English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Lorelai

Lorelai translate Turkish

1,793 parallel translation
- You always hated him.
- Lorelai. - Ondan hep nefret ettin.
- Three feet, Lorelai...'cause I haven't showered in as many days.
- Bir metre mesafede dur Lorelai. Günlerdir banyo yapmadım.
- Well, if it isn't Mr. Incommunicado. - Lorelai.
- İşte haberleşmeyen adam.
- I figured you'd turned Amish... or something and couldn't make any calls until rumspringa... but no, here you are, answering the phone.
Lorelai. Amish oldun ve vaftiz olana kadar telefon açamayacak durumda olduğunu sandım ama değilmişsin.
- Now... the downside of this discovery... is that since Robert is currently doing all the shopping... this pizza could have been here since Lorelai's 10th birthday party.
İşin kötü yanı şu anda alışverişi Robert yaptığı için bu pizza Lorelai'ın 10. doğum gününden kalma olabilir.
I'm talking about Rory being in the pool house, Lorelai.
Rory'nin havuz evinde olmasından bahsediyorum Lorelai.
Lorelai, stop it.
Lorelai, kes şunu.
- Lorelai, excuse me.
- Lorelai? Pardon.
- Glenn, this is my mom.
- Glenn, bu annem. - Selam, ben Lorelai.
Hi, I'm Lorelai. Congratulations on being student of the month...
Granville Ortaokulu'nda ayın öğrencisi olduğun için tebrikler.
- Hi, Paris. - Hi, Lorelai.
- Selam Lorelai.
Lorelai, hold on a second.
Lorelai dur bir saniye.
- Lorelai, what time do you have?
Ve merhaba. - Lorelai, saat kaç?
Lorelai!
Lorelai!
I was tipsy on that cruise ship, but I don't remember anyone... pronouncing us husband and wife and Lorelai.
O gemide pek kendimde değildim ama kimsenin bizi karı-koca ilan ettiğini hatırlamıyorum Lorelai.
- Why? Why don't you want me to move? Lorelai?
- Neden taşınmamı istemiyorsun?
It's Lorelai Gilmore.
Ben Lorelai Gilmore.
She called Lorelai.
- Seni aradı, Lorelai'ı aradı.
Lorelai, I need your signature on this, please.
- Lorelai, lütfen şunu imzalar mısın? - Michel?
- Hello, Lorelai.
Merhaba Lorelai.
What do you want, Lorelai?
- Ne istiyorsun Lorelai?
- Carrie, this is Lorelai.
- Carrie bu Lorelai.
Lorelai, thank heavens.
- Merhaba. - Lorelai, şükürler olsun.
Lorelai, great.
Ben de seni arıyordum.
Lorelai, I would like to introduce you to Shel Sausman.
Lorelai, seni Shel Sauceman'la tanıştırmak istiyorum.
- Shel, this is Lorelai Gilmore.
Shel, bu Lorelai Gilmore.
Just talk! - Lorelai...
- Bak Lorelai...
- Lorelai.
- Lorelai.
- Not everything is about you, Lorelai.
- Her şey seninle ilgili değildir.
I need you to bring someone, Lorelai.
- Birini getirmelisin Lorelai. - Ama ben...
Loretta Bobbins, Lorelai!
- Loretta Bobbins Lorelai.
Is Luke in the diner?
Ben Lorelai. Luke lokantada mı?
Tell him Lorelai wanted to gently remind him about the window.
Lorelai'ın kibarca ona pencereyi hatırlatmak istediğini söyle.
Honestly, it's not your looks that keep them away.
- Gerçekten Lorelai. Onları senden uzak tutan tipin değil.
Lorelai couldn't find a man.
- Lorelai bir erkek bulamamış.
Marjorie, Shawna, this is my daughter, Lorelai... and her daughter, Rory.
Marjorie, Shauna, bu kızım Lorelai ve onun kızı Rory.
Sit next to Lorelai.
Lorelai'ın yanına otur.
I might have known you'd turn this into something ridiculous.
Bunu saçma bir şeye dönüştüreceğini bilmeliydim Lorelai.
And Jason, move closer to Lorelai.
Jason, Lorelai'a biraz yaklaş.
Lorelai, don't do this to me.
Lorelai, bana bunu yapma.
- Be quiet, Lorelai.
- Sen sus Lorelai.
I know he didn't ask, Lorelai.
İşi sormadığını biliyorum Lorelai.
Or Lorelai, whoever.
Ya da Lorelai'a.
- Thank you, Lorelai. - You're welcome.
Teşekkürler Lorelai.
This is Rory, the granddaughter.
Ben Lorelai, kızı. Bu da torun Rory.
Don't you worry, Lorelai.
Ciddiyim.
We could solve this.
Tamam, Lorelai gelebilir.
Okay, Lorelai could come.
Onu paylaşabiliriz.
- I know.
Lorelai.
Hi, I'm Lorelai.
Merhaba.
I'm Lorelai, the daughter.
Yemek için geldik.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]