Leeches translate Turkish
437 parallel translation
They were leeches!
Sülük gibiydiler!
I can't stand leeches.
Bir asalakla yapamam.
If there's anything in the world I hate, it's leeches.
Bu dünyada en çok sülüklerden nefret ederim!
You're leeches and scrounges, trying to turn John into something he isn't... trying to make another Tom Wiley out of him, so you can go on getting drunk... in your big free playpen.
John'u değiştirmeye çalışan sülükler ve otlakçılarsınız. Bedava oyun parkınızda kafa çekmeye devam edebilmek için... onu Tom Wiley'e benzetmeye çalışıyorsunuz.
The police are all leeches.
Polislerin hepsi kötü.
Leeches.
Sülükler.
She'll take the leeches off your back.
Sırtındaki sülükleri temizleyecek.
I've been eating grass and leeches.
Ot ve sülük yiyordum.
He has covered my wife with suckers a hundred leeches sucked her blood, but she her condition is the same.
Karımın her yerine sülük koydu yüzlercesi kanını emdi ama hâlâ hasta.
They're all leeches, bleeding the masses.
Hepsi birer sülük. Alt tabakadan besleniyorlar.
This is where I keep away from the leeches and vultures upstairs...
Yukardaki dalkavuklardan ve akbabalardan kurtulmak için kullandığım bir yer...
Well, you wouldn't like it if I wanted to stick leeches all over you, would you?
Her tarafına sülük yapıştırmamı istemezsin, değil mi?
You leeches?
Siz kan emmiyor musunuz?
While you are sleeping, acids gnaw and leeches suck at the tuna fish.
Siz uykudayken asitler tuna balığına sancı verir.
Are there leeches here?
Burada sülük var mı?
"There's these people and leeches around me."
"Etrafım asalaklarla çevrili."
And there was a load of lingers-on, a load of leeches.
Peşinden ayrılmayanlar vardı, asalaklar vardı.
Fisher still uses leeches.
Fisher sülük zamanında kaldı.
And the Leeches.
Leech'ler de gelmişler.
Darned, they are like leeches. Get that Italian.
Sahiden de sülüklere benziyorlar. " "İtalyana saldırın"
You know, they hang on me like leeches.
Bana sülük gibi yapışıp duruyorlar.
- They are a kind of leeches.
- Onlar parazit'in bir türü.
It's time to apply leeches, to let the blood out.
Sülükle tedavi etmenin zamanı gelmiştir.
And you talk about leeches! Try to remember how many heinous murders Russia has seen.
Rusya kaç tane iğrenç cinayete tanık oldu, hatırlasanıza!
I would get well anyhow, Maxwell, even without the leeches.
Doktorlar olmasa da iyileşirdim.
You're parasites and leeches.
Parazit ve sülüksünüz.
Well, anything is worth it to get rid of these leeches.
O asalaklardan kurtulmak için her şeye değer.
I don't care who's chasing us. There are leeches.
Bizi kovalayanın kim olduğu umurumda bile değil.
Has it got anything to do with leeches?
- Sülüklerle bir alakası var mı?
You try to cure everything with leeches.
Sülüklerle her şeye deva bulmaya çalışıyorsun.
As far as this case is concerned I have now had time to think it over and I can strongly recommend a course of leeches.
Bu vakayla ilgili olarak bildiğim kadarıyla, üzerinde düşünecek hiç vaktim yok ve sülüklerle ilgili bir ders almanı salık verebilirim.
- Has it got anything to do with leeches?
Sizleri görmek ne güzel.
You try to cure everything with leeches.
Yalan söyleme. Herkes bizden nefret eder, bunu biliyorsun.
As far as this case is concerned I have now had time to think it over and I can strongly recommend a course of leeches.
"Miras" mı dedim? Yolculuk diyecektim. Lütfen, "veraset" e buyurun...
- Leeches!
- Sülükler!
Yeah, we also have wage earners, wage earners, leeches, and wage earners.
Köpeğim kirlenmiş, Bundy. Tazminat istiyorum. Ben de.
Yeah, we also have wage earners, wage earners, leeches, and wage earners.
Evet, ayrıca maaş alanlar, maaş alanlar asalaklar ve maaş alanlar da var.
This book is so old, there's a chapter on leeches.
Kitap o kadar eski ki sülüklerle ilgili bir bölüm var.
Of those two leeches you hang around with?
Etrafına yapışan şu iki sülük mü?
- And what about leeches?
- Peki sülükler ne olacak?
( Chet ) They're leeches.
Bunlar sülük.
( Buck ) I am not touching leeches!
Kurt değil.
The leeches and maggots of this city would have a field day.
Şehirdeki "kurtçuklar" ve "sülükler" için eşi benzeri bulunamayacak günlerden biri yaşanacak!
I already got a dog and three leeches.
Bir köpeğim ve üç sülüğüm var zaten.
Between you and me, Sam Metcalf only recently gave up leeches.
Aramızda kalsın, Sam Metcalf sülük kullanmaktan daha yeni vazgeçti.
He's developed a special variety of leeches.
Özel bir tür olan sülüklerle bir tedavi geliştirdi.
A couple of leeches that make their living off the blood of others.
Başkalarının kanını emerek yaşayan bir çift sülük.
I wasn't thinking of spirits, but I've some nice fresh leeches.
Alkollü bir şeyleri kastetmemiştim, ama taze sülüklerim var.
No quack sawbones is going to apply his leeches to me.
Hiçbir şarlatan doktor, saçmalıklarını benim üzerimde deneyemeyecek.
Leeches!
Sülükler!
Leeches!
Asalaklar!