Mexicans translate Turkish
940 parallel translation
Okay, Mexicans Don't Have Action Herry.
Meksikalılar'ın süper kahramanı yoktur.
No more Mexicans...
Daha fazla Meksikalı yok...
A million Mexicans drink it.
Bir milyon Meksikalı da içiyor.
- A million Mexicans drink it.
Bir milyon Meksikalı içiyor.
I've just seen at least a million Mexicans in the corridor.
Az önce koridorda bir milyon Meksikalı gördüm.
You gotta hand it to the Mexicans when it comes to swift justice.
Adaleti çabuk yerine getirmekte Meksikalıların üstüne yok.
If we make peace with the Americans, can we still raid the Mexicans?
Amerikalılarla anlaşma yaparsak Meksikalılara yine baskın yapabilir miyiz?
There cannot be war against the Mexicans either.
Meksikalılarla da savaş olmayacak.
Ambushed by the Mexicans, the entire detachment was killed or captured and only Captain Farrell escaped by shooting his way to freedom with a pair of the new Colt repeating pistols. "
Tüm Birlik Meksikalılar tarafından pusuya düşürülmüş....... bir çoğu öldürülmüş ya da esir alınmıştır ama Yüzbaşı Farrell elinde bir çift yeni yapım Colt tabanca ile..... ateş ederek kendine bir yol açmış ve sağ kurtulmuştur.
A whole cart full of Mexicans, but they weren't Mexicans.
Bir araba dolusu Meksikali vardi ama Meksikali degillerdi.
I thought you used only Mexicans on your ranch, Miss Keane.
Sizin sadece Meksikalıları çiftliğinizde çalıştırdığınızı düşünürdüm, Miss Keane.
- Mexicans have a way of taking things big.
- Meksikalılar daima herşeyi büyütürler.
- Mexicans?
- Meksikalılar mı?
One of Pa's funny jokes. The Mexicans grind those things up for cayenne.
Meksikalılar bunları öğütürler.
When settlers came to this valley there was only the adobe village of Ocatilla which the Mexicans and the Indians had started to build.
Göçmenler bu vadiye geldiğinde Ocatilla, Meksikalılar ile Kızılderililer'in inşa etmeye başladığı küçük bir köydü.
I know how to handle Mexicans.
Ben Meksikalılarla başa çıkmayı bilirim.
- Took it from some ignorant Mexicans.
- Cahil Meksikalılardan almışlar işte.
You see, all Mexicans are very religious people, and for any Mexican to deny the final rite to a departed soul, it's unthinkable.
Biliyorsunuz, bütün Meksikalılar çok dindar insanlardır, ve bir Meksikalı için ölen bir kişiye cenaze töreni yapmamak, düşünülemez.
Aren't you the fellow the Mexicans used to call borrachín?
Sen Meksikalıların borrachin dediği adam değil misin?
That's when the Mexicans started calling him borrachón.
İşte Meksikalılar onu borrachón diye çağırmaya o zaman başladılar.
The Mexicans played it for the Texas boys when they had them pent up at the Alamo.
Meksikalılar Teksaslıları Alamo'ya kıstırdığında bunu çaldılar.
All we know is two or three hundred Mexicans under two of Villa's generals attacked the town of Carrizal yesterday.
İsyancı generaller komutasındaki yüzlerce Meksikalı dün Carrizal'e saldırmış.
Yes, because the Mexicans didn't have rapid-fire weapons.
Evet, çünkü Meksikalıların otomatik silahları yoktu.
Yes, I seen them Mexicans there.
Evet, oradaki Meksikalıları gördüm.
We drove them back but the major was killed by the Mexicans.
Onları püskürttük ama Meksikalılar binbaşıyı öldürdü. Anlaşıldı mı?
About 10 months ago, some Mexicans were supposed to have been massacred by Apaches in Rattlesnake Canyon, at least, everybody said it was Apaches.
