English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Listen to me right now

Listen to me right now translate Turkish

229 parallel translation
- Robert Mynes, you listen to me right now.
- Robert Mynes, şimdi beni dinleyeceksin.
Listen to reason, will you? Listen to me right now.
Mantığın sesini dinle, olur mu?
Now, if you have a lick of sense you'll listen to me right now do away with it.
Birazcık aklın varsa, ondan kurtulursun.
I need you to listen to me right now.
Şimdi beni dinlemen gerekiyor.
No, please, listen to me. Listen to me right now, Claudia.
Lütfen dinle Claudia.
You listen to me right now.
Şimdi beni dinle.
Lady, you listen to me right now.
Bayan, şimdi beni dinle.
- Chip, listen to me right now.
- Chip, beni iyi dinle.
All right, now listen to me, Lieutenant, you're wasting your time and my time and the department's time and it's gonna stop.
Pekala, şimdi beni dinleyin, Komiser, hem kendi zamanınızı hem benimkini, hem de şubenin zamanını boşuna harcıyorsunuz ve buna son vereceksiniz. Şimdi,
All right now, listen to me.
Pekala, beni dinleyin.
- All right, tovarich! Now, listen to me! - Heads up!
- Pekala yoldaş, dinle bakalım.
All right, you two knuckle-heads, now you're gonna listen to me, unless you want to join the guns in the well.
Pekala. Beni dinleyin, işe yaramaz aptallar. Tabii kuyudaki silaha katıImak istemiyorsanız.
Now we'll just see who's right. Now, you listen to me, you pasty-faced Eastern tinhorn.
Şimdi beni dinle seni dolgun suratlı beş parasız doğulu.
All right, now listen to me.
Pekala, dinleyin.
All right, now, listen to me.
Pekala, beni dinleyin.
All right, people, now listen to me, all of you.
- Pekala millet, şimdi hepiniz beni dinleyin!
All right now, just listen to me for a second!
Pekala, şimdi, beni bir saniyeliğine dinleyin!
- Listen to me, Matty nothing strange can happen in his life right now.
Hayatında hiç bir gariplik olmamalı artık.
- Okay, listen to me! We can't go home right now, okay?
Şu anda eve gidemiyoruz.
All right, now listen to me.
Tamam. Beni dinleyin.
Now, you listen to me. You get your ass out of there right now.
Dinle beni, hemen kıçını kaldırıp buraya gel.
Listen, Maria, this isn't the time to be bugging me right now, OK?
Dinle beni Maria, şimdi beni rahatsız etmenin sırası değil.
Catherine, I'm gonna get you outta there, but right now you listen to me.
Catherine. Seni buradan çıkarıcam fakat önce beni dinle.
I'll tell you something right now. Listen up to me, ok?
Şimdi beni iyi dinleyin, tamam mı?
All right. Now you listen to me very carefully.
Tamam, şimdi beni iyi dinle.
Right, Coleen, what I'm going to tell you now... I want you to listen to me very, very carefully. Okay?
Evet, Coleen, şimdi anlatacaklarımı dikkatle dinlemeni istiyorum, tamam mı?
All right now, you listen to me, both of ya!
Pekala, şimdi, beni dinleyin.
All right, you listen to me now.
Şimdi beni dinle.
Listen to me. I'm a little bit busy right now... to be playing Romeo to your Juliet.
Beni dinle, şu anda senin Juliet'ine Romeoculuk yapmak için fazla meşgulüm tamam mı?
Now listen, this is a toll call so let me get right to the point.
Tamam bak, bu ödemeli bir arama, o yüzden hemen konuya geleyim.
Now, you listen to me. You tell James to stay away, all right?
Şimdi beni dinle, James'e söyle benden uzak dursun, tamam mı?
All right, now listen to me.
Tamam bak şimdi.
All right, now listen to me, Dimitri.
Pekala, şimdi beni dinle, Dimitri.
I'm on my way to see'em right now, and they'll listen to me, too.
Şimdi onlarla görüşmeye gidiyorum, ve onlar da beni dinleyecekler.
With all due respect, sir, you can fire me on Monday. But right now, I want you to shut your fucking mouth and listen.
Efendim isterseniz Pazartesi günü beni kovabilirsiniz ama şu anda lanet olası çenenizi kapayın ve beni dinleyin!
And I've got to listen to mine, and right now, they're telling me we need to get up on that roof and find out what the Doctor was talking about.
ben de kendiminkini dinlemeliyim, ve şu an hislerim bana çatıya çıkmamız gerektiğini ve doktorun neden bahsettiğini bulmamız gerektiğini söylüyor.
All right now, Joxer, listen to me very carefully...
Pekala, şimdi Joxer. Beni çok dikkatlice dinle.
I know you're feeling sad right now, but I want you to listen to me very carefully, okay?
Şu anda üzgün olduğunu biliyorum, ama beni dikkatlice dinlemeni istiyorum, tamam mı?
All right. Just now, I want you to listen to me.
Tamam... sadece... şimdi, senden beni dinlemeni istiyorum.
Listen, if you were a man, you'd apologize to me right now.
Eğer dürüst olsaydın, benden hemen özür dilerdin.
You listen to me now, right.
Beni dinlemeni istiyorum, tamam mı?
Hey, listen to me. It's not possible right now.
Dinle beni, şu an imkan ve mümkünatı yok.
Right now, y'all need to listen and let me tell you what's what.
Şu anda, beni dinleyin, neyin ne olduğunu anlatayım.
Now, just listen to me, all right.
Şimdi beni dinleyin, tamam mı?
All right, now listen to me.
Dinle! Şimdi küçük bir planım var.
Are you hurt right now? Listen to me.
Şu anda kafan iyi mi?
Course, that i could not pick out uh, until you... ck'em out. S, of all right, you listen to me. I've listened, now it's your turn.
Ve hemen tanımadığım bir düğme gösteren biriyle karşılaşmadım.
All right, now, you listen to me.
Beni dinle.
Look, she's not my girlfriend anymore and right now she hates me, so she's not gonna listen to anything I say.
O artık kız arkadaşım değil. Şu anda benden nefret ediyor. Söyleyeceğim hiçbir şeyi dinlemeyecektir.
Now, listen to me we're gonna ride this out. Right?
Shane, şimdi beni dinle.
You stop it right now and you listen to me.
Asıl sen şu an dur ve beni dinle.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]