Just do what i tell you translate Turkish
301 parallel translation
Just do what I tell you.
Sadece sana dediklerimi yap.
Forget being a journalist, and just do what I tell you.
Gazeteci olduğunu unut, ve yalnız ben ne diyorsam onu yap.
Just do what I tell you.
Sadece dediğim şeyi yapın.
Just do what I tell you.
Dediğimi yap sadece.
It's okay if you just do what I tell you to do, and don't do what I don't tell you to do!
Sadece yap dediğimi yapıp demediklerimi yapmasan bir sorun olmayacak.
Just do what I tell you.
Sana söylediklerimi yapsana.
Just do what I tell you, run!
Sadece dediğimi yap ve koş!
If you want to get out of this place just do what I tell you, no questions asked.
Eğer buradan çıkmak istiyorsan, ne diyorsam yap. Soru falan sorma.
You just do what I tell you.
Sadece sana dediğimi yap.
Just do what I tell you.
SöyIedigimi yap.
- Just do what I tell you, will you?
- Ne diyorsam onu yap, olur mu?
Now, just do what I tell you and...
Şimdi sana söylediğimi aynen yap...
Now, just do what I tell you, okay? .
Şimdi, ne diyorsam onu yap, tamam mı?
- Just do what I tell you.
- Sana dediğimi yap.
Just do what I tell you.
Sadece dediğimi yap.
- Just do what I tell you, nobody gets hurt.
- Dediğimi yapın, kimsenin canı yanmasın.
- Just do what I tell you, okay?
- Sana dediğimi yap, tamam mı?
- Just do what I tell you.
Sana dediklerimi yap.
For once in your life, just do what I tell you...
Bir kere olsun sadece sana söylediğimi yap...
Just do what I tell you and don't crap on yourself.
Sadece benim dediklerimi yap ve daha fazlada panik olma
Just do what I tell you, because people might get hurt.
Sözümü dinle çünkü insanların canı yanabilir.
Just do what I tell you.
Sadece benim dediğimi yap.
You just do what I tell you from now on, Angie.
Bundan sonra ben ne dersem onu yapacaksın Angie.
Just do what I tell you.
Sadece dediklerini yap...
You just do what I tell you.
Söylediklerimi yap.
- Just do what I tell you, please!
- Sadece dediğimi yap lütfen!
Now, I'll tell you what I wanna do, if you'll just back my play.
Eğer arkamı kollayacaksan, sana ne yapacağını anlatayım.
I don't care what you're doing. Just tell me where do I go - and when I get paid.
Doktor, ne yaptığınız, niye yaptığınız hiç umurumda değil, bilmek istediğim tek şey hedefim ve paramı ne zaman alacağım?
I'll tell you now, I just rightly don't know what to do.
Ne yapacağımı gerçekten bilmiyorum.
Now, you just tell me what to do to get out of this place without busting down that door and I'll be obliged.
Şimdi buradan o kapıyı yerle bir etmeden nasıl çıkacağımı söylerseniz müteşekkir olurum.
So quit stalling, O.J. Just tell me what you're going to do to make Fred rich and famous.
O.J. o zaman Fred'i nasıl ünlü ve zengin birisi yapacağını anlat.
Well, now, major... Now, I'll tell you what I'll do just to show you my heart's in the right place.
Peki, binbaşı size iyi niyetimi göstermek için ne yapacağımı söyleyeyim.
If you just tell me what you want me to do I'll do anything you tell me to do.
Ne istediğini söylemen yeter. Yapmamı istediğin her şeyi yaparım.
You tell me a dog's line, and I'll just about tell you what he'll do.
Köpek kimin sulbünden geliyor bana söyleyin, ne yapacağını size söylerim.
I figured you'd tell Indio... to do just exactly the opposite of what we agreed... and he's suspicious enough to figure out somethin'else.
Indio'ya tam anlaştığımız şeyin... tam tersini yapmayı önereceğini düşündüm... o da yeterince şüpheci olduğundan başka bir şey düşündü.
Just do what I say and tell me what you used to be.
Ne diyorsam onu yapın ve bana ne olduğunu söyleyin.
I just wanna tell you a little bit about what we're trying to do.
Ne yapmak istediğimizi biraz anlatmak istiyorum.
- Louise, look. I don't expect you to tell me everything you do. What about if you tell me something, just tell me the truth?
Bana yaptığın her şeyi anlatmanı beklemiyorum ama bir şey anlatacaksan bari doğru söyle.
You know, I really do wish you'd tell me, just what good is a book without any pictures?
Biliyor musun, gerçekten bana anlatmanı isterdim : Hiç resmi olmayan bir kitabın ne faydası var?
Why Don't You Just Tell Me What I Gotta Know, And I'll Go Do What I Gotta Do?
Neden bana bilmem gerekenleri anlatmıyorsun? Böylece, yapmam gerekeni yaparım.
- You just do what I tell you.
Ne dediysem yapacaksın.
You can't tell me what I can and cannot do! Just go!
Bana kiminle görüşüp kiminle görüşemeyeceğimi söyleyemezsin!
Just because you're very successful, and I'm a miserable failure, you think you can tell me what to do?
Sen çok başarılısın, ben de çok başarısızım diye bana ne yapmam gerektiğini söyleyebileceğini mi sanıyorsun?
Just shut your mouth, do what I tell you.
Kapa çeneni ve söylediklerimi yap.
Let me tell you, you can never guess what I'll do next, just keep eating.
Ne dedim lan ben sana zübük, ne yapacağım belli olmaz, ye.
I just can't tell you how aggravating it is... that your mother attributes everything I say and do... to what I eat, and how I breathe and the phases ofthe moon.
Yediklerimden tut, soluma şeklime, ayın evrelerine... annenin her söylediğim ve yaptığım şeyi... yorumlamasının ne kadar sinir bozucu olduğunu anlatamam.
You'll do what I tell you to do or I'm just gonna fuck you up.
Sana söylediklerimi yapacaksın yoksa seni sikerim.
You gonna do what I tell you to do or I'm just gonna fuck you up. Yo, Jackson, you leave Dobbins alone, man.
Sana söylediklerimi yapacaksın, yoksa seni sikerim.
I tell you, chief, I just don't know what we're going to do with him.
Diyorum, Şef. Onunla ne yapacağız bilmiyorum.
I will do just about anything to get us through this, honey, but you better tell me what is going on in your head.
Bu durumu atlatmamız için elimden geleni yapacağım tatlım ancak kafandan geçenleri bana anlatsan iyi olur.
I know you have other things on your mind right now... but I just wanted to tell you I had nothing to do... with what happened to Max.
Şu anda aklında başka şeyler olduğunu biliyorum... Ama sana hiç bir alakam olmadığını söylemek istedim... Max'e olanlarla ilgili.