Yaklaşık on ay önce, Rattlesnake Canyon'unda bazı Meksikalılar katledildi. Bunu Apache'lerden bildiler. en azından herkes, apache'lerin yaptığını söyledi.
You see, we'd rustled more than a thousand head at Haciendo Puerto across the border, but those Mexicans trailed us back here.
Biz Hacienda Puerto'dan binden fazla hayvan çaldık fakat Mexica'lılar bizim arkamızdan buraya kadar geldiler.
The "Day of the Dead" is celebrated in Mexico in a unique way, because Mexicans have a strange deeply-rooted understanding of death.
Ölüler Günü Meksika'da kendine has bir şekilde kutlanır, çünkü Meksikalılar ölülerine karşı saygıyla bağlıdır.
I already got two Mexicans.
Zaten iki tane Meksikalı var.
I read a long time ago that mexicans ate them in order to increase their perception and gain a sense of well being.
Çok uzun zaman önce Meksikalıların, sezgileri güçlensin dirayetli olsunlar diye, mantar yediklerini okumuştum.
Old folks and womenfolks and Mexicans, a couple of cripples like Crane, that's what this town is.
Yaşlılar ve kadınlar, Meksikalı'lar, Crane gibi sakatlar, işte bu kasaba bunlarla dolu.
Two Mexicans went down at the Excelsior.
Excelsior'da 2 Meksikalı yenildi.
Mexicans loathe the Americans, hate the Spaniards distrust the English, admire the French and love the Germans.
Meksikalılar Amerikalılardan tiksinir, İspanyollardan nefret eder İngilizlere güvenmez ancak Fransızlara hayrandır ve Almanları sever.
But as far as I am concerned, after a few weeks in Mexico you can keep the Mexicans too.
Ancak Meksika'da birkaç hafta geçirdikten sonra fark ettiğim kadarıyla Meksikalıları da katabilirsiniz.
These coast Mexicans got mostly Negro blood, I'm told.
Sahil kesimindeki Meksikalıların çoğunda siyahi kanı olduğunu söylemeliyim.
Well look at me Hally. Count the Mexicans who are living here.
Dinle Hally, Meksikalı'ları say.
I understand that the Mexicans like their women fat and dumpy.
Meksikalılar şişman ve bodur kadınları severmiş.
The damn war between the Mexicans and Major Jackson's soldiers reduced the town to this, as you can see.
Meksikalılar ile Binbaşı Jackson'un askerleri arasındaki lanet savaş kasabayı bu hale soktu, senin de görebildiğin gibi.
We manage, a bit with the Mexicans, and a bit with the Major's men.
Biraz Meksikalılar biraz da Binbaşı'nın adamaları ile idare ediyoruz.
It means having to face both the racists and the Mexicans.
Bu hem ırkçılar hem de Meksikalılarla karşı karşıya gelmek demek.
It's the Mexicans he can't stand.
Onun tahammül edemediği Meksikalılardır.
You wanted to run away and ended up in the hands of Jackson's worst enemies, the Mexicans.
Kaçmak istedin ve kendini Jackson'un en kötü düşmanının elinde buldun, Meksikalıların.
A harlot who was sold to the Mexicans.
Meksikalılara satılmış olan bir fahişe.
Nathaniel, if you'd go to the Mexicans, maybe those two would be saved.
Nathaniel, Meksikalılara gidersen, belki onların ikisi kurtarılabilir.
You'll still have the Mexicans as your customers.
Müşteri olarak hala Meksikalılara sahipsin.
The Mexicans are coming!
Meksikalılar geliyor!
I know Mexicans, and you're no Mexican.
Meksikalıları tanırım, Meksikalı değilsin.
- Mexicans.
- Meksikalılar.
- We don't have jobs for Mexicans here.
- Burada Meksikalılara verilecek iş yok.
- When he's crossed the border they will bring him back in one piece, those good Mexicans.
- Eğer sınırın öte tarafına geçtiyse Meksikalılar onu tek parça halinde geri iade edecektir.
Damned Mexicans!
Neresinde saklıyordu?