Js translate Turkish
45 parallel translation
"... this Air Medal is awarded to Captain J S... "
"bu Havacı Madalyası Yüzbaşı JS..."
Some initials here, she didn't know what they meant.
Bazı harfler var. Anlamlarını bilmiyordu. JS.
JS. She wouldn't cos, see, I bought these for her at a garage sale.
Bilemez, çünkü bunları pazardan almıştım.
"JS".
J. S.
Who is JS and what does she do to Dean? - Annie...
J. S kim ve Dean'le ilişkisi ne?
We'll run through these with a fine-toothed comb, cross the Ts and dot the lower-case Js.
Bunları ayrıntılı olarak inceleyeceğiz, T'leri çizip ve noktaları... .. gözcüklere koyarız.
That's with two Js.
İki J ile olur.
Who's shooting her. Three Js.
Çekimi kimin yapacağı.
I can measure the keyboard rate, count the js, get us within five minutes.
Klavyenin harf basma hızını ölçebilirim. J'leri sayarız. Hata payımız en fazla beş dakika.
Said he counted the js, whatever that means.
J'leri saymış ; ne demekse.
In case you thought your genes came from JC Penny...
Genlerin JS Penny'den geldiğini düşünenler olabilir...
It's the two js!
İki J'ler geldi!
Hjs chest x-rays are negatjve, so he's not contagjous at thjs pojnt. Hjs condjtjon js currently stable.
Göğüs filmi negatif, bu noktada bulaşıcı değil, durumu şu an sabit...
JC, Julius Caesar, my dad.
- JS. Jül Sezar, babam.
We were known as the PB Js.
- PB ve J'ler olarak tanınırdık.
I was one of the Js.
Ben J'lerden biriydim.
That pretty little head of yours, js just full of jokes.
Aklında binlerce espri gizlidir.
I mean, if you want her to think you're that young, why don't you just wear those P.Js
Diyorum ki, madem senin genç olduğunu düşünmelerini istiyorsun, neden çocuk pijaması giymiyorsun?
Uh, Charlie's just upstairs changing into her P.Js.
Charlie yukarıda, pijamalarını giyiyor.
- It js the countess!
- Bu Kontes!
You're tainted with the three Js,
Kanında üç tane kusur var.
Any Js? Any...
Peki ya J?
We grab the Js and bring the lads down the country to show them what it's like to be on the senior team.
Sarmaları alıp arkadaşları kırsala getiriyoruz. Amaç kıdemli takımda olmanın nasıl olduğunu göstermek.
Check out the loop on his Js.
J'lerin kıvrımlarına bir bak.
Loops on his Js.
J'nin kıvrımları.
It's actually just regular scrabble with extra fs, bs, and js.
Aslinda normal scrabbledan bir farki yok sadece ekstra f'ler b'ler ve j'ler var.
And this js gordy was the last one.
Ve bu Gordy sonuncusuydu.
Than the previous owner js gordy was.
Önceki sahibi Js Gordy'di.
Uncovered a sad, unknown chapter in the saga What authorities believe are the remains of five males Discovered in a hidden underground chamber Beneath the ruins of the stationmaster's cabin.
Üzücü bilinmeyen destanın bir bölümünü açığa çıkardı... gizli bir yeraltı odası keşfedildi yetkiliker beş erkek cesedi bulunduğunu düşünüyor kalıntılar istasyonşefinin evinin altında istasyonşefi şimdi Jefferson Gordy olarak bilinen... 1978 yılında ölen Js Gordy'nin büyük babasıydı... tüm hayatlarını yeraltı demiryolunda hayat kurtarmak için harcadılar,
Variation 13, by JS Bach )
Değişkenlik 13, by JS Bach )
Friends and family discounts on handy-Js.
"Otuzbirde aile ve dost indirimi!"
While Mike was making three PBJs- - one with crust, two without- - two ham and cheeses, an iced tea... three juices, and a saucer of milk,
Mike biri kabuklu üç PB Js, iki jambon ve peynir, bir buzlu çay, üç meyve suyu ve bir fincan süt hazırlarken,
Not my Js.
Jordanlarıma olmaz.
Not my Js. Not my Js.
Jordanlarıma olmaz.
Fuck with my Js now, punk!
Bir de şimdi Jordanlarımı suya at amına koyduğum!
Fuck your bitch-ass Js.
Senin Jordanlarını sikeyim!
Bitch-ass Js for a bitch-ass nigga.
Götlek herif için götlek Jordanlar.
I mean, it's one thing to fuck with a man's Js, but this shit...
Yani, birinin J'siyle taşak geçmek bir şey, ama bu saçmalık...
Look on my shelves by the counterintelligence files, right next to the Js.
Rafta "J" kısmının yanındaki Kontrespiyonaj dosyalarının oraya bak.
Hector met with JS-Undertow and learned that our ISIL-loving Saudi brothers have made a sizable investment into a gas station chain here in Berlin.
Hector, JS Anafor'la buluştu ve IŞİD sevdalısı Suudi kardeşlerimizin Berlin'deki bir benzin istasyonu zincirine büyük yatırım yaptığını öğrendi.
- Don't you have some Js?
- Kot pantolonun yok mu? - Hayır.
JS is you.
J. S. bu sensin.
Your words, your, your closing.I js-just want you to know...
Bilmeni istiyorum ki...
That js not TB.
Bu televizyon değil!