Lamar translate Turkish
495 parallel translation
LAMAR : Yeah, if they allow Indians.
- Evet, Kızılderililer bile giriyorsa.
LAMAR : Look at that.
Şuraya bak.
LAMAR : We liked not to have made it.
- Neredeyse sizi bulamıyorduk.
LAMAR : Doc Favor's pretending he don't see us.
Doktor Favor bizi görmemiş gibi yapıyor.
Lamar, you know something?
Lamar, ne olmalıydı biliyor musun?
LAMAR : Yeah.
- Evet.
LAMAR : He claims a higher beef tally than comes in.
Defterlere teslim aldığından daha fazla et gelmiş gibi işliyordu.
Lamar, you see any?
Lamar, sen görüyor musun?
LAMAR : Hey, Braden!
Hey, Braden!
LAMAR : Wait a minute.
Dur bir dakika.
There was an Austrian actress, Hedy Lamarr became a big Hollywood star.
Eddy Lamar diye Avusturyalı bir oyuncu vardı. Hollywood'un kraliçesiydi.
Jasper Lamar Crabb : 25,000 acres.
Jasper Lamar Crabb : 100,000 dönüm.
Jasper Lamar Crabb?
Jasper Lamar Crabb mi?
Jasper Lamar Crabb...
Jasper Lamar Crabb...
"A memorial was held at the Mar Vista Inn for Jasper Lamar Crabb."
"Jasper Lamar Crabb, Mar Vista Huzur Evinde anld."
Yeah, I'm here, Lamar.
Buradayım, Lamar.
It's a Mr. Lamar from Dallas.
Dallas'tan bir Mr. Lamar elbisesi.
Let's go get some of Lamar's greasy spoon.
Gidip Lamar'ın yağlı kaşıklarından biraz tadalım.
Lamar, surprise.
Lamar, sürpriz!
Lamar, you're rotten to the core, you know that.
Lamar, sen tamamen çürümüş bir herifsin, biliyorsun, değil mi?
Here's Lamar Crawford, the man who caught one of those key passes.
Burada Lamar Crawford, key pass'ı yakalayan kişi.
Lamar...
Lamar...
I want you to put it in writin that Sheriff Lamar Miller is gonna take Norma Rae Webster straight home, and I want you to sign it, and I want you to hand it to me.
Bunun için zabıt tutmanızı istiyorum. "Şerif Lamar Miller, Norma Rae Webster'ı buradan alıp evine teslim edecek" diye yazın. Ve sizden imza istiyorum ve sizden bana elinizi uzatmanızı istiyorum.
And now she is the most popular star of Hollywood, famous Hedy Lamar.
Ve şimdi de hollywood'un en önemli yıldızlarından, ünlü Hedy Lamar.
You look better than Hedy Lamar.
Hedy Lamar'dan daha iyi görünüyorsun.
Latrelle, Lamar.
Latrelle, Lamar.
Lamar Latrelle.
Lamar Latrelle.
- Good night, Lamar.
- İyi geceler, Lamar.
Hold it there, Lamar.
Orada kal, Lamar.
- Wait for Lamar's throw.
- Lamar'ın atışını bekle.
He designed the javelin to fit with Lamar's limp-wristed throwing style.
Bu ciriti o tasarladı. Tam Lamar'ın atış stiline göre.
# We got Booger Presley on a mean guitar And a rap by little old me, Lamar
# Booger Presley gitarda ve rep de bende, Lamar'da
- Damn it, lamar.
Kahretsin Lamar.
Here you go, lamar.
Al bakalım Lamar.
All right, lamar.
Tamam Lamar.
- Give me a hand, lamar.
- Bana yardım et Lamar.
Come on, lamar.
Hadi Lamar.
Lamar.
Lamar.
Lamar
Lamar
- ( Lamar ) Gilbert.
- Gilbert!
- ( Lamar ) My blouse!
Bluzum!
- Yes, how correct you are.
- Evet. Çok haklısın Lamar.
- ( Lamar ) Hit it!
Parti zamanı! - Başla.
( Lamar ) Thank you!
Teşekkürler.
( Lamar ) It looks like they're coming to talk to us.
Hayır, bizimle konuşmaya geliyorlar.
This syringe was found two weeks ago on a playground at Lamar Junior High.
Bu şırınga iki hafta önce Lamar Ortaokulu'nun bahçesinde bulundu.
Tell Lamar to come on when he's finished playing his music.
Lamar'a müzik yapmayı bitirdiğinde acele etmesini söyle.
Doctor, Lamar, let's take a look at her.
Doktor, Lamar, ona bir bakalım.
Lamar'll help you.
Lamar sana yardım edecek.
It's OK, Lamar.
Önemli değil, Lamar.
- ( Lamar ) What on 15? - ( woman ) No on 15! ( nerds chant ) No on 15!
15 Numaralı Teklif'e hayır.