Luftwaffe translate Turkish
177 parallel translation
Planes that were your only defense against our all powerful Luftwaffe. Tanks and munitions that you prayed would hold against the magnificent 50-ton German land monsters which will soon be crashing through your very houses.
Muazzam hava gücümüze karşı ancak kendini savunan uçaklarınız, 50 tonluk Alman canavarlarına vızıltı gibi gelen tanklarınız ve mühimmatinızla yakında kendi evlerinizi yıkacaksınız.
I want to bring a special greeting from the pilots of the Luftwaffe... to the American pilots in England, the 8th Air Force.
Luftwaffe pilotlarından, İngiltere'deki Amerikan pilotları 8. Hava Kuvvetleri'ne özel selam göndermek istiyorum.
- If there's anything he can do, he will.
- Luftwaffe bir şey yapamaz mı?
The heavy and desperate fist of Rommel fell on Tobruk again and again, through the Luftwaffe, massed artillery and frontal attack.
Rommel, ağır ve korkunç yumrukları, Tobruk'u sürekli dövdü. Nazi hava kuvvetleri, yoğun topçu bombardımanı ve önden saldırılar da destek verdi.
For a while, I thought the German Luftwaffe had shot him down, reindeer, sleigh and all. But no, sir.
Bir süre onu Alman Luftwaffe'nin vurduğunu düşündüm ren geyiği, kızak ve güm...
Jerry don't like it here much, but the Luftwaffe do.
Alman piyadeleri buraları pek sevmiyor ama hava kuvvetleri çok seviyor.
Luftwaffe or Royal Air Force...
Ya Alman Hava Kuvvetleri ya da Kraliyet Hava Kuvvetleri...
It's still the Luftwaffe.
Yukarıda hala Alman Hava Kuvvetleri var.
The Luftwaffe...
Alman Hava Kuvvetleriymiş...
And the Luftwaffe continues to smash English cities.
Ve "Luftwaffe" İngiliz şehirlerini yokediyordu.
I've requested air cover from the Luftwaffe.
"Luftwaffe"'den hava koruması talep ettim.
They'll send out the whole Luftwaffe.
Üzerimize tüm "Luftwaffe"'yi yollayacaklardır.
We still have all our guns and any moment now the Luftwaffe will arrive.
Hala tüm silahlarımıza sahibiz... ve şu andan itibaren her an "Luftwaffe" buraya ulaşabilir.
Where is your Luftwaffe now, sir?
"Luftwaffe" şu anda nerede, efendim?
( speaking in German ) Now he'll run his whole Luftwaffe for you.
Şimdi senin için tüm Alman Hava Kuvvetleri'ni kaçıracak.
The Luftwaffe has had its great moment!
Luftwaffe'nin altın günleri!
But where is the Luftwaffe? !
Fakat Luftwaffe nerede?
Knock out their oil supply, and we destroy the power of the Luftwaffe.
Petrol rezervlerini vurarak, Luftwaffe'ın gücünü yok edeceğiz.
And in me, you will not be dealing with a common jailer, but with a staff officer personally selected for the task by the Luftwaffe high command.
Ve siz de benim şahsımda sıradan bir gardiyanın değil, Hava Kuvvetleri Komutanlığınca özel olarak atanan bir kurmay subay karşısındasınız.
Air-force officer prisoners are the responsibility of the Luftwaffe, not the SS,
Hava subayı olan tutsaklar Hava Kuvvetlerinin sorumluluğundadır, SS'in ya da
Of course, if the Luftwaffe is not up to the task, the prisoners will find themselves totally in our charge.
Elbette Hava Kuvvetleri görevi üstlenemeyecekse tutsaklar kendilerini bizim sorumluluğumuzda bulur.
No matter how unsatisfactory this camp may be, the high command have left us in the hands of the Luftwaffe, not the Gestapo and the SS.
Bu kamp hoşunuza gitsin, gitmesin başkomutanlık bizi Alman Hava Kuvvetlerinin eline bıraktı, Gestapo'nun ya da SS'in değil.
Look, sir, you talk about the high command of the Luftwaffe, then the SS and the Gestapo.
Alman Hava Kuvvetleri komutanlığı, SS'ler ve Gestapo diyorsun.
The results, carefully photographed, were reported to Berlin and were found "very interesting" by Marshal Goering, head of the Luftwaffe.
Sonuçlar dikkatlice fotoğraflandı ve bu durum Alman komutan, Mareşal Goering tarafından "çok ilginç" olarak değerlendirildi.
Mummy!
