Just stay out of this translate Turkish
78 parallel translation
You just stay out of this.
Sen buna karışma. - Ben mi?
Just stay out of this.
Sen karışma bu işe.
- Just stay out of this.
- Sen bu işe karışma.
just stay out of this.
Sadece bundan uzak dur.
- Nadia, just stay out of this.
- Nadia, sen karışma.
Achilles, you just stay out of this!
Sen buna karışma.
- Will you just stay out of this?
- Sen karışmasana!
Just stay out of this.
Bundan uzak dur.
I know the conventional wisdom tells me to just stay out of this, and I know there are 100 reasons for me to keep my mouth shut!
Aklıselimin bu işe karışmamamı söylediğini biliyorum. Çenemi kapamam için yüzlerce sebep... ... olduğunu da biliyorum.
- Oh. you're right. - So just stay out of this!
- Burnunu bu işe sokma!
Do me a favour, just stay out of this.
Bu işe karışmayın lütfen. Bu resmen sanata saldın.
Just stay out of this.
Bu işten uzak dur.
You just stay out of this, missy.
- Sen bu işe karışma küçük hanım.
So for your own sake, you best just stay out of this.
Kendi iyiliğin için en iyisi bu olayın dışında kal.
Mr. Taka please, just stay out of this.
Mr. Taka lütfen bu işe karışmayın.
That's great. Do me a favor, please. Why don't you just stay out of this?
Lütfen bir iyilik yap ve bu konuya karışma.
Tell you little friends just stay out of this.
Cici arkadaşlarına söyle de buna karışmasınlar.
Why don't you do us a favor and just stay out of this until the subjects are recovered?
Neden durum düzelene kadar bize bir iyilik yapıp bu olayın dışında kalmıyorsunuz?
Why couldn't you just stay out of this, Wolverine?
Neden bu işin dışında kalmadın, Wolverine?
Just stay out of this!
Orda kal! Ve otur yerine!
- Hey, just stay out of this, rich boy.
- Sen karışma, zengin çocuğu!
Shreya just stay out of this! This is not easy for both of us...
Shreya orada dur ikiniz içinde kolay değil...
Just stay out of this!
Bu işe karışma!
Just stay out of this, dear.
Bu işe bulaşma canım.
That's for sure! Here we stand in this crummy little shop, with the whole world out in front of us, with anything to wish for that we want, and you just stay on my back...!
Önümüzde tüm dünya dururken biz burada süprüntülerle dolu bu küçük dükkanda ayakta dikiliyoruz istediğimiz her şeyi dileme hakkımız varken senin tek yaptığın arkamda dikilmek!
Just as we agreed, we're gonna stay out of this thing until your nephew's released.
Tam anlaştığımız gibi, yeğeniniz bırakılıncaya değin bu şeyden uzak duracağız.
But I've been just quick enough to stay out of this graveyard.
Fakat bu mezarlığa girmeyecek kadar hızlı davranmayı başardım.
Michele Palombo, we will not allow you to keep this dump open just because you promise to stay out of politics!
Michele Polombo, bu çöplüğü artık açık tutamayız. Çünkü bize politikadan uzak duracağına dair söz vermiştin!
You stay out of this. He's just a kid.
O daha çocuk.
You don't know anything about this, Rena, so just stay out of it.
Bu konuda hiçbir şey bilmiyorsun Rena, sadece karışma, tamam mı?
Just this once, stay out of it.
- Bu seferlik, karışma.
You know, when all this happened with you and me and Rory, I figured I'd just stay out of everyone's way, that that would be easiest.
Sen ben ve Rory ile aramızdaki tüm bu şeyler olduğunda yolunuzdan çekilmeliyim diye düşündüm bu herkes için en kolayı olacaktı.
It's not just out of my own selfish desire that I'm trying to stay clean on all this.
Bunun dışında kalmak istemem sırf kişisel ihtiraslarımdan değil.
We're just gonna stay out of this one.
Biz bu işe bulaşmayacağız.
I just think that you should stay out of this one.
Sadece bu işten uzak dursan derim.
Stay out of this, you're just the bait!
Git başımdan!
It's none of your business and just please stay out of this.
Seni ilgilendirmez, lütfen bu olaya karışma.
Freddy, you're not a part of this family yet, so just stay out of it.
Başka birileri mi? Freddy, sen henüz bu ailenin bir parçası değilsin, o yüzden sen karışma.
Jason, this is the least of your problems, ok? Just stay out of direct light. It'll make the makeup look better and.
Jason bu senin en küçük problemin sadece ışıkların altında durma bu seni daha iyi gösterir ve bozulmanı engeller
I tried really hard to get out of this school, and only now do I realise just how much I want to stay.
Bu okuldan atılmak için çok uğraştım, ama şimdi kalmayı ne kadar istediğimi anlıyorum.
All right, just stay clear of the whole dan thing until we figure out how we're gonna handle this, okay?
Pekala, bu sorunu nasıl halledeceğimizi çözene kadar, şu Dan konusundan uzak duralım, tamam mı?
Look, Do Me A Favor, Melinda. This Time, Just Stay Out Of It, Ok?
Bana bir iyilik yap, Melinda, bu sefer, bu işe karışma, tamam mı?
I just want to say that Jeanie and I have talked about this, and seeing that you're kind of out of touch with your own family, well, we want you to know that... that you're welcome to stay here for the rest of your leave.
Söylemek isterim ki Jeanie ile bu konu hakkında konuştuk ve ailenle bağlarının pek iyi olmadığını anlayarak, izninin geri kalanında bizimle kalmanın bizi çok memnun edeceği kararına vardık.
Let's just stay calm and think of a way out of this.
Sakin olup buradan çıkmanın bir yolunu düşünelim.
I'm just trying to stay out of all this.
Bu işe bulaşmak istemiyorum.
Honey, just please try to stay out of this, OK?
Hayatım, lütfen karışmamaya çalış, olur mu?
At this point, Pete just wants to stay alive and out of jail.
Şu anda Pete'in tek düşündüğü, hayatta kalmak ve hapishaneye düşmemek.
Why don't you just stay out of this!
Niye bu olaya karışmayı kesmiyorsun?
Just shut it! Stay out of this.
Sen artık karışma hiçbir şeye.
Hey. If this is about Mads, I kind of just want to stay out of it.
- Eğer bu Mads hakkındaysa ben dışında durmak istiyorum.
Just stay out of our way and let the men handle this.
Yolumuzdan çekilin de bu işi erkekler halletsin.