English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Laborers

Laborers translate Turkish

216 parallel translation
Fishermen, farm laborers, bricklayers, and fish merchants.
Balıkçılar, genç kızlar, gündüzcüler duvar ustaları, balık toptancıları.
With so many expenses... the day laborers to pay and so many mouths to feed at home... 'Ntoni can't afford to lose a day.
Çok fazla masraf var çalışmaya devam etmeliler.
They make slave laborers of the captives they don't kill.
Öldürmedikleri esirlerini köle olarak çalıştırırlar.
Smitty, Benson and Johnson... will be dressed as Japanese laborers working the area with pick and shovel.
Smitty, Benson ve Johnson... iş sahasında kazma kürekle çalışan Japon işçiler gibi giyinecekler.
I heard they need laborers.
İşçi aradıklarını duydum.
Originally a French Island... its laborers were brought in slave ships from the Gold Coast of Africa... four and a half centuries ago.
Aslen bir Fransız adasıdır işçiler 450 sene önce Afrika'nın Altın Sahili'nden getirilmişti.
Laborers lose the desire to work because labor conditions are basically no good.
Çalışma koşulları kötüyse işçiler çalışmaya olan heveslerini yitiriyorlar.
You lend money to transient laborers to bind them for life. And that's not the worst.
Geçici işçilere borç para verip bir ömür burunlarından getiriyorsunuz.
You may brutally beat your laborers, but it doesn't mean others will be intimidated.
Zalimliğin işçilere söker, bana değil.
These gentlemen from the Kenpeitai are offering us 600 special laborers to achieve our goals.
Şu Kempeitai'den gelen beyler bize 600 özel işçi öneriyorlar.
Special laborers?
Özel işçiler mi?
Special laborers must not mingle with ordinary laborers.
Özel işçiler sıradan işçilerden ayrı tutulacak.
The laborers will be delivered one week from today.
Bugünden itibaren bir hafta içinde size ulaştırılacaklar.
I hereby transfer the special laborers to you.
İşçileri sana havale ediyorum.
The special laborers are unfit for work.
Özel işçiler çalışmaya uygun durumda değiller.
Your rations will be sorghum wine and soy pulp, same as the regular laborers.
Azığınız pekmez ve fasulye posası olacak. Sıradan işçilerinkinden.
Kaji, why are so many special laborers left in camp?
Kaji, şu özel işçilerin nesi var? Neden bu kadar eksikler?
I'm sorry... but I need 30 girls for the special laborers.
Affedersin ama özel işçiler için 30 kıza ihtiyacım var.
Laborers?
Daha çok işçi mi?
We have 10,000 other laborers here, but these special prisoners have taken all our attention.
Sizin esirlerden hariç burada 10.000 işçimiz var.
Since he arrived here, the regular laborers'conditions have greatly improved.
Kaji'nin buraya gelişinden sonra işçilerde büyük gelişimler oldu.
If I gain the freedom for you enjoyed by the regular laborers, will you trust me?
Şayet sana diğer işçilerinki gibi bir özgürlük sağlarsam burada kalacağına bana söz verir misin?
With our increased production, I'd like to talk to the main office about treating the special laborers like the ordinary laborers.
Kayıtlarımızda düzelmeler oldu, müdürle konuşmak istiyorum. Esirlerin durumu hakkında.
I wish you'd ask the main office about getting the Kenpeitai to let us treat these prisoners like ordinary laborers.
Faydası olmayabilir ama senin oradakilerle esirlerin durumu hakkında konuşmanı istiyorum.
He needs to find a new leader among the special laborers.
Esirler için yeni bir lidere ihtiyacımız olacak.
They must need laborers after all the bombings.
Bombalamalardan sonra işçilere ihtiyaçları var.
And you harm the laborers!
Ve işçiye zarar verdin!
Come on, guys, that's the laborers'round.
Haydi çocuklar Emekçiler dinlensin.
Special service for the laborers.
Emekçiler için özel servis.
Fifty laborers at 40 mon.
