Lugar translate Turkish

Lugar peligroso. - Bad medicine, my friends.

Burası tehlikeli, arkadaşlar.

and a World War I Luger.

Dünya Savaşı'ndan kalma bir Lugar'ım.

Lugar cool. " That's Mookie? Yes

- Güzel yer Mookie'nin ha?

Este lugar é quente.

Burası çok soğuk.

Lugar errado, altura errada?

Yanlış zamanda yanlış mekanda ha?

They were shot with a 9mm Luger.

9mm Lugar ile vuruldular.

Ay mami, no existe lugar como "Fort Lauderdale"

Anneciğim, "Fort Lauderdale" gibi bir yer yoktur

You had a Luger pointed at the base of your skull the first time we met.

İlk karşılaştığımızda kafana dayanmış... bir Lugar vardı.

Yes, we could begin with our work. En lugar de morir en vano es mejor morir con dolor

Boş yere ölmektense acı içinde ölmek daha iyidir.

Well, change is always difficult, but change is like the wind.

A un lugar spiritual. ( manevi olarak bir yerde... )

A un lugar spiritual.

A un lugar spiritual.

In a place he calls the Negative Zone.

... en un lugar que llama la "Zona Negativa". Çok fazla konuşuyorsunuz.

Lugar 9 ms Automatic

Lugar 9 ms Otomatik

You know, Rick, according to my research, President Ford was in Indianapolis in 1974 trying to help Senator Lugar get elected.

Rick araştırmalarıma göre Başkan Ford 1974 yılında Senatör Lugar'ın tekrar seçilmesine yardım etmek için Indanapolis'e gelmiş.

"To Be In Love", primeiro lugar!

bir numaradan "Love To Be".

En primer lugar, agradecer a... nuestro benefactor local, el Sr. Septimus Potts.

Öncelikle, bu maket yerel bir bağışçı olan Bay Septimus Potts tarafından yaptırıldı.

Los jefes lo querían ponerlo en su lugar, pero él no se dejó.

Patronlar ona kızmışlar, ama o bırakmamış.

An SS officer's Luger...

SS Lugar marka bir silah.