Margaritas translate Turkish
448 parallel translation
Two margaritas, please. Two margaritas.
İki margarita.
- What does he put in these margaritas? - It's a Tracy secret.
- Jeff bunlarda ne var?
Two margaritas?
İki margarita?
- You like margaritas?
- Margarita sever misin? - Evet.
You call making small talk and drinking margaritas working?
Ufak tefek sohbetler yapıp margarita içmeye mi çalışmak diyorsun?
We're gonna have guacamole and margaritas and chili rellenos- -
Guacamole yeyip margarita içeceğiz kırmızı biberli fasulye...
Well, what do you say we call it a day, pal, over a couple of margaritas?
Her neyse dostum, günü birkaç margarita ile kapatsak, ne dersin?
How about margaritas at Chata Ortega's?
Chata Ortega'da margaritaya ne dersiniz?
He said that I made the best margaritas in the world.
Benim dünyadaki en iyi margaritaları yaptığımı söyledi.
And what did you drink the margaritas out of, ma'am?
Margaritayı neyin içinden içtiniz, madam?
Mr. Evans drinks his first margarita.
Bay Evans ilk margaritasını içer.
Then he drank his second margarita.
Sonra ikinci margaritasını.
And we know he had two margaritas.
Onun iki margarita içtiğini biliyoruz.
But then when Dad died, you drank yourself to death with margaritas.
Ama babam öldüğünde durmadan margarita içerek kendini ölümün eşiğine getirdin.
Just keep thinking about all those señoritas and margaritas that are gonna nurse you back to health, OK?
Sadece kızları ve margaritaları düşün..... onlar seni iyileştirecek, tamam mı?
GO GET SOME REST AND I'LL MEET YOU BACK FOR MARGARITAS.
Git ve dinlen. Daha sonra Margeritalar için buluşuruz.
- Two... Two...
- İki margaritas.
Two margaritas. - I don't want a margarita.
- Ben margarita istemiyorum.
- We should decide, uh, actually what we're gonna do with the house. - Dos margaritas.
Aslında evi ne yapacağımızı kararlaştırmamız lazım.
We'll be drinking margaritas by the sea, Mamasita.
Deniz kıyısında margarita içeceğiz, güzelim.
I want to have a massage, a long soak in a hot tub... and have Margaritas administered intravenously.
Masaj yaptırmak istiyorum, sıcak bir küvette uzun bir duş... ve margaritalar da damardan verilsin.
Let's get some margaritas.
Biraz Margarita getir bana.
Drink margaritas all day.
Bütün gün margarita içeriz.
I'm gonna go down south, take that money... go get me some margaritas down there in Mexico.
Parayı alıp güneye gideceğim gidip Meksika'da kendime Margarita alacağım.
We'll be sippin'margaritas by sunset.
Gün batımına kadar, Margarita'larımızı yudumluyor olacağız.
Or, like, "Could these margaritas be any stronger?"
Bu margarita daha sert olamaz mı?
Drinking margaritas, banging señoritas.
Margarita içip kızların tadına bak.
And margaritas at the midnight buffet
Ve gece yarısı büfesinde margaritalar
Margaritas at the midnight buffet
Gece yarısı büfesinde margaritalar
- First pitcher of margaritas is on us.
- İlk içkiler bizden.
How many times have you and I had margaritas into the wee hours?
Sen ve ben geç saatlere kadar kaç kere margarita içmeye çıktık?
- Margaritas at my apartment after work.
- İşten sonra bende margarita var.
- Start the margaritas in an hour.
- Margaritalar bir saat sonra.
They'll probably run into J.D. Salinger and Salman Rushdie and go out for margaritas.
Muhtemelen D.Salinger ve Salman Rüştü'yle tanışıp margarita içerler.
My wife and I will have our Margaritas on the yacht.
Karım ve ben Margaritalarımızı yatta içeceğiz.
So we're still on for a lingerie show and margaritas tonight?
Öyleyse bu gece kombinezon şovu ve margarita hala geçerli mi?
Had a few margaritas.
Zaferimizi kutladık.
I'm gonna make more margaritas.
Biraz daha margarita yapacağım.
I'm just making margaritas.
Sadece margarita yapıyorum.
Say, how did you get these margaritas so frothy?
Söylesene, bu margaritaları nasıl bu kadar köpüklü yapabildin?
The margaritas in that place are so strong.
Orasının margaritaları çok kuvvetli oluyor.
Hey, pickle, mind if we make ourselves some margaritas?
- Pickle, Margarita yapabilir miyiz?
Margaritas and tanning oil?
Margarita ve güneş kremiyle mi?
Midnight margaritas!
Gece yarısı içkileri!
You walked right up to me at O'Malley's, and introduced yourself, and knocked a pitcher of margaritas into my lap
- Evet, O'Malleys'de yanıma gelip kendini tanıtmıştın ve bir sürahi martiniyi eteğime dökmüştün.
We have margaritas.
Margarita içiyoruz.
- Some margaritas would be nice.
- Biraz margarita iyi olur.
- Margaritas.
- Margaritalar.
I need a few more things for the margaritas.
- Senden margarita için birkaç bir şey daha istiyorum.
I got two margaritas and the Head Waiter proposed.
İki kadeh margarita içtim ve baş garson bana evlenme teklifi etti.
Margaritas, anybody?
Margarita, isteyen?