English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Manoeuvres

Manoeuvres translate Turkish

151 parallel translation
Those were just summer manoeuvres.
Yazın yapılan tatbikatlardı.
- Maybe this is just manoeuvres.
- Belki bunlar yalnızca manevradır.
- He's on manoeuvres.
- Askeri harekatta.
What do they think they're there for, manoeuvres?
Niyetlerinin ne olduğu zannediliyor? Manevra tatbikatı mı?
We're leaving on manoeuvres.
Tatbikata gidiyoruz.
General Hartel is on army manoeuvres?
General Hartel tatbikatta mı?
Watching the manoeuvres.
O da tatbikatı izliyor.
- Manoeuvres over, time to attack.
- Öyleyse saldırı zamanı.
The army manoeuvres are postponed.
Ordu manevraları ertelendi.
Now we are at the crucial moment of the manoeuvres.
Şimdi kritik anda bizim manevralar olacak.
- Evasive manoeuvres?
- Sakınma manevrası?
Judy's husband's a navy pilot, on manoeuvres.
Judy'nin kocası donanma pilotu, tatbikatta.
I didn't know your husband was back from manoeuvres.
Kocanızın tatbikattan döndüğünü bilmiyordum.
Continue evasive manoeuvres.
Sakınma manevralarını sürdür.
Evasive manoeuvres, Mr. Sulu.
- Bay Sulu, korunma manevrası.
- Mr. Sulu, evasive manoeuvres.
Bay Sulu, kaçınma manevraları.
Helmsman, I said evasive manoeuvres.
- Kaçınma manevraları dedim.
Sulu, stand by to make your manoeuvres smartly.
Manevralarını yapmak için hazır ol.
- Sulu, prepare for warp manoeuvres. - Aye, sir.
Sulu, Warp manevrasına hazırlan.
Continue evasive manoeuvres.
Kaçış manevralarına devam edin.
Manoeuvres start one day earlier.
- Tatbikatlar bir gün öne alındı.
I'm really sorry. Mr Sénéchal had agreed to let us stay during manoeuvres. I never thought he'd have guests.
Gerçekten üzgünüm, Mösyö Senechal bu yıl da geçen yıl olduğu gibi bizi evinde konuk edecekti ama misafirleri olacağını düşünemedim.
The manoeuvres go on for...?
- Bu tatbikatlar uzun sürecek mi?
The manoeuvres are starting.
- Sanırım tatbikat başladı.
The manoeuvres will be over.
- Haftaya cuma mesela? - Cuma mı? - Tatbikatlar bitince.
These complicated manoeuvres gave warning to the Luftwaffe of the strength and direction of an attacking force.
Bu karmaşık manevralar, gelen bombardıman kolunun gücü ve yönü konusunda, Luftwaffe'yi uyandırdı.
He would Iike to have you for the Army manoeuvres in the south.
Güneydeki Ordu manevraları için orada olsan iyi olurmuş.
There is a rendezvous tomorrow but I'd like to take these chaps on some harmless manoeuvres through the village.
Yarın bir buluşmaya gideceğiz. Ama bu arada köyün içinde birkaç zararsız tatbikat yapmak istiyorum.
Good luck with your manoeuvres - success.
Tatbikatınızda iyi şanslar.
And to perform these manoeuvres, it beats its wings at an astonishing 175 beats a second.
Bu manevraları başarabilmek için kanatlarını saniyede tam 175 kez çırpar.
If we make enough violent manoeuvres, we may be able to cause a fly-by.
Yeterince sert bir manevra yapabilirsek, yanımızdan geçip gitmesine neden olabiliriz.
You can see how I set about it and the manoeuvres I have had to use in order to introduce myself into his service.
Nasıl kararlı olduğumu gördünüz. Onunla tanışıp yanında çalışmak için yaptıklarımı, ilgisini çekmek için nasıl cana yakın davrandığımı, onu memnun etmek için duygularımı nasıl sakladığımı...
Salisbury Plain manoeuvres.
Varfel Sahilindeki tatbikatdaydık.
And you've been using the money to finance your so-called guerrilla operation up here... secondhand junk you call weapons... makin'believe you're Che Guevara, runnin'around in the bushes... trying to learn how to do column manoeuvres without running over your hat.
Ve sen de parayı sözde gerilla operasyonun için harcıyorsun. Silah dediğin hurdalar ile kendini Che Guevara sanıyorsun. Çalılıklarda dolaşıp şapkanı çiğnemeden kaç manevra yapacağını öğrenmeye çalışıyorsun.
Those guys are on full-scale manoeuvres.
Adamların manevra yeteneği iyi.
By Sunday, the entire NATO submarine fleet will be here on their manoeuvres, and completely vulnerable.
Pazar günü bütün NATO denizaltı filosu manevralar icin burada olacak, üstelik tamamen savunmasız.
Smoking is forbidden on manoeuvres. Carry on.
Tatbikatlarda sigara içmek tehlikelidir.
Manoeuvres proceeding according to plan.
Tatbikat plana göre devam ediyor.
Manoeuvres proceeding as planned.
Tatbikat plana göre devam ediyor.
We're not here to impress or chase the women... play pool and get drunk, on duty or on manoeuvres.
Burada hava atmak, kadınların peşinden koşmak, bilardo oynamak veya tatbikat zamanları sarhoş olmak için bulunmuyoruz.
This afternoon, during the manoeuvres.
Bu akşam, tatbikat sırasında.
They are on manoeuvres in the Pheben system.
Pheben sisteminde manevra yapıyorlar.
Evasive manoeuvres. Pattern, Riker Alpha.
Kaçış manevraları, düzen Riker Alfa.
I am trained in evasive manoeuvres.
Kaçınma manevraları üzerine eğitim aldım.
- Initiating evasive manoeuvres.
- Sakınma manevralarına başlıyoruz.
If he thinks his manoeuvres can save him... our troubles are far from over!
Ne sinir biri! Hamlesiyle Hippolyte'i kurtaracağını düşünüyorsa, tüm sorunlarımız bitti demektir. Ne dersiniz?
They are matching our manoeuvres. And firing.
Bizim manevralarımızı karşılıyorlar efendim, ve ateş ediyorlar.
The corresponding manoeuvres would be almost instantaneous.
Bu şekilde, eş manevralar neredeyse aynı anda yapılacaktır.
Shields up. Evasive manoeuvres.
Kalkanlar tam güç, kaçış manevrası.
They are matching our manoeuvres.
Manevramıza karşılık veriyorlar.
lnitiating evasive manoeuvres.
Kaçamak manevralar başlatıyorum.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]