Ludlow translate Turkish

Well, we was just taking a walk over to Ludlow.

Ludlow'a yürüyorduk.

Meseemeth good that with some little train... forthwith from Ludlow the young prince be fetched... hither to London to be crowned our king.

Bence şimdi uygun olan, küçük Prensin ufak bir muhafız birliği refakatinde....... Ludlow'dan Londra'ya getirilmesi ve taç giyerek kralımız olmasıdır.

- Then be it so... and go we to determine who they shall be... that straight shall post to Ludlow.

- Pekâlâ o zaman gidip, vakit geçirmeden Ludlow'a kimin gideceğini kararlaştıralım.

Towards Ludlow then... for we'll not stay behind.

Hadi o zaman, hiç durmayalım, doğru Ludlow'a.

And welcome to the arthur ludlow memorial baths, newport

Arthur Ludlow Memorial Hamamı, Newport'a hoş geldiniz.

Tommy Ludlow?

Tommy Ludlow?

Well, here it is, Dr Ludlow.

Burası, Dr. Ludlow.

Frasier, Dr Ludlow will enjoy a quaint little Boston pub.

Frasier, böyle ilginç bir Boston barı Dr. Ludlow'un hoşuna gidecektir.

I turn to jelly in the presence of my mentor, Dr Ludlow.

Akıl hocam Dr. Bennett Ludlow'un karşısında dizlerimin bağı çözüldü.

Ludlow, get us some brandies!

Ludlow, bize brendi getir.

You don't say "there's a spot" to a man of the stature of Dr Bennett Ludlow.

Sam, Dr. Bennett Ludlow gibi önemli birine "Şurada leke var." denilmez.

The Bennett Ludlow?

Meşhur, Bennett Ludlow mu?

Dr Ludlow cancelled on us again.

Dr. Ludlow buluşmamızı gene iptal etti.

Listen, is it possible this Ludlow fellow hasn't been seeing you two because he's been spending all his time with Carla?

Ludlow denen adamın ikinizi görmek istememesinin nedeni bütün zamanını Carla ile geçirmesi olabilir mi?

Bennett Ludlow and Carla?

Bennett Ludlow ve Carla mı?

Dr Ludlow, you came here on vacation.

Dr. Ludlow buraya tatile geldiniz.

- l don't know.

- Dr. Ludlow, bilmiyorum.

Dr Ludlow?

Dr. Ludlow?

Bennett Ludlow is a wonderful catch.

Bennet Ludlow harika biri.

I want to catch the last couple of innings of my kid Ludlow's T-ball game.

Ludlow'un beyzbol maçının son birkaç devresini yakalamak istiyorum.

Hey, I thought he was the intellectual of the family.

Ludlow ailenin entelektüeli değil miydi?

" Lud : you know, that's Carla's son by Bennett Ludlow.

Biliyor musun, Lud, Carla'nın Bennet Ludlow'dan olan oğlu.

Carla bore a son to Bennett Ludlow- - the eminent psychiatrist, your mentor?

- Carla'nın, ünlü psikiyatr ve senin akıl hocan Bennet Ludlow'dan bir oğlu mu var?

In spite of the fact that Dr. Ludlow's work takes him out of the country, I'm sure he's a marvelous parent.

İşi yüzünden ülke dışına gitmek zorunda olmasına rağmen Doktor Ludlow'un çok iyi bir baba olduğundan eminim.

Ludlow, you're not eating.

- Ludlow, sen çorbanı içmiyorsun. - Ben içmeyeceğim.

Now, Ludlow, you've been very open-minded about everything else.

Ludlow, başka her konuda gayet açık fikirli davrandın. Onu mutlu et, Lud.

I just took over your offices in Ludlow.

Ludlow'daki ofisinizi devraldım.

In local news, tragedy has struck the town of Ludlow.

Ludwil'deki trajedi kasabada üzüntü yarattı.

The disappearance of a Ludlow youth remains a mystery.

Ludlow'lu bir gencin kaybolması gizemini hala koruyor.

Alan. What are you doin'in Ludlow?

Alan, Ludlow'da ne yapıyorsun?

Tristan Ludlow was born in the Moon of the Falling Leaves.

Tristan Ludlow, Düşen Yapraklar Mevsiminde doğmuştu.

Colonel Ludlow had three sons... but Tristan was his favorite.

Albay Ludlow'un üç oğlu vardı. Ama Tristan gözbebeğiydi.

But it was the Moon of the Red Grass... when Isabel Ludlow, their mother... went away for the winter.

Kızıl Otlar Ayında... anneleri İsabel Ludlow, kışı başka yerde geçirmek için gitti.

Ludlow...

Ludlow...

Very much, Mr. Ludlow.

Hem de çok Bay Ludlow.

Good morning, Colonel Ludlow. Tristan's gone hunting.

- Günaydın Albay Ludlow.

Colonel Ludlow told me :

Albay Ludlow bana dedi ki...

I will write to Grandfather Ludlow in Cornwall... and ask him to let me join him and go to sea.

Cornwall'daki büyükbabam Ludlow'a, onunla denize açılmak istediğimi yazacağım.

Already, I seem to have acquired a reputation for honesty and fair dealing... and I am pleased to call some of Helena's most influential citizens... my friends.

Şimdiden, dürüstlüğüm ve adil davranışlarım sayesinde ünlendim. ALFRED LUDLOW Sığır ve Buğday Komisyoncusu Helena'nın nüfuzlu sakinlerine "dostum" demek çok hoşuma gidiyor.

"Colonel William Ludlow, from his son Tristan"

"Albay William Ludlow'a, oğlu Tristan'dan."

Samuel Decker Ludlow

Samuel Decker Ludlow.

Because your brother is Congressman Ludlow.

Çünkü ağabeyin Meclis Üyesi Ludlow.

- Colonel Ludlow, sir.

Albay Ludlow.

"The brutal murders of one Thel Russell and one Charles Ludlow Dickinson."

"Thel Russell ve Charles Ludlow Dickinson'ın vahşice katledilmesinden sorumlu."

- Because they went to Ludlow with little train and got their heads cut off.

Çünkü sonradan yanlarında az kişiyle Ludlow'a gittiler ve kafaları kesildi.

Then go we to determine who they shall be that shall post to Ludlow.

O hâlde kim en çabuk Ludlow'a gidip gelir görelim mi?

Who is going to go to Ludlow to get the young prince and bring him back to be king?

Kim Ludlow'a gidip genç prensi alarak onu krala getirecek?

They went to Ludlow to pick up this prince. They were supposed to be peaceful.

Prensi almaya giderler, güya barış havası bozulmayacaktır.

Dr Ludlow has something he wants to talk to you about.

Dr. Ludlow'un seninle konuşmak istediği bir şey var Carla.

That's funny, Mom.

- Çok komikti, anne. Ludlow, lütfen.

Ludlow, please, we're not here to have fun.

Buraya eğlenmeye değil keyifli vakit geçirmeye geldik.