Luger translate Turkish

Yes I have, I have a Luger right here in my bag.

- Var var. Bir Luger'im var. Şurada çantada.

- My Luger's gone - it ain't in my bag.

- Tabancamı almışlar, çantamda yok.

He had a Luger in his shoulder holster. Archer wasn't shot with a Luger.

Ama Archer'i öldüren silah, onun üstünden çikan silah degil.

Yeah, and when Shorty jumped, he had two. 45s, a. 44 rifle, a. 22 automatic, that Luger of his, a hunting knife, a Bowie knife

Evet, Bücür atladığında iki taneydi. 45 kalibre tabanca, 44'lük tüfek 22'lik Luger'i, avcı bıçağı, testere sırtlı avcı bıçağı ve bir balta.

I've got a Luger and I'll drill you!

Silahım var ve sende bir delik açabilirim!

German Luger, fully loaded.

Tam dolu, Ülger P08.

Anybody want a Luger?

Luger isteyen var mı?

I want my Luger!

- Luger'ımı istiyorum.

And I have an old Luger pistol I got in a pawnshop in San Francisco...

Rehinciden aldığım eski bir silah da var...

I was hoping for a Parabellum.

Bir "Luger" bekliyordum.

A Parabellum?

Bir "Luger" ha?

But, remember, there are still nine bullets in this Luger and I intend to take a few of you with me.

Fakat, anımsa, bu Luger'de hala dokuz kurşun var ve ben kendimle birlikte bir kaçınızı götürmeye niyetliyim.

War souvenir. Luger.

Savaş yadigarı bir Luger'le.

I'm Captain Posen, Von Luger's adjutant.

Yüzbaşı Posen, Von Luger'in emir subayı.

I am Colonel Von Luger.

Ben Albay Von Luger.

Colonel Von Luger, it is the sworn duty of all officers to try to escape.

Kaçmak, her subayın denemek için ant içtiği bir görevdir.

The prisoner Bartlett is discharged into your custody, Colonel Von Luger.

Tutsak Bartlett sizin gözetiminize emanet ediliyor.

As Von Luger put it :

Von Luger'in dediği gibi :

Danish butter, Von Luger's.

Danimarka tereyağı Von Luger'den.

If I had a Luger...

Eğer luger'im olsaydı...

And my Luger pistol, my cyanide pills and my inflatable Batman suit.

Luger tabancam, siyanür haplarım, şişirilen Batman kostümüm de yanımda.

Isn't that a Luger?

- Bu bir Luger değil mi?

I got five Smiths, two Lugers... a.357 Mag.

Beş Smith, iki Luger ve bir 357 Mag.

It's a Luger.

Bir Luger.

Luger, if I don't come back, call on my wife.

Luger, geri dönmezsem karıma uğra.

I gave the supply officer a Luger for it.

Bunun için levazım subayına bir Luger verdim.

Is that why you aimed and fired a short-barrel 9mm Luger at her skull missing it by two and a half inches?

Bu yüzden mi kafasına ateş etmiştiniz?

A.45 Luger.

.45 Luger.

These are echt Luger bullets.

Bunlar gerçek Alman malı mermiler.

Echt Luger bullets.

Gerçek Luger mermileri.

Well, better be Peter Luger.

Bence Peter Lugor daha iyi olur. - Tamam.

I need a Nambu Luger.

Nambu Lugera ihtyacım var.

A.45 Luger.

.45 Luger.

Nice-looking Luger.

Güzel Luger ( Alman silahı ).

You have reached the desk of Sergeant Wes Luger.

Çavuş Wes Luger'a ulaşmış bulunuyorsunuz.

- What the hell you want, Luger?

- Sen ne istiyorsun, Luger?

That's Luger's new partner.

Luger'ın yeni ortağı o.

This is Sergeant Luger.

Bu da Çavuş Luger.

Luger, don't worry about all this bomb stuff.

Luger, bu bomba türü şeyler için endişelenme.

I'm Sergeant Luger.

Ben Çavuş Luger.

Drop your gun, Mr. Luger!

At silahını, Bay Luger!

Drop the gun, Mr. Luger!

At silahını, Bay Luger!

It's hard for you to understand, Luger.

Bunu senin anlaman çok zor, Luger.

Luger.

Luger.

Luger P-08.

Luger P-08.

- Luger's.

- Luger's.

It shoots 500 rounds of full metal jacket, 9-millimeter Luger at 1,270 feet per second.

Tam beş yüz mermi atabilir. 9 mm. Luger.

German Luger?

Alman Luger?

Then he fired at me twice and I pulled the Luger from my desk and fired back.

İki el ateş etti, ben de masadaki silahla cevap verdim.

The Luger handle has a textured surface.

Luger'in kabzası düz bir yüzey değil.

I want my Luger.

Luger'ımı istiyorum.