Matsu translate Turkish
103 parallel translation
I say, Matsu...
Matsu...
Matsu!
Matsu!
Matsu, did they tell her to stay away from me?
Matsu, ona benden uzak durmasını mı söylediler?
I think the driver was Matsu-san.
Ana caddede ; sanırım Matsuo aldı onu.
Matsu and I were talking about how we could send something so terrible.
Matsu ile de "Böylesi kötü şeyleri niye gönderdik?" diye konuştuk.
So Matsu and I were saying how stupid we were for this mistake.
Böyle olunca da Matsu'yla, nasıl böyle bir hataya düşeriz diye çok üzüldük.
Besides, I'm worried about Matsu being alone at the inn.
Ayrıca aklım da Matsu'da kaldı, şu an handa tek başına kaldı.
She tells Matsu to buy a lot of fried bean curd then tells me to take it to the shrine for good luck.
Matsu'dan bir sürü kızarmış soya peyniri almasını istemiş sonra da benden, şans getirsin diye hepsini tapınağa götürmemi istedi.
She must be eating it with Matsu.
Matsu ile oturup yerler artık.
If I leave, she'll be quarreling with Matsu all day.
Gidecek olursam, Matsu'yla gün boyu kavga ederler.
Matsu has been real patient with us.
Matsu gerçekten çok sabırlı birisi.
That person wouldn't be as patient as Matsu.
Evleneceğim kişi Matsu kadar sabırlı olamaz ki.
Kesakichi wants to marry Matsu who lives by the pond.
Kesakichi göl kenarında oturan Matsu'yla evlenmek istiyor.
Matsu, wake up!
Matsu, uyan!
We should ration our food, as Matsu has a bottomless appetite.
Matsu'nun doymak bilmeyen bir iştahı olduğundan yiyeceğimizi idareli kullanmalıyız.
Matsu, then there would be none if you didn't eat, wouldn't there?
Matsu, ama yemezsen hiç kalmayacak, değil mi?
Kesakichi, slap Matsu on the cheek!
Kesakichi, Matsu'nun yanağına bir tokat at!
Right, Matsu?
Değil mi, Matsu?
He's the owner of the Matsu-no-yu bathhouse?
Hamam işletiyordu, değil mi?
Matsu.
Matsu.
Is that you, Matsu?
Sen misin, Matsu?
- Matsu.
- Matsu.
My name is Matsu no Ichi, sir.
Benim adım Matsu no Ichi, efendim.
It's Matsu the mistress, I'm sure of it.
Metresin, Matsu olduğuna eminim.
It's Matsu's curse that killed the late master's wife.
Başrahibin karısını öldüren de onun lanetiydi.
Your grandma Matsu lived there. She was the mistress of the previous master.
Önceki efendinin metresi olduğundan bir şekilde birbirinizle bağınız var.
- No. Isn't it about time?
Sadako, 20 Nisan'da Matsu-san'ın mezarını ziyarete gelmeyi unutma.
Was she really my grandma? Of course. The mistress and everyone say you're the image of her.
Mezarını ziyaret etmezsen sonun Matsu-san gibi olacak ve bu aileyi lanetleyeceksin.
If you keep on neglecting her and don't visit her grave sooner or later you'll end up like Matsu, cursing this family.
Onun, efendinin metresi olduğunu söylüyorlar. Evet. Bırak.
Wasn't she the last master's mistress? - That's right.
Bu aile, Matsu-san'ın kızını aldı ve onun kalbini kırdı.
- Leave it. I'll do it. This family took Matsu's baby away and it broke her heart.
Her gece burada dolaşırdı ve sonunda kendini astı.
She finally hanged herself. Hanged? That daughter of Matsu's was your mother.
Bu evin varisi olmamasının sebebi Matsu-san'ın lanetidir.
That this family has no heir is Matsu's curse.
Şu an bile ölümünün her yıldönümünde geceleri çıkarttığı ayak seslerini duyabilirsin.
You must go to Matsu's grave on the anniversary.
Onu ikna et.
I'm coming now. Just wait. Who is it?
Matsu-san'ın ölümünün 50. yıldönümünde mezarını ziyaret etmelisin.
Riichi is the second son of Seizo and therefore an elder brother of Masaru, the third son. Can you find Sadako in the register?
Matsu İnazawa Anısına
Well, then, if your real name is Ichimatsu, they call you Matsu no Ichi, and if it's Ichitaro, they call you Taro no Ichi.
Pekala o zaman..... eğer senin gerçek adın Ichimatsu ise, sana Matsu no Ichi ( Tanrı olan Ichi ) derler... ( Matsu = Tanrı ) .. eğer adın Ichitaro olsa, sana Taro no Ichi ( Büyük Ichi ) derler.
I am Omatsu.
Ben Matsu.
Isn't there another part to it, like Matsu no Ichi or Take no Ichi?
Matsu Ichi veya Take Ichi gibi ikinci bir ismin yok mu?
Lord Matsudaira - Lord Matsu -
Lord Matsudaira... Lord Matsu...
If you need something, talk to Matsu.
- Bayan Shizu. Eğer bir şey gerekirse, Matsu'ya söyleyin.
- Miss Matsu.
Bayan Matsu.
It is an island called Matsu, on the direct route between Kobe and Shanghai.
Matsu isimli bir ada, Kobe ile Şangay arasındaki rota üzerinde.
We're fucked because of Matsu.
- Matsu yüzünden başımız belada.
If you're bitter, blame Matsu!
- Acınız varsa, Matsu'yu suçlayın!
Just look at you now, Matsu.
Baksana şu haline Matsu.
Are you off to see Matsu?
- Matsu'yu görmeye mi gidiyorsun?
Matsu again!
Yine Matsu!
- Matsu?
Matsu mu?
Sadako, you must come to visit Matsu's grave on April 20.
Gerçekten anneannem miydi? Elbette.
In memory of Matsu Inazawa
Şerefsizin kalp rahatsızlığı var gibi. Ölse kimse tanımayacak.