English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Laminate

Laminate translate Turkish

81 parallel translation
Would you laminate Miss Sinclair's card?
Bayan Sinclair'in kartını kaplar mısın?
"The non-protective corrugated fiberboard with white laminate."
Beyaz katmanlı, korumasız fiber kaplamalı.
Do you want solid or laminate?
Yekpare mi lamine mi istiyorsun?
I just gotta go laminate your license.
Ehliyetinizi ciltleyeceğim.
- l'll laminate my menus.
- Mönülerimi plastik kaplatırım.
Freddy, go get "Free Bird" - boy here an all-access laminate for the show in perpetuity.
Freddy, bu "Özgür Kuş" a şova giriş için süresiz radyo kartı çıkart.
The glaze on the veal is now a laminate.
Dananın üstüne laminat sarmışlar.
He missed the third layer of the laminate.
Kaplamanın üçüncü tabakasını yapmamış.
It was too big to laminate, though, I had to have it framed.
Ama katlanmayacak kadar büyüktü. Çerçevelettim.
I've got some clear laminate here.
Şeffaf plâstik yaprak da buldum.
These laminate slivers are decimating my 20 / 20s.
Bu şeffaf plâstik şeritler mükemmel gören gözlerimi bozuyor.
Ultraviolet ink imprinted on laminate.
Şeffaf plâstik üstüne basılmış.
They would have cut away the laminate coating to insert a new photograph. It could've pulled some of the seal with it.
Yeni fotoğraf yerleştirmek için plâstik kaplamayı keserken mührün bir kısmını götürmüşler.
Did we get anything on the laminate?
Şeffaf plâstikten bir şey çıktı mı?
But Formica is a plastic laminate, developed for kitchen furnishings in the 1920s.
Ama formika, plastik laminedir. 1920'lerde mutfak mobilyası olarak geliştirilmiş.
A durable plastic laminate used in kitchen furnishings, developed as an electrical insulator as a replacement for the silicate mineral... mica. "
Mutfak mobilyalarında kullanılan dayanıklı, plastik lamine. Elektrik izolatörü olarak silikat, mikanın yerine geliştirilmiştir. "
So we have developed new laminate coating to protect the mirrors.
Biz de aynaları korumak için laminat kaplama geliştirdik.
So we have developed new laminate coating to protect the mirrors and with this new approach our problems should now be in the past.
Biz de aynaları korumak için ince bir katmanla kaplama yöntemini geliştirdik. Bu şekilde problemlerimiz artık geçmişte kalacak. Yeraltındaki bir akarsu sistemini zehirliyorsunuz.
No, I processed the bathroom and the countertops for some kind of plastic laminate.
Hayır, banyoyu iyice inceledim yüzeyler plastik laminant.
Maybe the laminate substrate was the trigger.
Belki de tetikleyici, mukavva tabakasıydı.
I have a laminate.
Uzmanlık belgesi var.
When you see the red light that means it is hot enough to laminate.
Kırmızı ışık, kaplamanın hazır olduğunu gösterir.
My name under it, put a golden rim, then, laminate it.
Altına ismimi yaz, altın yaldızlı bir çerçeve içine al sonra da üzerini kapla.
I mean, that's not, you know... It's not pretty, but we can... I can laminate it.
Bu hafta sonu çok işim var ve sıkıcı iş arkadaşlarınla takılmak kulağa hoş gelmese de maalesef ben gelemeyeceğim.
A laminate
Rozet değil ki o.
It's a laminate.
Bu laminant.
You might want to laminate the poem.
Şiiri bir şeyle kaplasan iyi olur.
- Look at the date on that laminate.
- Üstündeki tarihe bak.
Well, it turns out this paper is really just silver laminate, but that's as far as I've gotten.
Bu kâğıt gümüş laminantmış. Ama başka bir şey bulamadım.
My laminate and my wallet are in the car.
Kimliğim ve cüzdanım arabada kaldı.
You're a support operations for the Tangiers. Which mean we laminate badges, distribute uniforms, and issue parking permits.
Yani kumar fişlerinin tanzimi, üniformaların dağıtımı ve park izinlerinin halli gibi işler.
Each letter he would iron, laminate and file in a special place, which also soothed his nerves.
Ütüleyip, kat kat yaptığı ve özel bir yerde sakladığı her mektup da aynı zamanda sinirlerini yatıştırıyordu.
It has a certain charme, nice laminate...
Belirtileri kesin...
Lumber Liquidators'warehouse is full of mill overstocks, bankruptcies, buyouts and deals, like six-millimeter laminate floor incredible prices on the best quality all-wood kitchen cabinets in honey oak, hickory, solid red oak and sumptuous dark chocolate, all in stock now at our warehouse stores.
Kereste kaplama deposu stokları aşmış durumda, 6 milimetrelik laminant parke en iyi kalitede inanılmaz fiyata bütün tahta mutfak dolapları meşe, karya, katı kırmızı meşe ve lüks koyu çikolata renginde, hepsi depo mağaza stoklarında.
Cabinets To Go doesn't have fancy showrooms, but they do have superb quality real-wood Shaker style house is full of mill overstocks, bankruptcies six-millimeter laminate flooring only 59 cents a square foot.
Cabinets To Go'nun gösterişli galerileri yok, ama süper kaliteli gerçek tahta stili var 6 milimetrelik laminant parke bir karesi 59 sente.
- You'd better laminate that piece of paper.
En iyisi o kâğıt parçasını kaplat.
Why would you laminate a blade in silver?
Biri neden bıçağını gümüşle kaplasın ki?
He's got holograms and watermarks laid in under the laminate.
Kaplamanın altında hologramlar ve soğuk damgalar var.
But the polyester fiber on the shard, it's from a security laminate.
Ama kırıktaki polyester fiber, güvenlik amaçlı kullanılan çok katlı bir maddeymiş.
Contact the security companies in the city that install that laminate and get a list of locations and cross-check them with employees.
Şehirde bu tür camlar üreten firmalarla temasa geç ve çalışanların listesini alıp şüphelilerle karşılaştır.
Hey. There are four companies in the city that manufacture the security laminate I found on the shards in the vic's bed.
Şehirde, kurbanın yatak örtüsünde bulduğumuz türden camlar üreten dört şirket buldum.
One of them installed the laminate for something called glassphemy.
Üreticilerden biri bu camı "Glassphemy" denen bir çeşit atölye için üretmiş.
They use the polyester laminate on the cage to keep it from breaking.
Bu polyester maddeyi, şişeleri içinde parçaladıkları kapların yapımında kullanıyorlarmış.
So a piece of the laminate was transferred to a shard of glass, which came in contact with our killer.
Yani katil bir şekilde bu kırık cam parçasının olduğu ortamda bulundu ve bu parçayı eve taşıdı.
I mean, help, if it's something simple, like add page numbers or laminate it or...
Sayfa numarası veya kaplama gibi kolay bir şeyse...
Laminate the stasis
# Put gibi durmayı bırak. #
Like a handy little laminate or something?
Canım çektikçe baktığım türden bir şey mi?
The laminate on the California is too thick, and last time I checked, "Illinois" is spelled with two I's, not one.
Kaliforniya'nınkindeki pul tabakası kalın olmuş son baktığımda "Illinois", iki "L" ile yazılıyordu tek değil.
Frayed laminate...
Yıpranmış plastik.
You can laminate a losing ticket.
Kaybettiğiniz bir bileti de böyle katlayıp eskitebilirsiniz.
No one uses silver to laminate a blade... unless it's the Damascus blade. That's right.
- Aynen öyle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]