Lagos translate Turkish
115 parallel translation
Welcome aboard the Cinco Lagos, Colonel darling.
Cinco Lagos'a hoş geldin, Albay sevgilim.
- Yes, from Lagos.
- Evet, Lagos'tan.
Yes, sir. Ten seconds, sir.
Bana Lagos'tan gelen genelgenin çıktısını getir.
Lagos, Luanda.
Lagos, Luanda.
Lagos, you say?
Lagos?
When we landed on Lagos Island, many of the soldiers saw it.
Lagos Adası'na çıktığımızda, pek çok asker O'nu gördü.
This Lagos Island, are there any records of it?
Şu Lagos Adası, kayıtları kalmış mıdır?
If what the professor said is true will you be leaving today to find it?
Profesörün anlattıkları doğrultusunda, onu bulmak için ta Lagos'u araştırmaya mı çıkacaksın?
They tested at Lagos in 1954.
Lagos'ta denenmiş... Sene 1954...
The Lagos dinosaur became Godzilla...
Lagos dinazoru Godzilla'ya dönüştü...
What, he was on Lagos?
Ne? Lagos'ta mıymış?
Yes, he was Major Shindo, of the Lagos garrison.
Evet, Binbaşı Shindo olarak, Lagos garnizonunda bulunmuş.
Not even with your patrol on Lagos Island?
Lagos Adasındaki görevinizde bile mi?
Lagos?
Lagos?
The radiation may have turned the Lagos dinosaur into Godzilla!
Radyasyon, Lagos dinazorunu Godzilla'ya çevirdi.
According to this book Godzilla was a regular dinosaur on Lagos Island in 1944.
Kitapta yazılanlara göre Godzilla 1944'te Lagos adasında sıradan bir dinazormuş.
They plan on using their time machine to go back to Lagos Island in 1944.
Zaman makinesini kullanarak yapmayı planladıkları 1944 senesine dönüp Lagos adasına gidecek.
There are some that know the Lagos dinosaur much better than we do.
Lagos dinazorunu bizlerden çok daha iyi bilip, size yardımcı olabilecek kimseler var.
No mistake. February 6, 1944, on Lagos Island.
Hata payı "0". 6 Kasım 1944, Lagos adası.
We, the Lagos garrison, will never forget your sacrifice!
Bizler, yani Lagos garnizonu, fedakarlığını asla ve asla unutmayacağız!
I almost lost my life on Lagos Island.
Lagos adasındayken neredeyse ölmek üzereydim.
Yes, and listen, send that son-of-a-bitch along with his lady love, on the evening passenger ship going to Lagos, Nigeria
Evet ve dinle Onu ve sevgilisini beraber yolla Nijerya, Logosa gece yolcu gemisiyle gidecek
A demon named Lagos is coming here to the Hellmouth.
Cehennem Ağzı'na Lagos adında bir iblis yaklaşıyor.
Mr Giles, an illustration of Lagos, if you please.
Bay Giles, Lagos'la ilgili bir çizim gösterin.
Lagos seeks the Glove of Myhnegon.
Lagos, Myhnegon Eldiveni'ni arıyor.
Lagos must be stopped.
Lagos durdurulmalı.
We believe the glove to be buried in a tomb somewhere, so Lagos will be headed for the cemetery.
Eldivenin buralarda bir mezarlıkta gömülü olduğuna inanıyoruz. Lagos mezarlığa gidecek.
I'm gonna try and vent a little hormonal angst by killing a Lagos, whatever that is.
Gidip Lagos ya da adı her neyse o iblisi öldürerek hormonal birikimimi atmaya çalışacağım.
Lagos?
Lagos mu?
There's not a word here about Lagos or the glove.
Burada Lagos ve eldiven hakkında tek bir kelime yok.
I think we're on the verge of a big Lagos breakthrough.
Lagos'la ilgili önemli gelişmeler olmak üzere, sanırım.
Lagos is out of luck.
Lagos'un şansı yokmuş.
I'm gonna try and kill this Lagos guy.
Lagos'u öldürmeye çalışacağım.
But Lagos doesn't know that.
Ama Lagos bunu bilmiyor.
Look, I'm sorry to be so abrupt, but Lagos is on his way here now.
Kabalık etmek istemiyorum ama Lagos buraya geliyor.
He qualified in Lagos.
Lagos'ta yetişti.
- I was a pathologist in Lagos.
- Lagos'ta patolojisttim.
She's with my sister in Lagos.
Lagos'ta kızkardeşimin yanında.
Tell me about Lagos.
Bana Lagos'tan bahset.
First, I'd like to thank the Lagos museum for this magnificent reception.
Önce bu akşamki muhteşem resepsiyon için Lagos Müzesi'ne teşekkürler.
I thought your man was going to take care of them in Lagos.
Adamların Lagos'ta onların icabına bakacak sanıyordum.
Well, Dr. Rojas, I do wish you had stayed in Lagos.
Doktor Rojas keşke Lagos'da kalsaydınız.
First I'd like to thank the Lagos museum for this magnificent reception.
Öncelikle Lagos Müzesi'ne, bu muhteşem tören için teşekkür etmek istiyorum.
I thought your men was going to take care of them in Lagos. - We had a problem.
Adamların onlarla Lagos'ta ilgilenecek sanıyordum.
LAGOS, NIGERIA
- Amiral, senin için ne yapabilirim?
Well doctor Rojas, I do wish you had stayed in Lagos.
Lagos'ta kalmanızı arzu ederdim.
"The plane crashed shortly after taking off from Lagos in a heavy storm."
Uçak şiddetli fırtınada, Lagos'tan havalandıktan kısa bir süre sonra düştü.
Get me that PWD circular that came in from Lagos, will you, Johnson?
- Durduğunda da ileriymiş.
Lagos sounds good.
Lagos'un bizim için daha iyi olacağına inanıyorum.
LAGOS
Lagos, Nijerya
No.
Lagos, Nijerya.