Çeviri : LuftWaffe
What's more, alert the Luftwaffe at Le Bourget.
Bir de Le Bourget'teki hava kuvvetlerine alarm verin.
I discussed it with Major Hegel of the Luftwaffe... I warn you, you must restore order by any method, however drastic.
Sizi uyarıyorum her ne kadar zor olsa da usulsüz emirlerinizi geri almalısınız.
The Luftwaffe can't have the use of your services - without my permission.
Ne hava kuvvetleri ne de donanma benim iznim olmadan seni kullanamaz.
The last mission was entirely for the benefit of the Luftwaffe.
Son görev tamamen Luftwaffe'nin yararına oldu.
LOUD DISCUSSION My God, the Luftwaffe are going to bomb the Navy!
Tanrım! Luftwaffe donanmayı bombalayacak! Bizim donanmayı!
The Luftwaffe could then concentrate its night fighters over the target area.
- Böylece hava kuvvetlerimiz avcı uçaklarını hedef bölgeye yönlendirebilirler.
I welcome you in the name of the Second Luftwaffe, General.
Luftwaffe adına, hoş geldiniz derim, General.
Goering and his Luftwaffe would like to flatten London... as a prelude to invasion.
İstilanın başlangıcı için Londra'yı yerle bir etmek Goering ve onun "Luftwaffe" sinin çok hoşuna gidecektir.
These are the day's instructions for the Luftwaffe...
Bunlar Luftwaffe'nin günlük talimatları...
Come, good knights, in the name of the Creator.
LuftWaffe İyi seyirler.
The Treated one to Versailles forbids Germany to have an Air Force, therefore the league of the sports aerial it used gliders to train men, still civil officially, for the future Luftwaffe.
Ama Versay anlaşmasıyla, hava gücü oluşturulması yasaklanmıştı. Lakin, Hava Sporları Derneği, planörleri kullanarak, geleceğin pilotlarını yetiştirmeye başlamıştı.
The first squadrons of the Luftwaffe they had filed.
Luftwaffe'nin ilk filoları uçuşlarına başladı.
Both had been turned toward Goering, head of the Luftwaffe, to control the airspace, vital for an invasion.
Saldırı için hayatî önem taşıyan hava hakimiyeti konusunda, hepsi Göring'e, Alman hava kuvvetleri komutanının eline bakıyordu.
Goering found that only the Luftwaffe it obtained to defeat England.
Göring de İngiltere'yi alt edebileceğine inanıyordu.
The plans had not made an impression the Luftwaffe, on who everything depended.
Yapılan planlar, herkesin hayatının bağlı olduğu hava kuvvetlerini tatmin etmemişti.
With the meeting of forces of the invasion, the targets of the Luftwaffe had been merchant boats and ports, mainly in narrow seas of the Canal.
Alman Hava Kuvvetleri'nin ilk hedefleri özellikle İngiliz Kanalı'nın dar kesimlerinde bulunan nakliye konvoyları ve limanlardı.
To fight on England placed the Luftwaffe in disadvantage.
İngiltere üzerindeki savaş, Alman hava kuvvetlerinin zararına oluyordu.
In 15 of September, the Luftwaffe it mounted another diurne attack, without waiting resistance.
15 eylülde Alman hava kuvvetleri, herhangi bir direniş beklemediği ikinci büyük gündüz saldırısına başladı.
It was rare the day without one visits of the Luftwaffe.
Alman uçaklarının saldırmadığı bir gün neredeyse yok gibiydi.
The deceased of the Luftwaffe had been buried with military honors.
Pilot'un naaşı, askeri kuralların gerektirdiği şekilde toprağa verildi.
The Luftwaffe was taken possetion of the greater part of the Norwegian air bases.
Luftwaffe, Norveç havaalanlarının bir çoğunun kontrolünü ele geçirdi.
The British had been to protect the Norwegians, but they had not been able to hinder the Luftwaffe to bomb the cities of the Norway.
İngilizler, küçük Norveç kasabalarını Alman hava akınlarından koruyamadılar.
We leave that to the Luftwaffe.
Bu işi hava kuvvetlerine bırakıyoruz.
Order the Luftwaffe into action over Paris.
Hava Kuvvetlerine Paris'e harekete geçmeleri için emir ver.
I thought it more efficient to attack with the Luftwaffe.
O zaman Hava Kuvvetlerini neden kullanmadığınızı açıklayabilir misiniz lütfen?
Then please explain why you didn't use the Luftwaffe?
Çünkü Müttefikler'in Hava Kuvvetleri bizden daha güçlü.