40 mona 50 işçi. 40 mona 50 işçi.
Twenty laborers, 45 mon.
20 işçi, 45 mon.
A crowd of peasants, laborers, women and children are willing to defend it.
Köylüler, kadınlar, çocuklar ve işçiler, gönüllü olarak İspanya'yı savunuyorlardı.
Something had to be done about the Spanish laborers so the Cuban government hit upon a humanitarian plan of action.
İspanyol çiftçiler için bir şeyler yapılmalıydı. İşte bu yüzden Küba hükümeti insancıl bir hareket planı uygulayıp evlerine yolluyor.
These are laborers'clothes!
Bunlar amele elbisesi!
Why are some workers called "skilled laborers" when civil servants or actors are not?
Neden bazı çalışanlar "vasıflı emekçi" olarak adlandırılır da mesela aktörler ve devlet memurları böyle anılmazlar?
Skilled laborers come in categories.
Vasıflı emekçilerin türleri vardır.
They've killed women and children. They've tortured common laborers.
Kadın öldürüp insanlara işkence ettiler.
Good. You and Castillo go in as day laborers like we did in'02.
Sen ve Castillo, 2002 yılında yaptığımız şekilde gündelik işçilermişsiniz gibi içeri girin.
The sailors compared its wages and the working hours with the ones of the laborers of the ammunition plants that gained a richness risking itself in such a way as our owners of house.
Denizciler, onca saat çalışmalarının karşılığı olan yevmiyeyi mühimmat üretiminde çalışan isçilerinkiyle karşılaştırırdı. Onlar hem çok iyi para kazanır hem de ardımızda bıraktığımız eşlerimizin evde yaptığı işten daha fazla risk almazdı.
All you poor laborers and farmers, we have tried time and again to tell you that there can be no resurrection for America until Congress begins to coin and to regulate the value of money.
Tüm yoksul işçi ve çiftçiler, sizlere daha önce de defalarca anlatmaya çalıştığımız üzere Kongre para basmaya ve paranın değerini de düzenlemeye başlamadıkça Amerika için bir yeniden diriliş asla gerçekleşmeyecektir.
Those laborers are good.
Emekçiler iyi.
Laborers are a dime a dozen at home.
Memlekette bedava işçiden geçilmiyor.
You two will go work as day laborers.
Siz ikiniz işçi olarak çalışacaksınız.
Stockyard, slaughterhouse and market form an indivisible economic unit, with 258 officials, including vets, inspectors, branders, and their assistants, permanent employees, laborers.
Ağıl, mezbaha ve pazar içinde veteriner, denetçi, yetiştirici ve onların asistanları ile daimî çalışanlarının, ırgatlarının olduğu 258 görevliden oluşan bölünmez bir ekonomik birim oluşturur.
Contract laborers, and I've got the contract somewhere.
Kontratlı işçiler. Kontrat da bir yerlerde olmalı.
It wasn't until the spring of 1943 that skilled workmen and unskilled laborers, all Jews, must have gone to work here and built the 4 crematorium.
1943 yılının baharına dek tümü Yahudi olmak üzere yetenekli ustalar ve acemi işçiler dört krematoryum inşa etmek üzere henüz buraya gelmemişti.
Everyone looking for laborers goes there.
Irgat arayan herkes oraya gider.
Emergency workers and laborers... outside Strasberg, Pennsylvania... are working diligently to locate and remove... an 8-year-old girl who has fallen down a well.
Stroudsberg, Pennsylvania'ya gelen ilk yardım ve halk, kuyuya düşen 8 yaşındaki bir kız çocuğunu kurtarmak için sabırla çalışıyorlar.
He worked with the laborers, he fixed it all himself.
Tüm işçilerle birlikte çalıştı. Her şeyi kendi tamir etti. Hiç değişmemiş.
There are the day laborers to pay... and the daily cost of mending nets and repairing damage to the boats.
Gündüzcülerin parası ödenmeli ağlar ve sandallar onarılmalı.
Forced laborers, thousands of them.
Esir işçiler, binlercesi.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]