English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Lesion

Lesion translate Turkish

215 parallel translation
Heine explained that the trouble sometimes comes... from a lesion that can be repaired by operation.
Heine, bazen sorunun, ameliyatla onarılabilecek bir... doku hasarından kaynaklandığını söyledi.
I've got a melancholia religiosa, complicated by a lesion to the arteria radialis, through the window here.
Melankolik depresyon geçiren bir hastam var. Buradaki pencerenin biriyle kestiği bileğinde komplikasyon var.
It's a small summit lesion, and I think we've got it in time.
Küçük bir doku bozukluğu, sanırım zamanında yetiştik.
Then expose the lesion for five minutes to the sun.
Gördün mü bak nasıl oldu?
It causes a lesion.
Lezyona neden oluyor.
Lesion in the temporal lobe.
Beynin yan lobundaki lezyon.
Don't be alarmed. If it's a lesion, in a way, she's fortunate.
Sakin olun, eğer sorun bir lezyonsa şanslı sayılır.
A pneumoencephalogram, I would think, to pin down that lesion.
Pnömoansefalogram yaptırarak lezyonun yerini bulmak istiyorum.
A lesion to the nerve centers can produce paralysis.
Sinir merkezi için olan bir değişiklik felç doğurabilir.
The extensor plantar reflex indicates a possible lesion on the brain.
Ekstensör plantar refleks. Bu da beyinde olası bir lezyona işarettir.
The lesion, not surprisingly... causes diffuse enlargement of the cervix... and, of course, our old friend, leucorrhoea.
Doku bozukluğu, doğal olarak rahim boynunun düzensiz gelişmesine neden olur. Ve tabii eski dostumuz lokoreye.
WELL, I HAVE A TWO-CENTIMETER LESION ON THE LEFT LOBE OF MY BRAIN,
Beynimin sol lobunda iki santimetrelik bir lezyon varmış.
He developed scar tissue, a lesion from that injury on his brain.
Beynindeki yaralanma sonucu bir lezyon oluşmuş.
Look at that lesion.
Şu hasara bak.
I think I found a lesion in the right main bronchus.
Sanırım sağ ana bronşta birlezyon buldum.
It's a T-2 lesion.
Evre 2 lezyon.
Well, it turns out I've got a growth, a lesion in my throat which is... not great.
Pekal, bir büyümem var gibi görünüyor, boğazımda bir yara, ki... bu pek iyi değil.
Must operate immediately because the risk of a lesion column is very high.
Derhal ameliyata almalıyız. Felç olma riski çok yüksek.
May-Alice, you're a T-10 complete spinal lesion.
May-Alice, sende T-10 komple belkemiği tahribatı var.
One of the partners noticed a lesion on my forehead.
Ortaklardan bir başımın ön tarafındaki yarayı farketti.
The partner who spotted the lesion, Walter Kenton, worked forwalsh, Ulmer Brahm in D.C.
Yarayı farkeden ortak, Walter Kenton, Walsh, Ulmer Brahm için D.C.'de çalıştı
So you know the difference between a bruise and a lesion?
Öyleyse bir yara ve çürük arasındaki farkı biliyordunuz?
Negative CT rules out mass lesion and trauma.
Negatif sonuçlar lezyon ve travmayı kaldırıyor.
Note : raised lesion approximately seven centimeters below sternum.
Not ; göğüs kemiğinin yaklaşık 7 cm altında kabarık yara.
There could be a tumour or brain lesion.
Bir çeşit tümör ya da beyin rahatsızlığı olabilir.
She was dying of a tumorous lesion to her midbrain.
Orta beyninde bulunan bir tümör yüzünden ölüyordu.
A head injury, neurological disease, a brain tumor or lesion... A tumor?
- Başını çarpması, sinir hastalığı ya da beyin tümörü yüzünden olabilir.
We do these tests to find out if your son has a tumor or lesion in his brain.
Bir beyin tümörü var bakmak ya da yaralanma
- That's the lesion?
- Lezyon bu mu?
- He's got a high-grade lesion.
- Femoral arteride lezyon var.
- A 50o / o lesion on the left side.
- Sol tarafta yüzde elli lezyonu.
Cord lesion with fracture of the first lumbar vertebra.
Omurilikte lezyon ve birinci bel omurunda kırık.
I have to extirpate a lesion in his cerebral cortex or risk infection to the synaptic responses.
Serebral korteksindeki bir lezyonu ayırmalıyım, yoksa sinaptik sinirlerde enfeksiyon riski oluşur. Ah.
The re-enhancing lesion and central necrosis on MRI was suspicious.
MRI'da görülen büyüyen lezyon ve nekroz şüphe uyandırıcıydı.
They see a lesion like yours, they jump to the conclusion it's inoperable.
Sizinki gibi bir lezyon görür görmez, ameliyat edilemez diyorlar.
- Maybe a mass or lesion?
- Bir kitle ya da bere olabilir mi?
This is a new lesion in the pectoral muscle.
- Temizledik. Bu başka bir bölge. Göğüs kasında.
The doctors say the trauma caused a structural lesion on his brain.
Doktorlar çarpmanın, beyninde yapısal lezyona sebep olduğunu söyledi.
Lack of disconjugate gaze and conjugate deviation rules out a structural lesion.
Odaklanabildiğine göre, vücudu etkileyen bir lezyon söz konusu değil
It's a proximal lesion. Can't cross-clamp.
Proksimal bir lezyon Pens takılamaz.
Did you clean his lesion first?
- Önce yarasını temizlediniz değil mi?
Lesion number one.
Bir numaralı lezyon.
Foreign lesion.
Yabancı lezyon.
The American lesion.
Amerikan lezyonu.
Well, I have just removed one of three lesions... which biopsy results will probably tell us is a Kaposi's sarcoma lesion.
Çünkü, biraz önce, biyopsi sonuçlarının muhtemelen Kaposi sarkomu lezyonu olduğunu söyleyeceği üç lezyonun birini aldım.
Everyday psychotic episode, caused by a tumour, a brain lesion.
Çok normal, bir tümörün neden olduğu günlük bir psikoz vakası.
That lesion was right out of Netter's.
Lezyonu Netter Anatomi'ye örnek olabilirdi.
Did the lesion not heal?
Lezyon düzelmedi mi?
Hey, you're the one that found a lesion on Barbala's body.
Barbala'nın cesedinde lezyon bulan sensin.
- Encephalitis or a mass lesion.
Olabilir.
Lesion by the shoulder.
İşte.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]