English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Marcy

Marcy translate Turkish

1,439 parallel translation
Move aside, Marcy.
Çekil kenara Marcy.
- Well, Sheila, my best friend... Well, she used to be my best friend. I guess, technically, Marcy would be my best friend.
- Şey, en iyi arkadaşım Sheila, - - yani arkadaşımdı, sanırım teknik olarak, Marcy en iyi arkadaşım olacak.
But once I did have this nightmare where Sheila and Marcy are sitting... right next to each other, and this Eskimo guy comes over and says, Pick.
Bir seferinde bi kabus görmüştüm. Sheila ve Marcy yanyana... oturuyorlardı ve bir Eskimo gelip diyordu ki : "Seç birini".
When you got engaged to Allie, I had to hear about it from my friend Marcy Kaplan.
Allie'yle nişanlandığını arkadaşım Marcy Kaplan'dan duymak zorunda kaldım.
You're not the only one who speaks to Marcy Kaplan.
Marcy Kaplan'la konuşan tek kişi sen değilsin.
I mean - I still turn you on, don't I, Marcie?
Hem sonra senin başını hala döndürüyorum, öyle değil mi Marcy?
I brought over Marcie's tool belt like you asked.
- Marcy'nin alet kemerini getirdim.
See, if Marcie thinks I'm losing my looks it's just a matter of time before she dumps me for some younger guy.
Marcy, artık eskisi gibi çekici olmadığımı düşünürse beni daha genç bir erkekle aldatacağından korkuyorum.
What's Marcie's limit?
Marcy'nin limiti ne?
Okay. Okay, but - Tell me again how this stuff is going to keep Marcie from leaving me.
Tamam, arayalım ama söyler misin tüm bu aldıklarımız Marcy'nin beni terk etmesine nasıl mani olacak?
Hey, Marcie, thank you so much for making me get this job.
Marcy, bu işi bulmama sen vesile oldun, çok teşekkürler.
Marcy's favorite song is "You Light Up My Life."
Marcy'nin en sevdiği şarkı... "Dünyamı aydınlatıyorsun."
Okay, Jefferson. What was Marcy's childhood dream?
Evet Jefferson, Marcy'nin çocukluk hayali neydi?
Jefferson knows Marcy's dress size.
Jefferson, Marcy'nin bedenini biliyor ama.
Oh, Marcy, what should I do?
- Ne yapayım Marcy?
Oh, Marcy, what should I do?
Ne yapacağım Marcy?
Yeah, well, Marcy, of course.
Evet Marcy, elbette.
Marcy, think about my feelings.
Marcy, hissettiklerimi anlamaya çalış.
Marcy, I'm scared. You know, I've never had a real paycheque or balanced a chequebook.
Hiç maaşım olmadı ya da bütçe dengelemek zorunda kalmadım.
Gee, Marcy... -... I'm starting to feel better already.
Vay be Marcy, kendimi şimdiden daha iyi hisseder oldum.
Marcy, this is really helping me out.
Marcy, bu gerçekten işe yarıyor.
You guys think I ought to get Marcy a waterbed? Yeah.
Ne dersiniz, acaba ben de Marcy'ye bir su yatağı alsam mı?
I tell you, if Marcy had headlights like these I wouldn't have to go to traffic school.
Marcy'nin böyle basenleri olsa trafik dersine falan gitmezdim.
Well, it looks like Marcy was right.
Marcy haklıymış.
So you just tell Marcy that I'm doing just fine with the ladies.
Şimdi Marcy'ye gidip kadınlarla aramın harika olduğunu söyle lütfen.
I'd love to stand here and chat with you, Marce but I'd think standing this close to the fryer section would make you a little nervous.
- Burada durup seninle sohbet etmeyi çok isterdim Marcy ama piliçlere bu kadar yakın olmanın senin asabını bozacağını düşünüyorum.
The only reason I accepted Marcy's invitation was an excuse to see my dog.
Marcy'nin davetini de köpeğimi görmek için kabul ettim zaten.
Marcy sends her hate.
Marcy nefretini iletmemi istedi.
Marcy.
Marcy...
I only double over when I see you. Oh, Marcy.
Ben sadece seni gördüğüm zaman iki büklüm oluyorum.
I have more butterflies now than I did for my own wedding.
İçim kendi evlendiğim zamankinden daha da kıpır kıpır Marcy.
I'm not Marcy. I'm Mandy, Marcy's cousin.
Ben Marcy değilim, Mandy'yim Marcy'nin Kuzeni.
You and Marcy really do look alike.
Marcy ile hakikaten benziyormuşsunuz. Manken değilim ama bir tavuğa da benzediğimi düşünmedim hiç. Öyle mi dersin?
Marcy and Jefferson went to meet you at the airport.
Marcy ve Jefferson seni havaalanında karşılamaya gitti.
Wow, you're even better looking than Marcy said.
Marcy'nin anlattığından daha hoşmuşsun.
Marcy if you guys are identical, how come she has...?
Marcy madem aynısınız, nasıl oluyor da onun...
Boys like Jimmy Miller, who showed Mandy his baseball cards and played keep away with little Marcy's undershirt.
Jimmy Miller gibi çocukların ona beyzbol kartlarını gösterirken küçük Marcy'nin fanilasıyla "Uzak Dur" oynadıkları o eski günler...
Marcy, I'm really worried.
Marcy, beni kaygılandırdın bak şimdi.
Well, I've told everyone in the family except for Marcy.
Ailede bunu bir tek Marcy bilmiyor.
Marcy's mad at me just because I called out Mandy's name in bed.
Marcy, yatakta Mandy'nin adını sayıkladığım için çok kızdı.
Marcy kicked me out. And she threw away our ball.
Kusura bakma Peggy, Marcy beni evden attı, topumuzu da pencereden salladı.
I want you to go to Marcy's and tell her to get her relatives out of my house.
Şimdi Marcy'ye gidecek ve akrabalarını evimden almasını söyleyeceksin.
Because when I see Marcy in her pyjamas, I'll have a seizure. On my way to the hospital, between the blaring of the sirens and the paramedics yelling "Clear," maybe then I can get some sleep.
Çünkü Marcy'yi pijaması içinde görünce kriz geçireceğim Hastane yolunda siren sesleri ve sağlık ekibinin bağrışları arasında belki güzel bir uyku çekebilirim.
Hate her. - Marcy.
Marcy!
Why is that, Marcy?
Sence neden Marcy?
I'd love to, Al, but Marcy's waiting to take me to the airport.
Çok isterdim Al ama Marcy beni havaalanına götürmek için bekliyor.
There's a lot of things you don't know, Marcy.
Daha bilmediğin çok şey var Marcy.
You know, Marcy, that boyish cut really becomes you.
Biliyor musun Marcy, bu erkeksi saç kesimi sana sahiden gidiyor.
Well, I was just over at Marcy's, borrowing a raincoat.
Şey, Marcy'deydim. Yağmurluk ödünç almaya gitmiştim.
Oh, hey, Marcie.
- Merhaba Marcy, bu ne sürpriz.
Hey, Marcie, I have a secret weapon.
- Marcy, çok gizli bir silahım var.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]