Leaked translate Turkish
1,197 parallel translation
I ´ m saying she lured Eshan here, went through the charade of talks, leaked his presence,
Ben sadece, Eshan'ı buraya getirdi, sözde onunla görüşmek istedi, varlığını sızdırdı,
Intelligence appears to have been leaked.
Görünüşe göre bilgi sızdırılmış.
He's terrified the book's been leaked to the Democratic National Committee.
Kitabın Demokrat Parti'ye sızdırılmış olmasından dehşete düştü.
This matter should not be leaked out.
Bu olayı kimse öğrenmemeli.
One of their internal memos leaked. And here's what it said, according to the press.
Kendi aralarındaki yazışmaların biri, dışarıya sızdı ve basına göre, işte yazılanlar :
One of their memos leaked 40 years ago. Here's what they said.
40 yıl önce bir başka yazışmaları daha sızmıştı.
Through a proxy, I leaked information to the terrorists about where the gas was hidden.
Bir vekil aracılığıyla, teröristlere sinir gazının saklandığı yer hakkında bilgi sızdırdım.
It's leaked down the bed.
Çıkmış.
Did you ever think that maybe the Caledonians are being leaked information - because not everyone in your country agrees with what you're doing?
Caledonia'lılara bilgi sızdırılmasının nedeninin, ülkenizdeki herkesin yaptıklarınızla hemfikir olmaması olabileceğini hiç düşündünüz mü?
Information leaked that's what happened.
İçeriden bilgi sızmış, olan bu.
On the same day we got nothing on the op. He had leaked the info and TACK gave him a damn treat!
Bir polis ona içeriden bilgi sızdırdı, Tak da onu ödüllendirdi.
'Cause I'm the one who leaked the information about EcoField.
Çünkü EcoField hakkındaki bilgiyi sızdıran benim.
Now, whoever leaked that shit to Carcetti's camp,
Şimdi bu pisliği Carcetti'nin ekibine herkim sızdırdıysa,
But with all due respect, sir, if I could guarantee that no further information on this case would be leaked to the press, certainly not before election day, would it be possible to keep veteran investigators working it, sir?
Saygısızlık etmek istemem ama bu dosyadan bundan başka bir bilginin basına sızmayacağını garanti etsem özellikle de seçim gününden önce bu şekilde bu işte kıdemli dedektiflerimi tutabilmem mümkün mü acaba?
I mean, if it leaked out of Homicide about the dead witness, why wouldn't it leak that we bumped a detective?
Yani, Cinayet bölümünden ölü tanıkla ilgili sızıntı olmuşsa detektif azliyle ilgili niye olmasın?
Some of his deviant behavior must've leaked into other parts of his life.
Bazı anormal davranışları bu adamın hayatının başka yerlerine de sızmış olmalı.
Sir, my understanding is it's a recording of a conversation of yours that, if leaked, could significantly compromise national security. - Go on.
Anladığım kadarıyla, sızdırılması durumunda... ulusal güvenliğimizi riske atacak bir konuşmanıza ait.
Consistent with the oil that leaked from the water taxi.
Deniz taksisinden sızan yağ ile uyumlu.
If leaked, it could significantly compromise national security.
Sızdırılması durumunda ulusal güvenliğimizi riske atabilir.
Whoever leaked that report needs to be brought to face federal charges.
Bu sızıntıyı kim bildirdiyse federal yetkililerle yüzyüze gelecek.
He's the one who leaked the security information to the newspaper.
Güvenlik açığını gazeteye sızdıran oydu.
Congressman Kelly, what's your reaction to Jeremy Tomlin's statement indicating your office as the source of leaked information concerning Homeland Security?
Kongre üyesi Kelly, İç Güvenliğini ilgilendiren bilgi sızıntısında Jeremy Tomlin'in kaynağının, sizin ofisiniz olduğu yönündeki ifadesi hakkında tepkiniz nedir?
So it leaked and spoiled all the food.
O da yiyeceklerin üstüne dökülmüş. Eve geldim.
Perhaps your time would be better spent finding out who in your department leaked the location of the safe house where you were keeping your key witness.
