English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Maryse

Maryse translate Turkish

45 parallel translation
Maryse, Martine, Ghislaine, Roseline With these girls we can talk
Maryse, Martine, Ghislaine, Roseline bu kızlarla konuşabiliyoruz.
With Maryse and Roseline we have more serious discussions
Maryse ve Roseline ile çok ciddi tartışmalarımız oluyor.
Mary is nice for everyone.
Maryse, her şeye koşan hizmetçi.
Sister Maryse.
Rahibe Maryse.
Sister Maryse died last night.
Rahibe Maryse, dün gece vefat etti.
Maryse got me some this morning.
Maryse sabah aldı.
I talked to Maryse and she agrees with me.
Maryse ile konuştum, o da benimle aynı fikirde.
With Maryse and Serge, it's easier.
Maryse ve Serge ile her şey daha kolay.
Maryse knows what to do.
Maryse ne yapılacağını bilir.
Tell Maryse you slept with me.
Maryse'e benimle yattığını söyle.
Maryse, don't do it.
Maryse yapma.
Maryse, they're loud and clear.
Maryse, kendilerini açıkça ifade ettiler.
They're scared, Maryse.
Korkuyorlar Maryse.
It's sad Serge and Maryse aren't here.
Serge ve Maryse'in burada olmaması çok kötü.
Maryse.
Maryse.
Maryse, I don't want to discuss it anymore.
Maryse, artık bunu tartışmak istemiyorum.
Father, do you know my daughter, Maryse?
Peder, kızım Maryse'yi tanıyor musunuz?
Maryse is a hairdresser.
Maryse kuaför.
You've made him a happy man, Maryse.
Onu çok mutlu ettin, Maryse.
The father of Maryse Lévesque of Ste-Famille St?
St. Famille sokağında ikamet eden Maryse Lévesque'in babası mısınız?
You've reached Maryse and Antoine.
Maryse ve Antoine'ı aradınız.
Do you mind, Maryse?
Düşünüyor musun, Maryse?
And Maryse?
Ve Maryse?
Morning, Maryse.
Günaydın Maryse.
Maryse, this is a family decision.
- Maryse, bu ailecek verilecek bir karar.
Maryse must be recruiting you for something... unseemly.
Maryse muhtemelen yakışı kalmaz bir şey için çağırıyordur.
Oh, that's a joke, Maryse.
- Şakadan ibaret Maryse.
- I just spoke to Robert and Maryse.
- Robert ve Maryse'le konuştum.
- No way. Robert and Maryse took me in.
Robert ve Maryse beni yanlarına aldılar.
Maryse is my mother.
Benim annem Maryse.
Maryse, this is between me and your son.
- Bu, oğlunla benim aramda Maryse.
Robert and Maryse aren't my parents.
- Robert ve Maryse ailem değil.
Maryse went behind my back.
Maryse arkamdan iş çevirmiş.
You think I'd invite Maryse Lightwood to my home for just anyone?
Başka birinin hatırı için Maryse Lightwood'u evime çağırır mıydım?
Welcome, Maryse.
Hoş geldin Maryse.
- Maryse just tried to kill me. What?
- Maryse beni öldürmeye kalktı.
Maryse, look, I... I just want you to know...
- Maryse, bilmen gereken bir şey...
Yeah. Give Maryse my best.
Maryse'e selamlarımı ilet.
Did you call Maryse?
Maryse'i aradın mı?
- Maryse.
- Maryse.
But Maryse?
Ama Maryse?

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]