English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Legally

Legally translate Turkish

2,569 parallel translation
- Schmidt has a friend who legally changed his middle name to Doin'It. - What? - Yeah, Doin'It.
- Schmidt'in göbek adını yasal olarak "yapıyorum" diye değiştiren arkadaşı var.
Only legally.
Sadece yasal olarak.
Legally?
Yasal olarak mı?
Court also ruled, properly this time, that since you're already in Kentucky as long as you're legally re-arrested, you can be brought to trial.
Ayrıca yerel mahkeme de karar çıkardı, bu sefer doğru bir kararla Kentucky'de olduğunuz ve yasal olarak tutuklu olduğunuz sürece burada yargılanabileceksiniz.
It means there's only one way to legally do this.
Bunu yapmanın yasal tek biri yolu var.
And I'm sorry for your suffering, but we have rules and regulations for immigrants to come into this country legally.
Ve çektiğiniz acılar için üzgünüm. Ama göçmenlerin bu ülkeye yasal olarak girebilmeleri için kurallarımız ve kanunlarımız var.
And now here we are, technically still married, with a son that we legally share.
Ve şimdi buradayız teknik olarak hâlâ evliyiz ve yasal olarak bir oğlu paylaşıyoruz.
- that's a legally binding document. - Yeah, yeah.
.. yasal açıdan bağlayıcı bir belge.
Not legally.
Yasal olarak değil en azından.
Are you threatening to have me legally committed?
Beni yasal olarak burada tutmakla mı tehdit ediyorsun?
She's only 15, still legally a child herself.
Daha 15 yaşında, daha kendisi çocuk.
Now, I'm sure that they told you that MetroCapital is synonymous with ethical trading and that legally you can't be touched.
Eminim size ; MetroCapital'in, etik alışverişle eş anlamlı olduğunu ve yasal olarak dokunulmaz olduğunuzu söylemişlerdir.
Yeah, you could be legally electrocuted for doing that, just so you know.
Evet, bunu yaptığın için elektrik sandalyesine oturtulabilirsin.
We have a written finding here from Judge Tobias Wagner stating you're legally entitled to enter West Virginia in hot pursuit.
Yargıç Tobias Wagner'den gelen yazılı bir belge var elimizde. Sizi acilen Batı Virginia'nın yetkilisi konumuna getiriyor.
It's an excuse for two grown men to legally beat the bloody pulp out of each other.
İki yetişkin adamın yasal olarak kan çıkana kadar dövüşmeleri için bir bahane.
Let's just say I want to be the whitest white you can legally make me.
Yasal olarak yapabileceğin en beyaz dişi yapmanı istiyorum.
The dear girl believed her marriage to Edwin to be legally inescapable.
Sevgili kız Edwin'le evlenmesinin kaçınılmaz olduğunu düşünüyor.
Oh! Don't worry, okay, because legally Skeet he only have the right to take back his furniture, not all your restaurant stuff.
Merak etme, kanunen Skeet sadece mobilyayı geri alabilir.
I'm legally here.
Buraya yasal şekilde geldim.
We don't have enough MP-s to legally hold all the fucking interesting people we got, let alone the two who came in last night.
Elimizde daha fazlasını kontrol edecek askeri polisimiz yok. Bu yetmezmiş gibi.. dün gece iki tane daha getirdiniz.
In serious felony criminal investigations. The problem in the military is the convening authority, Who is not legally trained, makes the final decision.
Ordudaki sorun nihai kararı hukuki eğitimi olmayan adli amirliğin vermesi.
I think legally she had to disclose this to us.
Sanırım bunu bize hukuken göstermesi gerekirdi.
Legally, it's not very solid... so I shouldn't give a damn, but I'm only human.
Yasalar önünde böyle bir şey kabul görmez o yüzden umurumda bile değil ama sonuçta ben de insanım.
Well, legally, yeah, legally.
