Let's see what you can do translate Turkish
131 parallel translation
All right, York. Let's see what you can do.
York, senin ne yapabileceğine bir bakalım.
Let's see what you can do.
- Ne yapabileceğine bakalım.
You talk and talk, always blaming us old folks. You go to the dock. Let's see what you can do!
Biz yaşlıların üzerine geleceğinize niçin pazarlık etmeyi denemiyorsunuz?
Well, young lady, let's see what we can do for you.
Pekala genç bayan, sizin için ne yapabiliriz bir bakalım.
Let me see what I can do for you.
Bir şeyler yapmaya çalışırım.
Let's see what you can do.
Neler yapabileceğini görelim.
- Try hard, let ´ s see what you can do.
- Uğraş, bakalım neler yapabiliyorsun.
Let's see what you can do with him.
İdare biçimimi çok çabuk eleştirmeye açıksınız.
Let's see what you can do.
Ne yapabileceğine bakalım.
- Now let's see what you can do.
- Şimd bakalım ne yapabiliyorsun.
Let's see what you can do.
Acele etsen iyi olur!
OK, baby, let's see what you can do.
Tamam bebek, haydi neler yapabileceğini görelim.
Get in there and let's see what you can do.
Bakalım iyi oynuyor musun.
Let's see what you can do.
Seni görelim.
All right, let's see what you can do.
Tamam, bakalım ne yapabileceksin.
Let's see what you can do!
Ne yapabiliyorsun, görelim!
Let's see what you can do.
Görelim bakalım ne işe yararsınız.
Okay, let's see what you can do.
Tamam. Bakalım ne yapabilirsin.
Now, let's see what you can do, Fisher.
Hemen oraya gittin demek? Neler yapabileceğine bakalım Fisher.
Get in the cage. Let's see what you can do.
Sopaya geç Ne yapacağını görelim.
Let's see what you can do.
Ne yapabileceğini gördüğüne bize izin verin.
Let's see what you can do.
Ne yapabilecekmişsin, görelim bakalım.
- Now let's see what you can do.
- Şimdi ne yapabileceğini görelim.
now let's see what you can do... with catfish.
Bakalım kedibalığını pişirebilecekmisin.
Let's play some ball, see what you can do.
Hadi biraz oynayıp ne yapabileceğini görelim.
- Come on, Yeshiva boy, let's see what you can do.
Bakalım nasıI dans ediyorsun.
All right, let's see what you can do.
Pekala, Simdi ne yapabildigini görelim.
Let's see, what can I do for you here?
Bakalım, senin için ne yapabilirim?
Let's see what you can do.
Bakalım, ne yapabiliyorsun.
Let's see what you can do.
Pekala. Ne yapabildiğini görelim.
let's see what you can do. Take it away!
Neler yapabileceğinizi görelim bakalım.
Let's see what you can do.
Bakalım ne yapabileceksin.
Come on! Let's see what else you can do.
Hadi senin yapabileceklerini görelim.
All right, let's see what you can do- -
Pekâlâ. Göster bakalım marifetini- -
Let's see what you can do.
Ne yapabiliyorsun görelim bakalım.
Let's see what you can do, gadgetmobile,'cause I feel the need... the need for speed.
Niye dahi şeytanlar hiç "lütfen" demezler? O çok meşgul bir adam.
Let's see what you can do.
Bakalım neler yapabiliyorsun.
Let's see what you can do.
Haydi Sumocu. Bakalım neler yapabileceksin.
Let's see what you can do with this, miss buzzi.
Bakalım buna ne yapacaksın, Bayan Buzzi.
Let's see what you can do.
Ne yapabildiğini görelim.
Let's see what we can do for you.
- Neler yapabileceğimize bakayım.
Let's see what you can do!
Bakalım ne yapacaksın!
All right, let's see what you can do.
pekala. ne yapabileceğini görelim.
Let's see what we can do with the one you've got.
Seninki için ne yapabileceğimize, bir bakalım.
All right. let's see. What do you got?
Peki canım, neymiş bakalım?
Okay, let's see what you can do.
- Tamam, bakalım neler yapabiliyorsun.
Well, let's see what you can do with them.
Bakalım onlarla ne yapacaksınız?
All right, brother, let's see what you can do with that against this.
Pekala, kardeşim, bakalım o şeyle buna karşı ne yapabileceksin.
Let's see what you can do!
Neler yapabildiğini göster bize!
All right, partner, let's see what you can do.
Pekala ortak. Bakalım neler yapacaksın.
So let's see what we can do about getting you that promotion.
Bakalım senin şu terfin için neler yapabiliriz?