English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Massacres

Massacres translate Turkish

178 parallel translation
Famine, hunger, not even massacres could stop them.
Kıtlık, açlık hatta yolda katledilmek bile onları durduramadı.
He says you're the cause of all these Indian massacres.
Bütün bu Kızılderili katliamlarının sizin yüzünüzden olduğunu söylüyor.
No more massacres.
Katliamlar olmayacak.
The history. You know, not far from where we found this is the site of the one of the worst Indian massacres in the history of the whole Southwest?
Bunu bulduğumuz yerin yakınlarında güney batı tarihinin en kanlı Kızılderili katliamının yapıldığını biliyor muydun?
A few victories, a few massacres.
Biraz zafer, biraz katliam.
It begins with the massacres.
İş savaş, katliamlarla başladı.
The great massacres outraged a direct witness, Georges Bernanos.
Katliamlara ve işkencelere tanıklık etmiş biri vardı ; Georges Bernanos.
Unimaginable massacres in East Africa.
Doğu Afrika'da akıl almaz katliamlar yaşanıyor.
You want guillotinings and massacres and cut off the king's head.
Giyotinler, katliamlar olsun, kralın kellesi uçurulsun istiyorsunuz.
There are survivors in all massacres.
Bütün katliamlardan hayatta kalanlar olur.
The bloody massacres.
Kanla bastırıldılar.
In order that we may avoid such massacres as have already occurred in Cannes and Fresnes.
Cannes'da ve Fresnes'de olan katliamları önleyebilmek için.
That's what live theater needs- - A few more massacres.
Tiyatronun ihtiyacı da bu, birkaç katliam daha.
Floods, tornadoes,... earthquakes, massacres,
Seller, tornadoılar depremler, katliamlar
The Manchu Emperor doesn't know kung fu either... but he can cause just as many massacres Isn't that right?
İmparator da Kung Fu bilmiyor... ama bir çok katilima sebep oluyor haksız mıyım?
There have been massacres.
Orada toplu katliamlar yapıldı.
We don't want any Munich massacres out here.
Burada bir Münih katliamı olsun istemiyoruz.
Just getting even after all them massacres.
Onca katliamın öcünü alıyorlar.
Well, there have been at least five other massacres or kidnappings in the last three months.
Son üç ay içinde bundan başka en az beş katliam veya adam kaçırma olayı oldu.
These massacres are usually concluded by a cannibal feast.
Toplu cinayetleri her zaman yamyam şölenine dönüşmüştür.
The massacres in the Norkan outposts, for example.
Ya Norkan karakolundaki katliamlar.
What you call "massacres" were called the "Norkan campaigns" on my world, Captain.
Sizin katliam dediğiniz şeye... benim dünyamda Norkan Seferleri deniliyor Kaptan.
I've had enough of massacres.
Yeterince katliam yaptım.
And you're dealing with massacres in East Timor and invasions of Panama, etc.
CIA'e göre 50-100 bin insan öldürüldü, belki bir milyon kadar insan da başka sebeblerle öldü. En detaylı analizi yapan kişi Michael.
They manage to survive patiently after so many massacres and persecutions.
Nice katliam ve zulmün ardından sabırla hayatta kalmaya çalışıyorlar.
New massacres are reported with horrifying regularity.
İnsanı dehşete düşüren bir süreklilikle her gün yeni katliamlar ortaya çıkarılıyor.
She made the Durian Massacres look like a picnic.
Bu kadın pikniğe gider gibi katliam yapmaya gidiyor.
Phu Bai was one of the bloodiest massacres of the war.
Phu Bai, savaşın en kanlı katliamlarından biriydi.
He has denounced Franco ´ s massacres.
Franco'nun katliamlarını açıkladı.
The massacres or the strip mining?
Katliamlar mı, madenlerin yok edilmesi mi?
The motive behind one of the bloodiest massacres in recent years is still unknown.
Sayın seyirciler, son yılların en kanlı cinayet zincirinin hangi amaçla yapıldığı hâlâ belli değil.
This case isn't about murder, mayhem or massacres.
Bu dava cinayet, sakat bırakmak veya katliamla ilgili değil.
The massacres and kidnapping, vendettas and more violence, was it all worth it?
Katliamlar, adam kaçırmalar, kan davaları, çokça şiddet buna değer miydi?
Why, assure thee, Lucius,'twill vex thy soul to hear what I shall speak, for I must talk of murders, rapes, and massacres, acts of black night, abominable deeds, complots of mischief, treason, villainies.
Cinayeti, tuzağı, katliamı anlatacağım. Kapkara geceyi. Akıl almaz olayları, komploları, ihaneti, alçaklığı ve rezilliği.
And in the light of these dreadful massacres up and down your border, it's no wonder you're seeking our favor.
Yani sınırınızdaki korkunç katliamlar yüzünden, bizim desteğimizi istemenize şaşmamalı.
To end the massacres in Guinea, Mozambique, and Angola
Gine, Mozambik ve Angola'daki katliamı sona erdireceğiz.
- But he promised. - Like he always does, and then he massacres all that's upright and inefficient, delicate and noble...
- Ama söz verdi - her zaman ki gibi ve sonra katliam yapacak hepsi namuslu ve etkisiz hassas ve soylu
Only in the last days of the Bloody Week will certain hostages suffer popular fury, a desperate reaction to massacres by the Versaillais. Bloody hell! It's madness!
Fransız eğitim sistemi... ( ki o sistem bize finansal destek sağlamayı kabul etmemiştir )... Komünle ilgili bütün olayları görmezden gelmiştir.
I've asked our political editor, Mr Francois Foucart, to speak about the terrible massacres in the Commune prisons.
İmparator Londra'ya gitmelerine izin verdi,... şu nankör insanlara. Hep böyle olur zaten, elinin verirsin, kolunu kaptırırsın!
We've had massacres at Sami and Fiskardo... and God knows where else.
Sami'de ve Fiskardo'da toplu kıyıma uğradık ve Tanrı bilir daha nerelerde.
He took part in the September massacres.
Eylül katliamlarına katıldı.
But massacres are like sitting through Godfather III.
Ama bu katliam baştan sona kadar "Baba 3" gibiydi.
What thinks your government massacres of Jews?
Hükümetiniz yahudi katliamı hakkında ne düşünüyor?
Massacres, torture, ethnic cleansing.
Katliamlar, işkence, etnik temizlik.
The massacres of the civil population were systematically organised by the command of the invading army.
İşgalci ordunun emri ile sivillerin katledilmesi sistematik olarak organize edildi.
in the flight of the Serb nation in 1915, in the Armenian massacres,
1915 Sırp milli direnişinde, Ermeni katliamında (... )
"Nation mourns as Loony Lin massacres royal family."
''Millet Deli Lin'in kraliyet ailesini katletmesinin yasını tutuyor.''
There were no massacres under his rule.
- Soykırım olmadı.
What about the massacres in Sri Lanka, honey?
- Sri Lanka katliamına ne dersin?
The first large-scale massacres. The wounded of the St. - Sulpice Hospital are brutally killed by the regular army under General Lacretelle.
Ama Sibirya'ya götürüldüğümüz sırada kaçıp sığınmak için Fransa'yı seçtik ve Prusyalılara karşı savaşta Fransız Ordusu'na hizmetimizi sunduk.
The Serbian Government commissioned a report into the massacres, by a Swiss doctor, Rudolf Rice.
Sırp hükümeti katliam için bir rapor hazırladı.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]