Lutece translate Turkish

For lunch I want the trout almondine from Lutece. Tell Henri it's for me. He shouldn't eat that.

Öğle yemeğine bademli alabalık istiyorum.

How about Lutece?

Lutece restoranı nasıl?

Lutece, 21, the River Cafe... or maybe we could just drive around for a while... work up an appetite.

Nehir Café. Ya da sadece... bir süre gezebiliriz. Ağzımızın tadını değiştiririz.

- Let's go to Lutece.

- Lutece'e gidelim.

Let's all go. It's, uh, at Lutece.

Yemek şeyde, Lutéce'de.

You're on unemployment And taking Alice to Lutece?

İşin yok ve Alice'i Lutéce'de yemeğe mi davet ettin?

Alice is taking you to Lutece?

Alice mi seni Lutéce'de yemeğe davet etti?

There was a Jack Bourdain at Lutece, but I heard he choked on his own vomit.

Lutece'de bir Jack Bourdain vardı, ama ben onun kendi kusmuğunda boğuldunu duymuştum.

I'm taking Mona to Lutce.

- Mona'yı Lutece'e götürüyorum.

Lutèce.

- Lutece faturası.

How would you like to spend the next three days at the Hotel Lutece, enjoying the finest pampering that Western civilization has to offer? On me, of course.

Gelecek üç gününü Lutece Otelinde, batı dünyasının sunabileceği en iyi şımartma şartları altında geçirmeye ne dersin?

If the Lutece is exile, I will take it.

Eğer Lutece sürgünse, sürgün kabulüm.

So did Agatha really decide to go home one day early, or did you just not want to pay for another night at Lutece?

Agatha gerçekten bir gün evvel gitmeye mi karar verdi, yoksa Lutece'de bir geceye daha ödeme yapmamak mıydı tek derdin?

Lutèce. 21.

Lutéce. 21.

Wherever you like.

Nereye istersen. Lutéce. 21.