English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Milking

Milking translate Turkish

361 parallel translation
In this image a witch is milking an ax handle.
Bu resimde bir cadı bir baltanın sapını sağıyor.
Or back on that farm where you came from milking cows and cleaning out henhouses.
Ya da geldiğin o çiftlikte inek sağar, kümes temizlersin.
I was just coming back from milking.
Süt sağmaktan geliyordum.
But if I was milking a rich guy and Barrow was making me sweat for it maybe then I'd...
Ama bir zengini sağıyor olsaydım Barrow da bana şantaj yapsaydı... -... belki o zaman...
Just the same, it'll keep you... sweet and clean as the first milking.
Her zaman, seni tatlı ve saf tutacak. Süt bebeği olduğun günlerdeki gibi.
He said it would keep me... sweet and clean as the first milking.
Dediğine göre beni bir süt bebeği gibi tatlı ve saf tutacakmış.
Who cares about milking?
Süt kimin umurunda?
And the girl had only come in to the milking of her cow
Ve kız ineklerini sağmaktan yeni gelmişti
You see me milking cows?
Neyim ben, inek mi?
The next team up in the wild cow milking contest is
Vahşi inekten süt sağma müsabakası için sıradaki takım...
You'd better hustle to the milking.
Bir an önce süt sağsan iyi olur.
You were milking.
Demin, süt sağıyordun.
Milking the cows, lying in the clover, and letting the joy of God's nature flow into my heart.
İnekleri sağmak, yoncalara uzanmak, ve tanrının doğasından gelen hazzın içimi doldurmasına izin vermek.
You could help with the milking, but you don't care if my legs ache
Süt sağmama yardım edebilirdin, Ama bacaklarım ağrımsı umurunda bile değil
Just like when you're milking a goat, Miguel.
Bir keçiyi sağarken yaptığın gibi, Miguel.
They just sit there with their big feet up on their big desk milking 15 million people of as much...
Bence hepsi burada kalmalılar. Koca ayaklarıyla büyük masalarında otururlarsa... -... en azından insanlar rahat eder.
And fat and lazy and dull and stupid like some cow on a milking machine.
Ve şişman ve tembel ve solgun ve sağma makinesinde bazı inekler kadar da salak olacak.
I used to talk while milking cows - mostly with strangers.
Ben de inekleri sağarken az biraz konuşurdum.
Milking?
Süt sağmanı mı?
No self-respectin'cow-hand would be caught milking'a cow.
Kendine saygısı olan bir kovboy süt sağarken yakalanmamalı.
He wants bleeding'milking'.
İyice sağılmak istiyor.
Who'll do the milking and feeding every morning?
Her sabah sağma ve bunları besleme işini kim yapacak?
Got you down for the bronc riding... the bull dogging, the bull riding... and the wild cow milking.
Vahşi taya binme, tosun zaptetme, boğaya binme ve yabani inek sağma dallarında yarışacaksın.
You can put my dad's name down for the wild cow milking... and I'll do the mugging.
Yabani inek sağmaya babamı yazdırabilirsiniz. Ben de tosun bağlamada yarışırım.
Me and my dad are gonna be working... the cow milking together.
Babamla beraber inek sağacağız.
Got us entered. - Wild cow milking'?
- Yaban ineği sağma mı?
wild cow milking...
Yaban ineği sağmaca.
They're the muggers, and it's the muggers's job... to hang on and slow down the cow... while the roper gets down from his horse... and handles the milking chores.
Onlara haydut denir. İneği yavaşlatmak haydutların işi. Sonra kementçi atından iner ve sağma işini halleder.
Quit milking it for yourself.
Kendini göstermeye çalışma.
What's he doing there, milking cows?
O burada ne yapıyor, inekleri mı sağıyor?
Even when I'm milking a cow, it gets so bad...
İnek sağmak bile zor geliyor...
- It's not milking time.
- Süt vakti değil.
If you'll finish milking old Harriet over there... I'll go in and change and you can ride into town with me.
Eğer şurdaki yaşlı Harriet'i sağmayı bitirirsen... içeriye gidip üzerimi değiştireceğim ve sen de benimle şehre kadar gelebilirsin.
is milking, is eating...
süt sağıyor, yemek yiyor...
Mrs. Crick's too proud to come milking with us, and that's a fact.
Bayan Crick bizimle burada süt sağmağa tenezzül etmez.
When I get back, I'll have enough money for that brand new milking machine you want.
Geri geldiğimde, şu senin istediğin yeni marka süt sağma makinesini alacak kadar param olacak. Süper!
I was milking a cow.
İnek sağıyordum.
I preferred milking cows.
İnekleri sağmaya yeltendim.
Then I got tired of milking.
Sonra onu yapmaktan da sıkıldım.
By milking this, this smooth little cat's body, you receive your antidote.
Bunu sağarak, kedinin vücudunu düzleştirir, panzehirinizi alırsınız.
Every morning at 7 : 15 the prison guards bring the cows from here, up this road towards the prison for their morning milking.
Her sabah 7 : 1 5'te gardiyanlar inekleri, bu yoldan cezaevine götürür ve orada sağılırlar.
The cow needs milking.
İnekler sağılacak.
Cheating the bank, milking the insurance company. When the mierda hits the fan... we'll be able to buy another good size chunk of the bank... for about 10 cents on the dollar.
Bankayı ve sigortayı dolandırmak..... ve bunun ardından..... bankanın büyük bir kısmını uygun fiyata alma şansımız olacak.
Milking, maybe...
Süt sağabilirsin, belki...
It's 4 : 30, time for milking.
Saat 4 : 30, süt sağma vakti.
Milking stool, milking hat.
İşte tabure. İşte şapka.
You're only good for one thing : milking goats or slopping pigs!
Becerebildiğin sadece keçileri sağmak ya da domuzları beslemek!
Milking the goat.
Keçiyi sağıyor.
It might have put them off laying - milking, I mean.
Sütten kesilmiş olabilirler.
Milking the cows or something?
Süt mü sağıyor?
So anyay, next morning she goes out to the barn... starts milking the cow.
Yani, Anyay, ertesi sabah ahıra gider... süt için ineğin başına geçer.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]