English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ J ] / Just like the rest of us

Just like the rest of us translate Turkish

234 parallel translation
Just like the rest of us, Mr. Morse,
Tıpkı bizler gibisiniz, Bay Morse.
Old Bill, he'll walk just like the rest of us poor people.
Emektar Bill de biz fakirler gibi yürüyecek.
You're trapped just like the rest of us.
Tıpkı hepimiz gibi kapana kısılmışsın.
Just like the rest of us!
Tıpkı bizim gibi!
- He's trying, Ben. Just like the rest of us.
- Hepimiz gibi o da çözümü bulmaya çalışıyor.
She's a fighter just like the rest of us.
O da hepimiz gibi bir savaşçı.
Man, you're just like the rest of us.
Senin de bizlerden farkın yok.
Besides, he had to pull his own weight just like the rest of us.
Ayrıca tıpkı bizim gibi başının çaresine bakmak zorundaydı.
Bell's going to have his outline Xeroxed just like the rest of us.
Bell'de bizim gibi özetlerini fotokopi yaptıracak
These fellow voyagers are only here to enjoy themselves, just like the rest of us.
Bu adamlar tıpkı bizim gibi eğlenmek için buradalar.
These fellow voyagers are only here to enjoy themselves, just like the rest of us.
Bu adamlar sadece kendilerini eğlendirmek için buradalar. Geri kalanımız gibi.
Just like the rest of us?
Hepimiz gibi?
Just like the rest of us.
Hepimiz gibi.
I'm sure he puts his pants on one leg at a time just like the rest of us.
Eminim o da hepimiz gibi pantolonun önce bir bacağını sonra diğerini giyiyordur.
You're just like the rest of us.
Sen de tıpkı hepimiz gibisin.
- No, they think you're a wacko, just like the rest of us.
- Senin çatlak olduğunu sanıyorlar, bizim gibi.
So here they are at eastside, just like the rest of us.
O yüzden de herkes gibi Eastside Lisesi'ndeler. Oturabilirsiniz.
Yeah, pay your respect to the fetus just like the rest of us.
- Evet, hepimiz gibi sen de fetüse saygılarını sun
You're a flawed human being just like the rest of us.
Sen kusurlu bir insansın biz diğerleri gibi.
So it would be nice for just once... that you could admit that you have bad days, and problems... and fears just like the rest of us.
Bir kere olsun diğer hepimiz gibi seninde... kötü günlerin, problemlerin ve korkuların olduğunu... kabul etsen ne hoş olur.
Scientifiic knowledge that could change the course of mankind buried out in a fileid somewhere, or sitting in some safe-deposit box, getting old just like the rest of us.
İnsanlığın gidişatını değiştirecek bilimsel bir bilgi belki toprağa gömülü, belki de bir emanetçi dükkanı kasasında hepimiz gibi yaşlanıyor.
Just like the rest of us.
Aynen bizim gibi.
But you're curious just like the rest of us.
Fakat sen de, hepiniz gibi merak ediyorsun.
You're just like the rest of us now.
Hepimiz gibi oldun.
You got nothing to lose, just like the rest of us.
Kaybedecek bir şeyin yok, bizim de öyle.
You're just like the rest of us.
Sen de bizim gibisin
You're engineered just like the rest of us.
Sen de bizler gibi, genetik mühendisliğinin bir ürünüsün.
A little antifreeze in her coffee and she's begging for the stomach pump... just like the rest of us - which is where we come in in our fake paramedic outfits.
Birazcık kahvesine antifriz katılmasıyla karnı için yalvarmaya başlar... tıpkı geri kalanımız gibi - burada da sahte sağlık görevlisi kıyafetlerimizle bize iş düşüyor.
Then again, maybe you're just like the rest of us, except you were riding around on flowers made of toilet paper.
Ama belki de bizlerden bir farkınız yoktu. Tuvalet kağıdından yapılma çiçeklerle uğurlanmanız dışında.
You're gonna die, just like the rest of us.
Öleceksin, tıpkı bizim gibi.
You're employed by Mr Vitti which means you're on call 24 hours a day just like the rest of us.
Bay Vitti için çalışıyorsun. Bu yüzden, 24 saat onun emrindesin tıpkı bizim gibi.
Guys like him just make it tough on the rest of us.
Onun gibi adamlar geri kalanlarımız için bu durumu güç kılar.
You'll just rot here, like the rest of us.
Bizim gibi sen de burada çürür gidersin.
You know something, Lieutenant, you're a dead duck just like all the rest of us.
Bir şey söyleyeyim mi Teğmen sen de bizim kadar ölüsün.
She's just getting a little tired, like the rest of us.
O da hepimiz gibi yorgun düşüyor.
In the end, he's just a man like the rest of us.
Sonunda, o da sadece bizler gibi bir insan.
"I just don't believe it." I mean, if two guys like you and Ted can't make it, what hope is there for the rest of us?
Sizin gibi bir çift, Ted başaramıyorsa geri kalanların ne şansı kalıyor?
You're a machine like the rest of us so just do your job.
Bizler gibi sen de bir makinesin, yalnızca işini yap yeter.
He's like the rest of us, just tryin'to get by.
O da geri kalanlarımız gibi, yalnızca geçimini sağlamaya çalışıyor.
I just don't see why you can't balloon down like the rest of us.
Neden bizim gibi balonla gidemediğini anlamıyorum.
He's just a little insecure like the rest of us.
Sadece diğerlerimiz gibi biraz güvensiz.
Listen, Bloated Tonsils, just cos you're dead miserable, it doesn't mean the rest of us have to look like'Keep death off the road'.
Beni dinle Bademciği Hastalıklı Herif, sen acıdan kıvranma diye bizler Keep Death Off The Road gibi görünmek zorunda değiliz.
You just keep taking, taking, like everything was owe to you, like the rest of us owed you something.
Hep alıp durursunuz, herşey sizinmiş gibi. Sanki kalan herkes size borçluymuş gibi.
We cannot chop'em off at the knees, just to prove they're like the rest of us.
Sadece bizden biri olduklarını kanıtlamak için onları küçültemeyiz.
Then I guess you'll just have to learn. Like the rest of us.
Diyeceğim şu ki boş zamanlarımızda... öğrenebiliriz.
You're just a chump like the rest of us.
Sen de hepimiz gibi budalanın tekisin.
He's just like the rest of us.
Şimdi bak Rodneye.
Just think, in eight days, you'll be back here slogging miserably through life like the rest of us.
Sekiz gün sonra, buraya geri dönüp... ... bizler gibi sefil bir şekilde hayatına devam edeceksin.
You're destroying the old ways. You will be forgotten... just like the rest of us.
Unutulacaksın geri kalanlarımız gibi.
Just confused like the rest of us.
Sadece bize karışıyorlar.
Why can't she just use sex and a nice cocktail like the rest of us?
Neden sadece seks yapıp bize birer kokteyl hazırlamıyor?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]