English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ L ] / Lorry

Lorry translate Turkish

315 parallel translation
- Well, the lorry's waiting.
- Ee, kamyon bekliyor.
Well, I took him out in a lorry and he begged for his life.
Onu kamyondan çıkarttım ve o da canını bağışlamam için yalvarmaya başladı.
Our Mr. Lorry is in Paris reviewing the situation.
Bizim Bay Lorry Paris'te durumu gözden geçiriyor.
Will you permit me to communicate with Mr. Lorry of Tellson's Bank who is now in Paris?
Lütfen Tellson's Bankası'ndan şu anda Paris'te olan Bay Lorry ile görüşmeme izin verir misiniz?
- I arrived with documents for Mr. Lorry.
- Bay Lorry için evraklar getirdim.
So I'm going to stay here and do his errands like I did at home.
Şimdi buradayım ve evde yaptığım gibi Bay Lorry'nin ayak işlerini yapacağım.
Yours is a long life to look back on, Mr. Lorry.
Seninki geçmişe dönüp bakacak kadar uzun bir yaşam, Bay Lorry.
Now remember, you must get him to Mr. Lorry's by 8 : 00.
Şimdi unutma, O'nu Bay Lorry'e saat 08 : 00'de teslim edeceksin.
Seems overcome. "Mr. Lorry, banker." All in order.
Atlattınız sayılır. "Bay Lorry, bankacı" Hepsi sırayla.
You'd better stick to lorry driving.
Sen iyisimi kamyonet sürmeye devam et
Hey, the lorry.
Hey, bir kamyon durduralım.
Is the lorry in case someone hits back?
Kapa çeneni kadın. Biri kovalar diye mi kamyon ile kaçıyorsunuz.
We had a lovely little cottage and a Mrs. McLorry to cook for us.
Pansiyon şirindi. Yemeklerimizi Bayan Mc Lorry pişirdi.
A lorry driver saw the Signora clim up the embankment and call for help.
Bir kamyon sürücüsü bayanın seti tırmanıp yardım istediğini görmüş.
When the lorry drivers climbed down, he was already getting up by himself
Kamyon sürücüsü aşağı indiğinde, zaten kendi başına kalkıyordu.
They're opening up a lorry road, so there's work to be found there.
Bir kamyon yolu açıyorlar, bu yüzden orada bulunacak iş var.
Now, listen, son... you've been badly hurt by that lorry.
Dinle, oğlum... Çok ciddi yaralanmışsın.
They need a lorry driver at the Institute.
Enstitüye bir kamyon şoförü aranıyor.
Didn't I see someone with you in the lorry?
Kamyonette biri mi var?
Sammy, your lorry!
Sammy, kamyoneti çalıştır!
Mr Farquharson, they've had a lorry!
Bay Farquharson, kamyonetleri varmış!
I'll nip out and get me lorry.
Dışarı çıkıp kamyonetimi alayım.
I have to make it, Lorry, and I have to make it now.
Kabul etmeliyim Lorry, hem de hemen.
It's just because Lorry said that you would.
Lorry yapacağını söylediği için geldim buraya.
- I want to see Lorry.
- Lorry'yi görmek istiyorum.
- Lorry's out.
- Lorry çıktı.
The British have requisitioned every car, truck and lorry on this island.
İngilizler adadaki tüm kamyon ve kamyonetleri aldı.
Well, fag a lift from a lorry.
Bir kamyona otostop çek.
Crushed under the wheels of a hay lorry which rolled down a steep hill.
Dik bir tepeden yuvarlanan saman kamyonunun tekerlekleri altında ezilmiş.
Being a long-distance lorry driver, he's away from home most nights.
Kamyon şoförü olduğundan, çoğu kez yolda oluyor.
No parrots were involved in an accident on the M1 today when a lorry carrying high-octane fuel was in collision with a bollard.
Bugün M1'deki kazaya karışan papağan olmadı. Kazada yüksek oktanlı benzin taşıyan bir kamyon bir dubaya çarptı.
They're waiting with a lorry.
Bir de kamyonet olacak.
- Are my bags on the lorry?
- Bavullarım kamyonete yüklendi mi?
There's more whiskey in the lorry.!
Kamyonda daha viski var!
He's got a new lorry.
Yeni bir kamyon var.
The lorry drivers had nicknamed the area between Paris and the front line "lnjun country".
Kamyon şoförleri, Paris ile cephe hattı arasındaki bölgeye "Netameli Bölge" adını takmıştı.
How often have I told you not to touch that madman's lorry.
Kaç defa söyledim sana, şu delinin kamyonuna dokunma diye.
We'll catch him on the road one day, him and his shitty lorry.
Şunu bir gün yolda kıstıralım, o uyuz kamyonu ile beraber...
I won't drive my lorry across that mud.
O batağa kamyonumu sürmem ben.
- The lorry is company property.
- Kamyon şirketin malı.
You love your lorry more than me.
Benden daha çok seviyorsun kamyonu.
And my lorry's name is "Heart, don't be angry".
Kamyonumun adı'Aldırma Gönül'
I wish I too had such a painted lorry.
Benim de böyle nakışlı bir kamyonum olsa.
Take the lorry to the right. Careful.
Kamyonu yolun sağına al.
- Shall I take you for a ride in the lorry?
- Kamyonla gezdireyim mi seni?
Lorry!
Lorry?
- Suddenly there was this lorry...
- Aniden bir kamyon çıktı karşımıza...
What about the lorry that's taking you to the match?
Sizi maça götürecek kamyon nasıl?
His case notes will be round later in a lorry!
Durum raporu da yakında kamyonla gelir!
- Later we found ourselves in a lorry
- Sonra, kendimizi bir kamyonette bulduk.
Is yours that lorry out there?
Şu dışardaki senin kamyonetin mi?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]