Mains translate Turkish
143 parallel translation
The water mains are bursted at Dunkirk.
Dunkirk'te su boruları patlamış.
He even turned off the mains and I had to bring in a candle.
Benden mum istedi. Sonra kocam çıka geldi.
You pass the orange to the person behind you... mais sans servir les mains.
Portakalı arkandaki kişiye aktaracaksın. mais sans utilisez les mains.
An electric saw, mains operated.
Elektrikli testere, zor durumlar için.
Seems to be a leak in one of your mains.
Şebekelerinizden birinde sızıntı var gibi görünüyor.
She cut the pipes in the mains.
Ana boruları kesiyor.
Ling-tzu, you have a lady's temper but a mains destiny
Ling-tzu, sanırım ona aşıksın ama çok kafaya takmasan iyi olur!
Step up the mains, it'll give us three more knots.
Gücü artır, bize üç knot daha vermelisin.
Step up the mains, it'll give us three more knots!
Gücü artır, Bize üç knot daha vermelisin.
Step up the mains for full maximum power!
Gücü artır, maksimum güç ver!
It's standing on water mains and gas pipes.
Ana su boruları ve gaz boruları üzerinde duruyordu.
Admiral, I've got to take the mains off the line.
- Amiral, ana gücü kesmeliyim.
Sir, the mains are back on line.
- Efendim, ama motorlar yeniden devrede.
The mains are down, sir.
Ana gücümüzü kaybettik.
- Get clear of the mains.
- Kanalizasyonu boşaltın.
Professor the gas mains They could blow in the heat
Profesör gaz boruları Sıcaktan patlayabilir.
- Have you forgotten the gas mains?
- Gaz vanalarını unuttun sanırım?
But I gotta get past the mains, which are a total meltdown.
Ama önce, tamamen erimiş olan bu dağıtım panosunu devre dışı bırakmam gerek.
No, Charlie. Water Mains are green.
Ana su boruları yeşil renktir.
Well, we'd channel it through the EPS mains on deck four, near Cargo Bay Four.
Kargo hangarı 4'tün yanındaki EPS ana hattından aktarabiliriz.
There's nothing wrong with my mains.
Benim kulaklarım tıkalı değil.
Nothing at all wrong with my mains.
Benim kulaklarımda sorun yok.
Not your mains, drains.
Kulaklarınız değil, borularınız.
I keep telling you, there's nothing wrong with my mains.
Kaç kere söyleyeceğim, benim kulaklarımda sorun yok.
Not your bloody mains!
Kahrolası kulakların değil.
So you don't want your mains doing?
Yani istemiyor musun?
20 families will be coming here to work on the new water mains.
20 aile buraya gelip su yolunda çalışacak.
Water mains don't usually break unless it's wintertime.
Ne düşünüyorsun? Su boruları kışın patlar yalnızca.
Don't these water mains usually go in the wintertime?
Bunlar kışın patlamaz mı?
The mains will cut out and the generators will cut in.
Elektrik kesilince jeneratör devreye girecek.
Just turn the mains power back on via the red button if the generator fails to start. But it always does.
Girmezse tek yapman gereken kırmızı düğmeye basarak tekrar şehir elektriğine dönmek.
Mains Reece.
Benim adım Ris.
- He's drawing power from the mains.
- Ekstra elektirk cekiyor.
But as I later learned, there was a leak because of a bad joint, and the mains were turned off.
Fakat sonra öğrendim ki bozuk vana yüzünden bir sızıntı olmuş ve ana boru devre dışı kalmıştı.
They must have forgotten to disconnect this area from the mains.
Sanırım burası boşaltılırken bölgenin suyu kesilmemiş.
Esteemed citizens a surfeit of sand in the municipal mains may lead to certain unavoidable obstruction of services.
Dikkat, dikkat! Sayın halkımız. Çürüklere kum dolduğundan mütevellit su gelmemektedir.
- Now for the mains.
Şimdi de ana yemek.
It's a gramophone with integral wireless. It's probably mains dependent.
Bunu çalıştıracak şey nedir?
First rule of fire risk assessment... you want to check all mains and all pipelines for gas leaks.
Yangın risk değerlendirmesinde ilk kural tüm temeli ve boruları, gaz kaçağı için kontrol etmektir.
Plug us into the city mains, Spencer!
Şehir şebekesine bağla bizi, Spencer!
The city mains, Doc? !
Şehir şebekesi mi, Doktor?
Just flip the mains breakers.
Ana sigortayı açacağım.
One of the city's oldest mains.
Şehrin en eski kanalizasyon tüneli.
" New mains. Fifty-five yards.
" Yeni kanalizasyon. 50 metre.
I just lost all three mains.
Üç ana iticimi kaybettim.
I've tapped into a street light for electricity... re-routed mains water for the toilets.
Elektriği bir sokak lambasından aldım. Şebeke suyunu da tuvaletlere çevirdim.
- They get any of this into the mains?
- Bu zehri şebekeye vermişler mi?
Unless you have a microwave emitter powerful enough to vaporize all the water in the mains.
Tabii tüm borulardaki suyu buharlaştıracak kadar güçlü mikrodalga yayıcın yoksa.
The monorail follows the water mains to the central hub beneath Wayne Tower.
Tek ray, su kanallarından, Wayne Kulesi'nin altındaki merkeze ulaşıyor.
The mains have gone!
Ana boru gitmiş!
EPS mains holding stable.
EPS hattı kararlı.