English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Lionfish

Lionfish translate Turkish

44 parallel translation
What about the lionfish?
Ya aslan balığı ne?
Feeding the lionfish?
Aslan balığını beslemek falan?
Lionfish like goldfish.
- Aslan balığı, japon balığı gibidir.
These are the lionfish, and these are the goldfish.
Bunlar Aslan balığı, bunlar da Japon balığı.
Look it, that's a lionfish, honey.
- Bak, bu aslan balığı, tatlım.
Chinese tailbar lionfish.
Vaov! Kuyruklu Çin Aslan Balığı.
lionfish. - 700, 800.
Aslan Balığı na ihtiyacım var.
A trigger and a lionfish.
- Bir çotira ve aslan balığı.
Lionfish are ambush predators, taking their time and watching for the right moment.
Aslan balıkları tuzak kuran yırtıcı hayvanlardır, yavaş davranıp doğru zamanı beklerler.
The grouper, braving the lionfish's poisonous spines, tries to evict its rival.
Aslan balığının zehirli dikenlerine göğüs geren orfoz rakibini çıkartmaya çalışır.
But lionfish are persistent.
Ama aslan balıkları inatçıdırlar.
What happened to my lionfish? Oh, you know what?
- Aslanbalığıma ne oldu?
Lionfish, trigger and clown.
Balıklarım. Tetik ve Palyaço.
The lionfish goes still and silent when he's hungry.
Aslan Balığı acıktığında, sessiz bir şekilde bekler.
I believe this is some sort of sea turtle feces, a rusty paper clip, and the broken spine of a lionfish.
Bu da sanırım bir tür deniz kaplumbağa dışkısı, paslı kâğıt raptiyesi ve aslan balığının kırılmış bir omurgası.
Lionfish.
Aslan balıkları.
You lost me, Bones. The lionfish protects itself with venomous spines containing the same neurotoxin that stunned our victim prior to his death.
Aslan balıkları kendilerini, zehirli iğneleriyle kurbanı ölene kadar zehirleyecek neurotiksinler salgılayarak korurlar.
Jazz saw the lionfish in quarantine.
Jazz, karantinadaki Aslan balığını gördü.
This man died of a lionfish swirly? Now several of the venomous spines penetrated the eye area. Yeah.
Yani Aslan balığı iğnesinden mi öldü?
Ah, that is the lovely but elusive California lionfish.
Bu, güzel ama aldatıcı Kaliforniya aslan balığıdır.
This is where I will keep my lionfish.
Burası aslan balığımı koyacağım yer.
- Your lionfish?
- Aslan balığın mı?
I want a lionfish.
Aslan balığı istiyorum.
Let's get you a lionfish.
Aslan balığını alalım.
Lionfish!
- Aslan balığı!
Oh, my God, is that a lionfish?
Tanrım. Aslan balığı mı bu?
The lion... the lionfish? You.
Aslan balığı mı?
I know you're going out into the ocean lionfish, but...
Okyanusa gittiğini biliyorum aslan balığı ama seni bir daha görürsem o zaman...
The lion... the lionfish? ( Stammers ) :
Aslan balığı mı?
A gang of lionfish... on the prowl.
Sinsi sinsi dolaşan bir aslan balığı çetesi.
Lionfish use their outstretched fins to corner their prey against the walls.
Aslan balıkları avlarını duvarlara karşı köşeye sıkıştırmak için uzamış yüzgeçlerini kullanırlar.
I fell terribly ill, stung by a lionfish.
Çok kötü hissediyordum, aslan balığı ısırmıştı.
It can also mimic predators, like a flounder or a lionfish.
Ayrıca dil balığı ve aslan balığı gibi avcıları da taklit edebilir.
- Lionfish.
- Aslan balığı.
- Lionfish?
- Aslan balığı mı?
This the only lionfish you have here?
Öyle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]