English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ J ] / Jumbotron

Jumbotron translate Turkish

75 parallel translation
And I want you to put it on the Jumbotron, okay?
Onu Jumbotron'a koymanı istiyorum.
You can see there's a Jumbotron for those who can't see the stage from further back.
Arkada, sahneyi göremeyenler için kocaman bir ekran koyulmuş.
The Jumbotron adds four hundred pounds to your face!
Dev ekranlar insanın suratına 200 kilo ekliyor tamam mı?
Four grand is a good deal for a jumbotron.
4.000 dolar, geniş ekran için iyi bir fiyat.
You're on the JumboTron.
Büyük ekrandasın.
- Yeah, well, instead of turning my skin into a JumboTron, why didn't he give me something I could use, like X-ray vision or something?
- Neden derimi bir sinema ekranına çevirmek yerine, X-ışını gibi yararlı olabilecek bir yetenek vermedi ki?
Hey, what's wrong with the Jumbotron?
Hey, Jumbotron'a ne oldu?
We have a special announcement on the JumboTron... for Banks of New York driver Belle Williams, from Jesse.
Jumbo Tron'da özel bir anonsumuz var. New York Bankaları sürücüsü Belle Williams için.
They showed our section on the Jumbotron, and he leaned over and kissed me, right on the mouth.
Bizim oturduğumuz bölüm stad ekranında gösteriliyordu, ve birden üzerime abandı ve beni öptü, hem de ağızdan.
We'll put it on the JumboTron.
Onu JumboTron'a koyarız.
Make sure that Arnie is never seen on the JumboTron.
Arnie'nin JumboTron'da görünmediğinden emin ol.
I mean, you screw up, everyone's gonna laugh at you on the JumboTron. Be on ESPN, be all over the internet.
Eğer batırırsan, sana dev ekrandan ESPN'den, internetten... gülüyor olacaklar.
They put us on the JumboTron.
Gerçekten çok güzeldi.
What's your problem, Jumbotron?
Derdin nedir, homini gırtlak?
All right, listen, I love that you're using my conditioner, and I love that you're putting up this Jumbotron thingy all by yourself, and I can't wait to come home and watch flat sports with you,
- Tamam, bak. Saç kremimi kullanmana bayılıyorum. Bu devasa şeyi tek başına kurmana da bayılıyorum ve eve gelip seninle maç izlemek için sabırsızlanıyorum.
That's the same thing you said about the dodger game, and we made it on the jumbotron.
Geçen gittiğimiz beyzbol maçında da kimse görmez demiştin, dev ekrandan izledi sonra herkes bizi.
You know, like, uh, remember when we were kids, and we used to sit in the cheap seats at Dodger Stadium, under the Jumbotron?
Çocukken Dodger Stadyumu'nda JumboTron'un altındaki ucuz koltuklarda otururduk, hatırladın?
So think of your missing information as burned-out panels on the Jumbotron.
Şimdi kayıp bilginizi JumboTron'daki yanmış paneller olarak düşünün.
JumboTron.
- Dev Skorbord.
JumboTron? Mmm-hmm.
Dev Skorbord mu?
Have you ever seen two people engaged on a JumboTron at a football game? I mean, just think about it. Love and football are the two greatest things in the world.
Sen hiç bir çiftin maç esnasında dev skorbord önünde evlendiğini gördün mü?
We need a JumboTron, you think?
Dev Skorborda ihtiyacımız var, böyle mi düşünüyorsun?
It is just a beautiful JumboTron, I'm telling you.
It is just a beautiful JumboTron, I'm telling you.
The JumboTron!
The JumboTron!
Oh, the JumboTron!
Oh, the JumboTron!
I'm going to reallocate the JumboTron funds to academics.
I'm going to reallocate the JumboTron funds to academics.
Making it so I don't have to have all these mean boosters yelling at me about the jumbotron in my house.
Bütün o destekçilerin evimde Dev Skorbord için bağırmalarına katlanmak zorunda kalmayacağım.
And, look, if he doesn't go easy on that p-brane the next time through, we're all gonna light up like the Jumbotron at Fenway.
Dinle bak, p-brane üzerinde dikkatli olmazsa hepimiz Fenway Parkı'ndaki geniş ekran televizyon gibi ışık saçarız.
Well, we stole the Times Square JumboTron!
Bakalım : Times Square'deki dev ekranı çaldık.
why won't they put me on the jumbotron?
Niye beni dev ekrana çıkarmıyorlar?
You guys are on the jumbotron!
Öpüşme kamerasındasınız!
Um, why are we on the Jumbotron?
Neden ekrandayız?
What's your problem, jumbotron?
What's your problem, jumbotron ( dev ekran )?
From the Jumbotron video of last night's ball game at Yankee Stadium.
Dün akşamki Yankees stadyumunda dev skorbordtaki video yüzünden.
Hot air balloon, skywriter, jumbotron?
Sıcak hava balonu, gökyüzüne yazı, reklam panosu?
Yeah, but before that handsome hero face ends up on JumboTron screens in all your red-and-blue glory, we need to make sure that there is nothing handsome or heroic about Clark Kent.
Evet ama bu yakışıklı kahraman ekran karşısına çıkmadan önce Clark Kent ile ilgili yakışıklı ve kahraman hiçbir şeyin kalmadığına emin olmalıyız.
How can the district say no to a school that has all the equipment, all the support, a jumbotron, for the love of God?
Bölge nasıl olurda, bütün ekipmanları tam, büyük taraftarı ve dev skorbordu olan bir takıma hayır der Allah aşkına?
Wow! Jumbotron!
Kocaman bir şey bu yahu!
They caught the whole thing on the Jumbotron, then played it backwards so the vomit was going back into my mouth.
Stad kamerasında herşeyi kaydedip, geri sarıp kusmuğun ağzıma geri girişini göstermişlerdi.
Jumbotron.
Büyük ekran.
A jumbotron that said "Hey, Terri, I Want To Make a Fake Baby With You"?
Dev gibi ışıklı bir tabelada "hey Terri seninle sahte bir bebek sahibi olmak istiyorum" mu yazıyordu?
I mean, what if our faces suddenly pop up on the Jumbotron or I get selected from the audience to feed Shamu at Sea World?
Ya yüzlerimiz büyük ekranda aniden belirirse veya seyirciler arasından Su Dünyası'nda Shamu'yu beslemek için seçilirsem? Buna hazır olmalıyım.
It's on the Jumbotron.
Dev ekrana çıktı.
So I saw on the jumbotron that you just broke the team record for points scored.
Ekranda gördüm az önce... Toplam skorda takım rekorunu kırmışsın.
Ah. Not together, but I saw him on the Jumbotron.
Beraber değildik ama onu JumboTron'da gördüm.
I'd rather do this opening day on the JumboTron, but I can't wait.
Bunu JumboTron'daki açılış gününde yapsam daha iyi olur ama bekleyemem.
Just once, I'd like your father to be on a jumbotron for something good.
Sadece bir kez baban dev ekrana güzel bir şeyle çıksa, ne olur?
A couple years later, when I finally got up the courage to pop the question - - my cousin, knows the JumboTron guy, at the park.
Birkaç sene sonra, sonunda cesaretimi topladım ve ona o soruyu sordum kuzenim görevli Jumbo Tron'ı tanır.
Hey, JumboTron, you seen Teddy anywhere?
Hey, Jumbojet, Teddy'i herhangi bir yerde gördün mü?
On the Jumbotron.
Büyük tribünlere geçmiş.
I'll have it shining up on that big ol'Jumbotron, that big monitor TV that be in the arena.
Evet, öyle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]