English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Loony

Loony translate Turkish

641 parallel translation
You do, you loony.
Sen, kaçık herif.
Here. The doctor's pet loony is loose again.
Doktorun en sevdiği deli yine serbest.
- Where's that big loony?
- Nerede bu geri zekâlı?
I might as well have two loony deputies as one!
İki tane akıl hastası yardımcım olabilir!
Are you a loony?
Deli misin?
No, next Christmas, you loony.
Yok sonraki Noel'e.
- "Afraid"? - Why, you're crazy, you're loony, you're -
Aklını kaçırmışsın sen...
A little loony.
Biraz deli biri.
Reader, get in the back and make like you're loony.
Dudak okuyucu, arkaya bin ve deli numarası yap.
Why, baby, you must be loony To trust a lower-than-low two-timer like me
Bebeğim benim gibi çapkına güvendiğin için deli olmalısın
Where did you find this loony?
Bu deliyi nereden buldun?
Look at me, crying like a loony.
Bak bana sersem gibi ağlıyorum.
We'd have been notified if there was a loony killer on the loose.
Akıl hastanesinden kaçan bir cani olsa bize haber verirlerdi.
This is a loony bin.
Tımarhane.
What's the matter, you fellas gone loony?
Sorun nedir? Çıldırdınız mı beyler?
You forget, I'm a loony from the laughing house.
Unuttun mu, ben tımarhanelik bir kaçığım.
You great loony!
Seni koca deli!
I'm a loony.
Ben bir deliyim.
I mean, she's loony.
Yani, birkaç tahtası eksik.
If you want to cross the Sahara with a loony on your coattails, I'm out.
Eğer peşinde bir manyakla Sahrayı geçmek istiyorsan, ben bu işte yokum.
They sent a loony to do the job!
İş için çatlağın tekini göndermişler.
Too loony, as you say.
Söylediğim gibi, delisinde.
That's what all these loony laws are for, to be broken by blokes like us.
Bütün bu saçma kanunlar, bizim gibi adamlar çiğnesin diye var.
Maybe the old man be loony, and maybe they be lies he be telling our womenfolk.
Belki o ihtiyar delinin tekidir. Belki de kadınlarımıza yalan söylüyordur.
Well, can you see Helen going out with a real loony?
Helen'in bir deliyle birlikte olacağına inanıyor musun?
It was such fun, but by the end we were totally loony.
Çok eğlenceliydi ama bittiğinde kendimi tamamen delirmiş gibi hissettim.
Am I the only loony in this ward?
Bu koğuşta kalan tek deli ben miyim?
Oh, if you don't mind, we never use words here like... "nuts", "bugs", "screwy", "goofy", "loony".
Kusura bakmayın ama, biz burada hiç bir zaman "çatlak, deli, kaçık, şapşal, ya da tahtası eksik" gibi kelimeler kullanmayız.
I told you the Wart was loony.
Sana Wart'ın deli olduğunu söylemiştim.
- He went loony!
- Birden çıldırdı!
How about you checking in to the nearest loony bin for a few weeks'holiday?
Siz birkaç haftalığına tımarhaneye yatsanız?
Well, Job was what you'd technically describe as a loony.
Eyüp teknik olarak delinin tekiydi.
Half of them, if they don't belong in jail, should be put in a loony bin.
Yarısı, hapishane ye olmazsa, tımarkaneye kapatılmalı.
Only a loony like him could call that stinking piece of desert Sweetwater.
Ancak onun gibi bir kaçık o lanet çöl parçasına'Tatlısu'der zaten.
And every sunday We'd hurry along to st. loony up the cream bun and jam...
Her pazar St. Loony Up the Cream Bun and Jam kilisesine gidip...
Well, loony maybe, but hopeless...
Çatlak, belki, ama umutsuz...
Loony as an Arcturian dogbird.
Arkturyan köpekkuşu kadar deli.
Dobbs is convinced that this loony was around here and got himself killed.
Dobbs, o kaçığın buralarda öldürüldüğüne inanıyor.
The Reverend Arthur Belling is Vicar of St Loony Up The Cream Bun and Jam.
Muhterem Arthur Belling Aziz Kaçık Keçiler piskoposudur.
DINSDALE WAS A LOONY, BUT HE WAS A HAPPY LOONY.
Dinsdale delinin tekiydi, ama mutlu bir delinin tekiydi.
- You're a loony.
- Sen çatlaksın. - Çok sıkılıyorum.
You're a loony.
Sen çatlaksın.
I am not a loony.
Ben çatlak değilim.
Why should I be tarred with the epithet "loony" merely because I have a pet halibut?
Niye sırf bir kalkanım var diye "çatlak" oluyorum?
I've heard tell that Sir Gerald Nabarro has a pet prawn called Simon and you wouldn't call Sir Gerald a loony.
Sör Gerald Nabarro'nun da Simon adında bir karidesi varmış ama ona çatlak diyemezsin.
If you're calling the author of A la recherche du temps perdu a loony I shall have to ask you to step outside.
À la recherche du temps perdu'nün yazarına çatlak diyorsan, dışarı gel.
You are a loony.
Sen çatlaksın.
Loony-detector van, you mean.
Çatlak saptama.
The loony bin made him even better.
- Tımarhane onu daha da iyi yapmış.
loony as we figured.
Onun dışarıdaki altınını kazalım... sonra biz onu bulduğumuzda Yerlilere göstersin. Evet.
To do re-spray jobs. We in the church of the divine loony
Biz, İlahi Deli Kilisesi'ndekiler duanın gücünün başımızı morlaştırdığına inanıyoruz.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]