Lazer translate Turkish
2,013 parallel translation
The moment I shut down the grid, it sent a silent alarm.
Lazer ağını kapatınca sessiz alarm çalıştı.
Huh?
Hayır, lazer güdümlü. - Öyle miydi?
These associates can get access to the LTD code encryption software on the next generation of Brimstone laser-guided missiles. Yeah.
Ve bu adamların, yakında kullanılma açılacak olan yeni nesil LTD şifre sistemiyle çalışan, Brimstone lazer güdümlü füze sistemlerine erişimi de var.
Designing the missile guidance software on the new Brimstones.
Brimstone tabanlı lazer güdümlü yeni bir sistem geliştiriyorlarmış. Ne olmuş peki?
You have one minute on Missile Guidance System Programming.
Lazer güdümlü füze sistemini bana açıklaman için sana bir dakika süre tanıyorum.
Anyone with a laser printer And a laminating machine can make an I.D.
Lazer yazıcısı ve lamer makinesi olan herkes kimlik kartı yapabilir.
What kind of pen you want? The laser pen.
- Lazer kalem ne kadar?
Good thing I bought that laser pen.
İyi ki Japon reyonundan lazer kalemi almışım.
Just be careful of the button. - Uh-huh. - It activates the laser.
Ucuna dikkat et, basarsan lazer çalışır.
In my hand, I hold a Japanese laser pen.
Elimde görmüş olduğunuz Japon malı bir lazer kalemidir.
It can transmit an imprint via directional laser to the brain, but it doesn't know how to get the brain to answer.
Lazer aracılığıyla kişiliği beyne aktarabilirim. Ama beyinden nasıl cevap alacağını bilmiyor.
I am a police detective, And police detectives do not surmise That banks are knocked over
Ben bir polis dedektifiyim ve polis dedektifleri o bankaların bir grup kızgın kedi tarafından lazer ışığı ile soyulduğu kanısına varmaz.
Laser treatment?
Lazer tedavisi gibi?
No clone can successfully flight through that many lasers.
Hiçbir klon bu lazer ateşi altında kolayca uçamaz.
Alarm system, laser sensors over every inch of the floor- -
Zemin tamamen alarm sistemleri ve lazer tarayıcılarıyla dolu.
Lasers.
Lazer.
Frickin'laser beams.
Kahrolası lazer ışınları.
More lasers than a Jedi convention, covering a 10ft radius.
Jedi Kongresinden daha çok lazer, 10ft açı ile çevirili.
Laser micro-dissection Identified the epithelials on the ax handle.
lazer mikro-kesim sonucunda baltanın sapında bulduğumuz DNA.
You're looking at a soviet-made Laser microwave beam dispersal unit.
Şu anda, Sovyet yapımı lazer mikrodalga ışın dağıtıcı birime bakıyorsun.
There's that new laser in the lab.
Laboratuvar da yeni bir lazer var.
So, yes, laser printers are more expensive.
Evet, lazer yazıcılar daha pahalı.
Laser grip, full metal jacket, sir.
Lazer kavrama. Full Metal Jacket, bayım.
And we just developeded laser eye beams.
Bizde lazer göz teknolojisini geliştirdik.
But we are wearing mirrored disco ball pants that reflect your laser eyes back at you.
Ancak bizde lazer ışınlarınızı geri yansıtacak aynalı disko topuna benzeyen kıyafeti giyiyoruz.
Laser Audio Surveillance.
Lazer Ses İzleme.
The defense ballistic expert, when he finally got his laser pointer working...
Savunmanın uzmanı, lazer kalemi en nihayetinde çalıştırmayı becerdiğinde...
Laser-launched satellite.
- Uydudan-Lazer-Göndermek.
This is a five-megawatt laser spatial which vaporizes the metal contact.
Bu Beş-megavatlık bir lazer, bununla her metal buharlaşır.
The laser detonates the fuel in the wings, virtually disintegrating the plane, leaving few traces.
Lazer normalde iz bırakmaz ama uçak patlayacağından dolayı, biraz sorun çıkacaktır.
Because Peter is the best and he is awesome and he makes better laser sounds than I do.
Çünkü Peter harika birisi ve mükemmel ve benden daha iyi lazer sesi çıkarıyor.
Using a mirror to reflect the laser beam back into the laser?
Bir ayna kullanarak lazer ışınını makinesine yansıtmak mı?
Odin, ho oy f barr a "Oh, I Forgot to mention the whole Naked laser thing" Dillon!
Çırılçıplak lazer olayından bahsetmeyi unuttuğum Barry Dillon'ın çalıştığı yer.
It's gonna take 15 laser sessions to get rid of it.
Bundan kurtulmam için 15 lazer seansına gitmem gerekecek.
The Raman spectroscope uses lasers and light diffusion to measure minute changes in chemical composition.
Raman tayfölçeri kimyasal bileşimdeki dakikalık değişiklikleri ölçmek için lazer ve ışık yayınımı kullanıyor.
Laser tag.
Lazer Tag.
Laser tag?
Lazer Tag mi?
I mean, how would he, of all people buy a laser tag business?
Yani bu kadar insan içinden nasıl olur da Walt, Lazer Tag işine girer?
" Hey, everybody Walt suddenly decided to invest in laser tag.
Dinleyin millet. Walt birden bire Lazer Tag'e yatırım yapmaya karar verdi. Öyle bir anda aklına gelivermiş.
Not laser tag, this.
Lazer Tag değil, bu.
It makes a better story than your laser tag.
Senin Lazer Tag'den çok daha mantıklı.
Danny runs the laser tag.
Danny, Lazer Tag işletir.
Now, while I agree with you that laser tag is a hard sell without a Danny, the car wash isn't really an option.
Lazer Tag'in inandırıcı olmaması konusunda seninle hemfikirim ama bir Danny olmadan araba yıkama işi pek de makul bir seçenek değil.
I'll bring it up at our next staff meeting.
Bir dahaki personel toplantısında bu lazer konusunu açarım.
You ever actually play laser tag?
Hiç Lazer Tag oynadın mı?
While Lamb used microwaves in his original experiments, in this version, the team at Imperial are using lasers to probe the electrons.
Orjinal deneyinde Lamb, mikro dalga kullanmışken, bu seferki deneyde, kolejdeki ekip elektron araştırması için lazer kullanıyor.
My buddhist church Is having its annual ascension ceremony, And I will be becoming
Budist kilisem geleneksel yükseliş seremonisini yapıyor, altıncı seviye lazer lotusu olacağım.
Have you ever used a balbaflonic laser to align the hybernautilus rift in the boobatron plasmordial formation?
Boobatron plazmordial yapıdaki hybernautilus çatlağını hizalamak için balbaflonik lazer kullanmayı düşündün mü?
I used a laser to raise the latent print, but, this is all I got.
Ben de bunları okuyabilmek için lazer kullandım.
- Laser.
- Lazer.
Me, too.
- Ben dokuz yaşındayken "Time" dergisinin kapağına çıktım çünkü yeni bir lazer icat etmiştim. - Ben de.