Mack translate Turkish

Okay, Mack. You and Carlito, get the prisoners out.

pekala Mack. sen ve Carlito, mahkumları çıkartın.

- [Shouts ] - [ Mack] We took one.

We took one.

[Mack] Grey, get over here now, damn it.!

Grey, buraya gel, lanet olsun!

- I'm gonna help Mack walk the "tre," see what we got here.

- mack'e yol konusunda yardım edip duruma bakacağım.

[Mack] At my command. Snipers, ready, fire!

emrimle nişancılar, hazır, ateş!

[Mack] Snipers, ready, fire.!

nişancılar, hazır, ateş!

- [Mack] Stand to.!

- hazır ol!

See you in the morning, L.T. - [Groans ] - [ Mack] When do you think?

Sabah görüşürüz teğmen sence ne zaman?

[Mack] They're in the wire.!

dikenli tellerin oradalar!

[Mack] Fall back, men.!

geri çekilin!

Mack!

Mack!

One by my house got a Mack-Donald's right in the store.

Evimin oradaki mağazanın içinde bir Mack-Donald's var.

Mack, please!

Mack, lütfen!

Mack : 3 beers, 2 ginger ales.

3 bira, 2 zencefilli gazoz.

Mack, Jonas, and Charles?

Mack, Jonas ve Charles için mi?

Ms. Gerhardt, I'm Mack's friend Brian.

Bayan Gerhardt, Mack'in bir arkadaşıyım, ismim Brian.

Uh, Mack and I used to bowl together.

Mack'le bowling oynardık.

Mack is always busy.

Mack oldukça meşgul.

I'm sure Mack will be back soon.

Eminim Mack birazdan burada olur.

Speaking of which, since our team knocked down more pins than your team, you, Mack, get on in there and start Rattling around some pots and pans.

Aklıma gelmişken belirteyim, takımımız sizinkinden fazla labut devirdi sen ve Mack ufak ufak içeri gidin ve masayı toplayıp, bulaşıkları yıkamaya başlayın bakalım.

I'm not going to get anywhere with her. She's got this weird policy. She'll mack with anyone, but the second you try and take it further, she throws the brakes on.

Onunla sonunu getiremeyeceğim, tuhaf bir prensibi var, herkesle öpüşüyor ama daha ileri gitmeye kalktığın an, frenlere asılıyor.

It took everything I had in my arsenal to get Melody to mack with me again.

Melody'nin benimle tekrar öpüşmesi için tüm cephanemi kullandım.

Hey, do you want to mack with me again?

Benimle tekrar öpüşmek ister misin?

I mean, I'll mack anyone, but that's where I draw the line.

Herhangi bir kişiyi öpebilirim ama orada sınırımı çizerim.

I'm actually wishing she had a boyfriend I could go mack with to get back at her.

Keşke öpüp, ona karşılık verebileceğim bir erkek arkadaşı olsa.

I went through a ballot configuration dispute on the Connie Mack recount... there are no legal remedies.

Connie Mack tekrar sayımındaki ihtilafı gözden geçirdim. Hiçbir yasal çözüm yok.

Mack and Denise Rattray are just about to sit down in your section.

Mack ve Denise Rattray senin bölümüne oturmak üzereler.

You can hop aboard the Mack express

Mack Express'a atlayabilirsin.

My name's Mack Rattray and this here's my wife, Denise.

Adım Mack Rattray buradaki de karım, Denise.

If Mack freaks out on me again, I am so through with him.

Mack tekrar uçarsa, işini bitireceğim.

Goddamn it, Mack, you're a fuckin drug addict, do you know that?

Kahretsin Mack, kahrolası bir bağımlısın. Bunu biliyor musun?

Come on, Mac.

Hadi, Mack.

Get up, Mack.

Kalk, Mack.

The only way she would sell him any weed was if he would drive Mack to the hospital in Monroe.

Otu satması için Mack'i Monroe'daki hastaneye götürmesini şart koşmuş.

Did Hoyt tell you that Mack came after me with a knife?

Hoyt, Mack'in bana bıçak çektiğini söyledi mi?

Mack could have cut you up last night.

Mack dün gece seni yaralayabilirdi.

- How do you know what he'd have done?

- Sen nereden biliyorsun Mack'in yaptığını?

- Mack and Denise Rattray?

- Mack ve Denise Rattray mi?

Says somebody busted up old Mack pretty bad last night.

Dün gece birisinin yaşlı Mack'le fena dalaştığını söyledi.

Mack, he is a particular kinda guy.

Herif değişik biri, Mack.

No, Mack, we haven't.

Hayır Mack, göndermedik.

And my dad was very good at pool, but then Mack came along who was even probably better at pool.

Babam bilardoda çok iyiydi. Ama sonra Mack'in bilardoda belki de çok daha iyi olduğu ortaya çıktı.

Okay, Mack is my daughter Rhonda's first husband. I don't know.

Mack, benim kızım Rhonda'nın ilk kocası.

Tough day on the road crew, Mack?

Kışlada sert bir gün müydü, asker?

Mack, James, upstairs.

Mack, James, yukarı.

Mack's fianc? is getting married.

Eski nişanlım evleniyor.

We better call Mack Brown and tell him we got a linebacker, right here.

Mack Brown'ı arayıp bir defans oyuncumuz olduğunu söylesek iyi olacak.

Now tell your Mack Daddy your problem.

Hadi "Babaya" derdini söyle.

"Mack Daddy," huh?

"Baba" mı?

Is that all you got, Mack Daddy?

Hepsi bu mu, "Baba"?

Cool your jets, Mack.

Rahat ol, Mac.