Let's see what you've got translate Turkish
123 parallel translation
- Let's see what you've got there.
- Bakalım burada neyiniz var. - Evet, memnuniyetle.
Let's see what you've got
Bakalım nelerin varmış?
I've got the answer, let's see what you think.
Ben aklımın erdiği kadar bir yol buldum. Bakalım siz ne diyeceksiniz...
Let's see what you got here.
... ve elinde ne varmış bakalım.
Let's see what else you've got.
Bakalım sende başka ne var?
Let's see what you've got.
Bakalım neler bulmuşsunuz.
Let's see what else you've got.
Eğer başka bir şey varsa görelim.
Let's see what you've got.
Bakalım elinizdeki neymiş.
Alright, let's see what you've got.
Pekâlâ, neyin varmış, görelim.
Come on, big fella, let's see what you've got.
Hadi, koca adam! Bakalım nelerin varmış.
Let's see what you've got.
Bakalım, ne getirmişsin.
Let's see what you've got!
Bir de beni dene bakalım!
Get up there, and let's see what you got.
Oraya çık ve bize kendini göster.
- Let's see what you've got now, Jester.
- Bakalım şimdi ne yapacaksın, Jester.
Let's see what you've got left. Let's go, Boss.
Bakalım geriye kaç tane kalacak, patron.
Let's see what you've got under your jacket, Pelle.
Bakalım ceketinin altında ne varmış Pelle?
All right, let's see what you've got for me.
Tamam, bakalım neler buldunuz.
Let's see what you've got!
Göster bakalım kendini!
Okay, let's run it back, see what We've got. You'll run that for me on Saturday, Jesse?
Tamam haydi rüzgarı geri getirelim ve elimizde ne var bakalım.
Let's see what you've got.
Bakalım neyin var.
Let's see what you've got.
Haydi neyin varmış bir bakalım.
Let's see what you've got I'll take this.
Bakalım neler varmış. Bunu alayım.
Come on, clown Let's see what you've got
Soytarı göster kendini
Let's see what you've got.
- Görelim bakalım ne yapabiliyorsun.
You like violence so much, come on, let's see what you've got.
Şiddeti çok seviyorsun, hadi bakalım neyin varmış görelim.
So now let's see what you've got upstairs.
Şimdi bakalım üst seviyelerde neleriniz var.
Let's see what you've got for us.
Bakalım bizim için neler var sende.
Let's see what you've got.
Bakalım neyin varmış.
Let's see what you've got.
Bakalım ne yapmışsın.
Let me see what you've got that's so cool.
Bakalım o kadar havalı neyin var.
Let's see what you've got.
Bakalım nasılsın?
Let's see what you've got.
Bakalım nelerin varmış?
Okay, team, let's just take it slow and see what you've got.
Evet, millet, ağırdan alalım, bakalım nasılız.
Let's see what you've got.
- Tamam.
Let's see what you've got.
Göster bakalım neler yapabiliyorsun.
Let's see what you've got, igloo.
Bakalım neler yapabiliyorsun, eskimo.
Let's see what we can do with the one you've got.
Seninki için ne yapabileceğimize, bir bakalım.
So, let's see, you've got grand theft auto, malicious crashing and what else?
İtiraf etmem gerek, bugün bayağı eğlendim Craig. Buraya gelmem için yalan söylemene gerek yoktu.
Let's see what you've got, son.
Bakalım ne çizmişsin, evlat.
Let's see what you've got and then we'll just work on...
Durumunuzu görelim sonra ayak ucu hareketlerini düzeltiriz.
- Yeah. Well, let's see what you've got. Domingo and Ryan.
Peki, o hâlde neler yapabildiğinize bakalım.
Let's see what you've got.
Neyin varmış bir görelim.
Let's me see what else you've got here.
Bakalım, başka neler varmış?
Then let's see what you've got.
Bakalım elinizde neler varmış.
Let's see what else you've got.
Bakalım başka nelerin var.
- Let's see what you've got.
- Nasılmışsın görelim bakalım.
LET'S SEE WHAT YOU'VE GOT HERE.
Bakalım burada ne varmış!
Come on, let's see what you've got.
Hadi, neyin var görelim.
Now, let's see what you've got. What you're made of.
Haydi bana gerçek yeteneklerini göster.
All right, let's see what you've got here.
Pekala, şöyle bir bakalım.
Let's see what you've got.
Neyin varmış görelim.