English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Lexy

Lexy translate Turkish

144 parallel translation
- Hi. Lexy.
- Lexy.
Lexy, Sara. Sara, Lexy.
Lexy, Sara, Sara, Lexy.
I gotta go take care of Lexy.
Lexy'le ilgilenmeliyim.
Lexy, you old kid.
Lexy, eski dostum.
I'm not a material guy, Lexy.
Maddiyata önem veren biri değilimdir, Lexy.
A little distraction would be useful right now, wouldn't you say, Lexy?
Azıcık dikkatlerini dağıtmanın bize faydası olur, sen ne dersin, Lexy?
How is it feel, Lexy boy?
Nasıl bir duygu, Lexy?
- Lexy, I'm hurt.
Ah Lexciğim bu beni çok üzdü.
But, Lexy, where's your sense of fun?
Ama Lexciğim, bunun eğlencesi nerde?
Sorry, Lexie, finger must have slipped.
Affedersin Lexy. Parmağım kaydı.
I gotta tell you something, Lexy, I don't believe in a lot of shit...
Sana bir şey diyeceğim, Lexy. Boktan şeylere inanmam.
He had a girl friend named Lexy.
Lexy adında bir kız arkadaşı vardı.
Lexy must have set him up alright.
Onu tuzağa düşüren Lexy olmalı, tamam mı?
Lexy.
Lexy.
Lexy?
Lexy?
Lexy's house.
Lexy'nin evine.
It is Lexy right?
Sen Lexy'sin, değil mi?
So Lexy, do you want to come out peaceful and talk?
Lexy. Ortaya çıksan, barışıp konuşsak olmaz mı?
Lexy Get your ass out the car.
Lexy, kaldır kıçını şu arabadan.
Lexy get her side.
Lexy, diğer koluna gir.
Because I didn't want you to know I was boning Lexy.
Çünkü, Lexy'le sikiştiğimi öğrenmenizi istemedim.
It was Lexy and me.
Lexy ve ben vardım.
Eddie, go check his story with Lexy.
Eddie, hikâyeyi bir de Lexy'den dinlesene.
Relax, Lexy.
Sâkin ol, Lexy.
Lexy told me about them.
Lexy onlardan söz etmişti.
Lexy has said some pretty good things about you.
Lexy, senin hakkında iyi şeyler söyledi.
Right now Lexy's setting up your old man.
Şu anda Lexy, babana bir tuzak kuruyor.
So you can see why I shot Chester and you can see why I set Lexy up so she'd get killed not the other way around.
Chester'ı neden vurduğumu anlamışsınızdır. Ve de Lexy'yi neden ele verdiğimi. Böylece, aynı şekilde o da ölecekti.
Lexy, wait a minute.
Lexy, bekle biraz.
Lexy, come on I was kidding.
Lexy, hadi ama. Şaka yapıyordum.
Lexy set up the old man.
İhtiyarı tuzağa Lexy düşürmüş.
So I'm going to take care of Lexy and then we'll boogie.
Lexy'ye bakmaya gidiyorum ben. Sonra da sıvışırız buradan.
Lexy asked me if I was getting into the crank making business.
Lexy bana, aptal işlere karışıp karışmadığımı sordu.
Where's Lexy?
Lexy nerede?
Lexy, just'cause she's Head Girl, it doesn't mean she gives the best head.
Lexy şunu unutma. Öğrenci temsilcisi olması çok iyi ağzına almasını gerektirmez.
Well, you popped the Pringle for sexy Lexy Last night, right?
Dün akşam mercimeği fırına verdiniz mi bakalım?
Where is... where is your friend Lexy?
Senin.. arkadaşın nerde Lexy?
Lexy and Dominique have that flu.
Leksi ve Dominik grip oldu.
Listen I'm Ree Ree. Dis is my sister Tash. Dat is little Lexy.
Ben Ree bu Tash ve Lexy
She's dragging us with her To go to Alan and lexy's "I beat cancer" Party.
Bizi de kendisiyle birlikte Lexy ve Alan'ın "kanseri yendim" partisine sürüklüyor.
- Alan and lexy's?
- Alan ve Lexy mi?
Lexy's been through a lot, and she could use a lift.
Lexy çok şey yaşadı ve yanında birilerine ihtiyacı olacaktır.
And, uh, send lexy and Alan my love.
Ayrıca Lexy ve Alan'a sevgilerimi ilet.
- I'm up to my ass in alligators, But I really want lexy to enjoy herself.
- Benim çok çalışmam gerekiyor ama Lexy'nin gerçekten eğlenmesini istiyorum.
Um, things have not been easy for me with lexy being sick.
Lexy hasta olduktan sonra bazı şeyler benim için kolay olmadı.
We won't talk about wolf or lexy.
Wolf ya da Lexy hakkında konuşmayız.
Lexy called. She's off to dinner With a bunch of new yorkers she met at the louvre.
Louvre müzesinde tanıştığı birkaç New York'lu ile akşam yemeğine çıkmış.
Me and lexy, too.
Ben ve Lexy de öyle.
Lexy, shut up!
Alexy kapa çeneni!
Especially not our Lexy.
- Özellikle de Lexy değil.
Lexy!
Lexy!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]