English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Marku

Marku translate Turkish

84 parallel translation
- Who are we looking for?
- Kimi arıyoruz? - Sadik Marku.
- Was that Marku's work?
- Marku mu yaptı?
Look, after you guys let me go, Marku's guys picked me up.
Siz beni serbest bıraktıktan sonra Marku'nun adamları beni aldı.
Kevin, how long ago did you tell Marku this?
Kevin, Marku'ya bunu ne zaman söyledin?
Marku must have sent in the cleaners.
Marku temizlikçilerini göndermiş olmalı.
- Who are we looking for?
- Sadik Marku.
We got petros marku, eight, julia martique, 27.
Julia Martique, 27. Dün gece kaçırılmışlar.
I'sorry, mr. Marku. I guess I wasn't thinking.
Özür dilerim Bay Marku, düşünememişim.
Shariq Marku esht ketu me marr hakun!
Shariq Marku esht ketu me marr hakun!
Last name Marku, like me.
Soyadı Marku, benim gibi.
His name was Shariq Marku.
Adı Shariq Marku.
Well, we found his daughter, Anila Marku, but she ain't talking.
Kızını bulduk, Anila Marku, ama konuşamıyor.
Hey, Chief, found a pay stub for Anila Marku from a motel on Sunset for $ 150 a week.
Hey, şef, Sunset'teki bir motelden Anila Marku'ya verilen $ 150 lık bir haftalık maaş makbuzu buldum.
I'll go, too, Chief. If Ms. Marku was his mother...
- Eğer bayan Marku onun annesiyse...
Meet Anila Marku.
Anila Marku ile tanışın.
Yeah, that's right.
Evet bu doğru. Armand Marku.
Armand Marku. He's on his way down here now to be told about his sister's death.
Şu anda buraya geliyor, ona kız kardeşinin ölümü bildirilecek.
Skander.
Skander Marku.
Skander Marku. And this is my dog.
Ve bu benim köpeğim.
Uh, Mrs. Marku, I understand that you work with refugees from Kosovo.
Bayan Marku, anlıyorum ki Kosova'da mültecilere yardım etmişsiniz.
Mr. Marku, both your father and your sister had old wounds on their bodies.
Bay Marku, kardeşinizin ve babanızın vücutlarında eski yaralar var
His name is Skander Marku, he's 11 years old, and he's here in the building.
Adı Skander Marku, 11 yaşında ve bu binada.
Mr. Marku, you should know that Skander thinks you died in the war.
Bay Marku, şunu bilmelisiniz ki ; Skander sizi savaşta öldü sanıyor.
Mr. Marku, do you have any idea who Skander's father might have been?
Bay Marku, Skander'in babasının kim olabileceğini biliyor musunuz.
Going through Anila Marku's financials, I - -
Anila Marku'nun mali kayıtlarını inceliyordum, ben...
Mrs. Marku, we have learned that Skander was not truthful about where he was yesterday during his mother's murder.
Bayan Marku, Skander'in, dün annesinin cinayeti sırasında nerede olduğuyla ilgili doğru söylemediğini öğrendik.
Mrs. Marku, I'm surprised.
Bayan Marku, şaşırdım.
Mr. and Mrs. Marku, please.
Bay ve bayan Marku, lütfen
Because his aunt, Joan Marku, marched over to central division to file a kidnapping charge and a civil rights complaint.
Çünkü yengesi Joan Marku, Merkez Bölgeye, adam kaçırma ve insan hakları ihlali şikayetiyle gitti.
Well, I am talking, and you both better listen - - in the process of creating this miasma of officer-involved incidents, did you also order someone to physically assault Armand Marku?
Ben konuşuyorum ve daha iyi dinleyin..... oluşmakta olan, karıştığınız olayın pis havası içinde..... ayrıca birisine, Armand Marku'ya saldırması için emir verdiniz mi?
I prevented Mr. Marku from injuring his arm in the elevator door.
Ben bay Marku'nun kolunun asansör kapısında sıkışmasını önledim.
Joan Marku said something about family honor being sacred in Kosovo, that it was some kind of old code of justice that went back centuries.
Joan Marku, Kosova'da aile şerefinin kutsal sayıldığından bahsetmişti, bu sanırım eski çağlardan kalma, bir tür eski yargı kanunu ( töre ).
There's a Sara Marku Miller, who's an R.N. there.
Sara Marku Miller adında bir hemşire var.
Tell him we need 24-hour protection assigned to Joan, Armand, and Skander Marku.
Ona Joan, Armand,.. ... ve Skander Marku'ya 24 saat koruma tahsis etmemiz gerektiğini söyleyin.
It is, Chief. Sara Marku Miller.
Sara Marku Miller.
So, Shariq Marku, two days ago, dies trying to kill his son, Armand.
Yani, Shariq Marku, iki gün önce,.. ... oğlu Armand'ı öldürmeye çalışırken ölüyor.
Okay, Chief, not to worry - - the black-and-whites are all in place at the Marku residence.
Tamam şef, endişelenecek bir şey yok Marku'ların evinin her yeri polis dolu.
But, uh, Mrs. Marku is getting bent out of shape a little, already talking harassment.
Ama, bayan Marku biraz sinirlenmeye başladı, şimdiden tacizden bahsediyor.
And then all I'll need is to get Joan Marku to drop her lawsuit, and then I'll be gone for weeks!
Ve sonra tüm yapmamız gereken Joan Marku'nun davasını düşürmek.. .. ve sonra, ben bir haftalığına gitmiş olacağım.
I just got access to Sara Marku Miller's e-mail account.
Sara Marku'nun e-posta hesabına girebildim.
Joan Marku.
Joan Marku.
Um, just tell the Markus to, uh, stay calm, and I will get there just as soon as I can.
Marku'lara sakin olmasını söyleyin en kısa sürede oraya geleceğim.
Chief I've been doing some digging around and four days ago, Joan Marku had outpatient surgery at the same hospital Sara Marku worked.
Şef, bazı araştırmalar yaptım dört gün önce, Joan Marku Sara Marku'nun çalıştığı hastanede, yatmayı gerektirmeyen bir ameliyat geçirmiş.
Chief, before you decide, I stopped by the lab to pick up the DNA results we ran on the Marku family.
Şef, karar vermeden önce, Marku ailesinin, incelettiğimiz DNA sonuçlarını almak için labaratuvara uğradım..
Your sister, Mr. Marku - - Sara.
Kız kardeşiniz, bayan Marku... Sara.
Mrs. Marku... we have something we'd like you to hear.
Bayan Marku.. Duymak isteyeceğiniz bir şeylerimiz var.
Now listen to the rest of the interview, Mrs. Marku.
Şimdi görüşmenin kalanını dinleyin bayan Marku.
what's going on?
- Resimler var. Petros Marku, 8.
- Where's petros marku?
- Petros Marku nerede?
Thank you so much, Mr. Marku.
Çok teşekkürler, bay Marku.
Marku takes the kid.
Marku çocuğu alır.
markus 110

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]