İstersen teşkilatında, tanığını sakladığın evin yerini sızdıran kişiyi bulmaya çalışsan daha iyi olacak.
and I think whoever ultimately leaked it, whether it was an fbi guy or a cop or whoever, I don't know - whoever leaked it probably did it because they were so angry that Bush had died.
Bu bilgiyi her kim sızdırmışsa, ister FBI'dan biri, ister bir polis, bunu yapma nedeni Bush'un ölümünden duyduğu kızgınlıktı.
In my opinion, someone leaked it to the protest community, including Molini, and someone from there passed it on to Al Claybon.
Bence birisi onu protestoculara sızdırmıştı. Molini'nin olduğu gibi, Al Claybon'ın da eline geçmişti.
I don't give a shit about that. leaked sex tapes are gold, but look at the angle she's got on tummy, I look like jabba the hut.
Onu hiç umursamıyorum. that. Gizli kamera seks görüntüleri altındır, ama açıya bir bak, kız midesinin üstünde, ben de jabba the hut gibi görünüyorum.
That day, I used the elevator. I guess some of it leaked.
Sanırım birazı asansöre dökülmüş.
You leaked classified information. I have five men in it up to their ass.
Gizli bilgileri gazetelere sızdırdın ve şu anda onların kıçlarının dibinde olan beş adamım var.
When L discovers that the findings from the investigation were leaked, he's bound to search for leads on me within the police force.
Şu anda L'de benim özel tim bilgilerine ulaşabildiğimi biliyor ; bu yüzden beni NPA'da aramaya başlayacak.
Then we had detectives continuously resign... and confidential information was leaked.
Sonra dedektifler tek tek davayı bırakmaya başladılar. Ardından gizlice bilgi topladı.
Maybe they even leaked the information to us, maybe they wanted it to happen.
Belki de bize bilgi sızdırmışlardır. Belki bunun olmasını istemişlerdir.
When L discovers that information from the investigation was leaked... he's bound to search for leads on me within the police force.
Şimdi L benim özel timin bilgilerine ulaşabildiğimi biliyor. Bu yüzden NPA'da beni arayacak.
That way if the story leaked, you'd be able to end the rumors immediately.
Böylece eğer hikaye sızarsa, dedikoduları hemen sonlandırma imkanınız olur.
Uh, Once The News Leaked That Atlantic Attire Was Pulling Out, Well, Other Companies Followed.
Atlantic Attire'ın çekildiği haberleri sızınca, diğer şirketler de takip etti.
I trusted you with Arlington, and your camp leaked it.
Arlington konusunda size güvendim, ama sizinkiler dışarı sızdırdı.
He's saying we leaked arlington.
Arlington'u bizim sızdırdığımızı söylüyor.
I think he leaked Arlington.
Sanırım Arlington'u o sızdırdı.
Yeah, they would have leaked it to the press anyway.
Evet, her zaman basına sızabilirler.
I think he leaked arlington to get you to settle.
Seni anlaşmaya razı etmek için Arlington'u sızdırdı.
I could never understand why moore leaked arlington, but now it makes perfect sense.
Moore'un neden Arlington'u sızdırdığını asla anlayamamıştım, ama şimdi anlam kazanıyor.
You leaked information to Erica Sikes.
Erica Sikes'a bilgi sızdırdın.
Well, if the existence of the Death Note was leaked, countless people would want it...
Belki değildir. Eğer defterin var olduğunu halk öğrendiyse onu isteyecek kişiler olabilir.
Somebody leaked the trailer?
Biri fragmanı mı sızdırmış?
Hennessey's defense team leaked the deposition.
Hennessey'nin savunma ekibi ifadeyi dışarı sızdırmış.
The bill in question was not counterfeit, but a leaked prototype.
Söz konusu para sahte değil, dışarı sızmış bir prototipmiş.
The bill in question was not counterfeit, but a leaked prototype.
Ama para kalp değil, piyasaya sızmış bir prototipmiş.
Word leaked that the Salvadorans had a mole.
Salvadorlulara ihbar edildi.
"Admit you leaked my trailer and die."
"Fragmanı sızdırdığını itiraf et ve öl."
He leaked your secrets to the Russians back in Afghanistan.
- Afganistan'da sırları Ruslara ilettiğini söyledi.
I'll be shocked if this doesn't get leaked now.
Eğer bu olay basına sızmazsa çok şaşırırım.