- Evet, yasal olarak
I couldn't legally drive to my own I.P.O.
Yasal olarak araba kullanma hakkım bile yoktu.
Some of whom I imagine have tasers and can legally explore your keister.
Adamların şok tabancaları var isterlerse kıçımı bile arayabilirler.
Well, uh, legally... he can.
Hukuken... yapabilir.
Although you do not receive compensation, legally speaking, you are an employee.
Ücret almamana rağmen, yasal anlamda bir çalışansın.
McClaren keeps everything at arm's length so he's never exposed legally.
McClaren her şeyi el altından halleder bu sayede yasal olarak asla ifşa olmaz.
I'm taking it for Ida Rothstein, a lead-footed, 80-year-old, legally blind grandmother.
80 yaşında, resmen kör ve hızlı araba kullanan bir ninecik.
Legally, you have to take me.
Yasal olarak, beni almak zorundasınız.
Not legally, no.
Yasal olarak hayır.
Dude, I saw her first, so legally, that is first dibs.
Ve kanunen ilk gören kızı kapar.
She can legally hold me that long?
Beni yasal olarak bu kadar süre tutabilir mi?
He would have loved to do it legally, but our government wouldn't allow these people to become citizens.
Bunu yasadışı olmayan bir yol ile yapmayı isterdi, ama devletimiz bu insanların burada vatandaş olmalarına izin vermezlerdi.
Well, legally, you would need evidence that abuse is occurring, which, if it isn't physical, can be very difficult to substantiate and take several months to prove.
Yasal olarak, istismarın meydana geldiğini gösteren bir kanıta ihtiyacın var,... ki şayet bu fiziksel değilse ispatlaması çok zor olabilir ve bunun olduğunu kanıtlamak aylar sürebilir.
legally, it's our only option.
yasal olarak tek seçeneğimiz bu.
Well, she'll probably push you on things Mr. Gardner did that she could paint as legally questionable.
Muhtemelen seni Bay Gardner'in yaptığı şeyler üzerinde zorlayacak ve yasal olarak elinden geldiği kadar sorularıyla boyamaya çalışacak.
I'm not sure I can do that legally.
Yasal olarak bunu yapabileceğime emin değilim.
They might do something which isn't technically correct, maybe it's not legally correct, but they're doing it for purposes, that in their minds at least are ethical.
Teknik olarak doğru olmayan bir şey, yasal olmayan bir şey yapalirler ama bunu kendilerince etik olan amaçları için yapıyorlar.
So scientology is always at odds with the internet, always trying to legally bully people, out of fucking them over on the internet.
Bu yüzden Scientology'nin her zaman internette üstünlüğü vardı. Her zaman legal zorbalık yapıp insanları internette sikmeye çalışıyorlardı.
Legally, he'll go to jail, as Jim is property.
Kanunen, hapse girecek Jim'in durumu gibi.
We cannot sit cousin Ed next to the Barishes! Legally.
Sapık kuzen Ed'i Barishelar'la beraber oturtamayız!
Will you do whatever needs to be done legally?
Yasal işlemleri yapar mısın?
Legally speaking.
Kanunen.
- And... legally, we need to pay you a consulting fee.
- Ve tabii yasal olarak danışmanlık ücretini vermek zorundayız
But I can't sell him legally.
Ama yasal yollardan satamam.
Even if Prescott wanted to give that money to the nurses, they couldn't, legally.
Prescott o parayı vermek istese bile yasal olarak yapamazlar.
Half that money's legally yours, right?
Paranın yarısı yasal olarak senin hakkın, değil mi?
Let me finish... who is not Julia Roberts, was in the movie "Legally Blonde."
Bırak bitireyim... Julia Roberts olmayan, "Legally Blonde" filminde oynadı.
See if there's anything we can do legally about Rebecca and her brother.
Rebecca ve erkek kardeşine yasal olarak yapabileceğimiz bir şey var mı bakacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]