of his country.
Joseph Stalin, kendi ülkesinin güvenliğini ön planda tutuyordu ama İspanya "Sosyalist" Cumhuriyeti için de çalışıyordu.
Joseph should be getting caught about now.
Joseph şimdiye kadar yakalanmış olmalı.
When the Union of Soviet USSR did... common cause with imperialist, fascist... and bureaucrats world... and when the orders one man, Joseph Stalin... And by means his blood thirsty agents.
Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği'nin emperyalistlerle, faşistlerle ve Wall Street'li bürokratlarla işbirliği yaptığı ve Josef Stalin adlı bir adam tarafından kana susamış ajanları aracılığıyla yönetildiği şu günlerde...
Party boss Joseph Stalin reviews Russia's military might marching past Lenin's tomb in Red Square.
Parti Başkanı Joseph Stalin Rus askeri güçlerinin Lenin'in Kızıl Meydan'daki mozolesinin önünde geçişini teftiş etti.
[Sister Clodagh] Joseph, ask him if he's seen her!
Joseph, onu görüp görmediğini sor ona!
Oh, yes, Joseph, it's morning.
Oh, evet, Joseph, sabah olmuş.
- Joseph Harbin's body was found in the coffin.
- Onun tabutunda Joseph Harbin'in cesedini bulduk.
- Maybe it's all for the best, Joseph.
- Belki herkes için iyisi bu, Joseph.
- It's Joseph
- Adım Joseph.
What do you do with the gun, Joseph? It's his.
Silahla ne yapacaksın Joseph?
But, Joseph, everything's arranged.
Ama Joseph, şimdi herşey ayarlandı.
St Joseph's Hospital.
St. Joseph Hastanesi.
I'm afraid, Joseph, I'm a little too old for transportation like this.
Korkarım ki bu şekilde yolculuk etmek için biraz yaşlanmışım, Joseph.
My son Joseph's wife, you know, she type on a typewriter.
Oğlum Joseph'in karısı, biliyorsun, daktilograf.
Sir Joseph is not well enough to give interviews... but out of respect for Time magazine -
Bay Joseph röportaj için pek müsait değil... lâkin Time dergisine saygısından onu hariç tutuyor.
Joseph's girl is over there.
Joseph'in kızı.
Joseph, it's true.
Joseph, bu doğru.
He's the Michelangelo of French Guiana.
Joseph buranın Michelangelo'sudur.
It's Williamette, Joseph R.
Williamette, Joseph R.
St. Joseph's.
St. Joseph mezarlığı.
If these supermen should change their minds, we're at St Joseph's convent, up the hill.
Bu üstün insanlar fikirlerini değiştirirlerse, tepedeki St. Joseph manastırındayız.
Joseph Curwen was my great-great-grandfather.
Joseph Curwen büyük büyük babammış.
They claimed that Joseph Curwen and two other warlocks... were trying to open the gates to these dark gods.
Onlara göre Joseph Curwen ve iki büyücü daha karanlık tanrılara kapıları açmaya çalışıyorlardı.
Joseph Curwen's mistress.
Joseph Curwen'ın metresine.
Joseph Curwen--he's killing him!
Joseph Curwen, kocamı öldürüyor!
You're sitting in Joseph's chair.
Joseph'in sandalyesinde oturuyorsun.
She's married to Joseph Cotten or something.
Joseph Cotten mı ne, bir şeyle evli.
She comes with the groceries and she walks into the modest living room of the modest cottage modest Joseph Cotten set her up in.
Bakkaldan geliyor sıradan Joseph Cotten'in kadını yerleştirdiği sıradan kulübenin sıradan oturma odasına yürüyor.
Now, Joseph, behind the Iron Curtain there's a man we've got to remove from power within two weeks.
Joseph, Demir Perde'nin arkasındaki bu adamın elinden gücünü, 2 hafta içinde almalıyız.
I wonder how Joseph's doing.
Joseph ne yapıyor, merak ediyorum.
Now, Joseph's walk is not that athletic.
Joseph'in yürüyüşü atletik değil.
"Joseph..." "... you are smoking in the presence of the Führer. "
Joseph liderinin karşısında sigara içiyorsun.
Joseph Lee, let's eat.
Joseph Lee, hadi yiyelim.
It's either the Ritz upstairs or Joseph's.
Ritz'in üst katı mı, Joseph'ın yeri mi?
Joseph's.
Joseph'in yeri.
- This is Dr. Joseph Brandt's secretary.
- Ben Dr. Joseph Brandt'in sekreteriyim.
I'm going uptown to tell Mother Joseph.
Şehir dışına Joseph anneye söylemeye gidiyorum.
It's the story of Joseph in Egypt. When you grow up...
Hazreti Yusuf'un Mısır'daki hikayesi bu.
As a matter of fact, Joseph introduced me to Carl right around then.
Aslında, Joseph o sıra beni Carl'la tanıştırmıştı.
Yes, he's Saint Joseph, I guarantee it!
- Evet, Aziz Joesph'tir, ben kefilim!
What's the name of Joseph's mother?
Söylesene, Joseph'in annesinin adı ne?
But we don't know if his name's Joseph.
- Onun adı Joseph değil ki. - Umurumda değil.
I call him Joseph. Now, what's the name of Joseph's mother?
Joseph'in annesinin adı ne?
Oh, Christ, Mary and Joseph, look who's here.
Aman Tanrım bakın burada kim varmış.
- When's the next train to St Joseph?
- St Joseph'e tren ne zaman?
Trustee works on the launch between here and St. Joseph.
Trustee burası ve St. Joseph arasında sefer yapan gemide çalışıyor.
St. Joseph's Monastery. You must know it.
St.Joseph Manastırı Biliyor olmalısınız.
If everybody prayed to St. Joseph and spent 30 minutes a day in meditation, we'd all be perfectly relaxed.
Eger herkes St. Joseph'e dua etseydi ve meditasyonda 30 dakikalarını geçirselerdi şu an hepimiz tam anlamıyla rahatlamış olurduk.
We haven't even touched Sir Joseph's Christmas bonus yet.
Sör Joseph'in Noel ikramiyesine dokunmadık bile.
I've driven Sir Joseph to his stockbroker's.
Sör Joseph'i borsacısına getirdim.
Your father's a prisoner and Joseph's gone.
Baban hapiste, Joseph de gitti.