English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ M ] / Mockingly

Mockingly translate Turkish

78 parallel translation
and laughed mockingly at my husband who was tied up.
ve bağlanmış kocamla alay ederek güldü.
Broke raw eggs all over her and dressed her mockingly... but I know who did it.
Her yerini yumurtaya bulamışlar ve onunla alay etmişler... Fakat bunu kimin yaptığını biliyorum.
( mockingly ) : Daddy.
Baba.
( Mockingly ) You can't see her, nor greet her!
Saat yediye kadar onu göremez, tebrik edemezsiniz!
[Laughs Nervously ] Yeah, man. [ Laughs Mockingly]
Aynen, dostum.
[laughs mockingly]
Ben de gerçek dinozorlar yapacağınızı zannetmiştim.
( STUTTERS ) I... ( STUTTERS MOCKINGLY ) I would go after that Lincoln!
- Konuşmaya çalışma, O Lincoln'ü takip et!
No? ( LAUGHS MOCKINGLY ) You give your life for those who mock you?
Lütfen yardım et!
[Laughs mockingly]
Kapa çeneni!
[MOCKINGLY] DON'T EVEN THINK ABOUT IT.
Aklından bile geçirme.
[MOCKINGLY] I'M THE BOSS.
Burada patron benim.
[Mockingly] BYE...
Güle güleymiş...
( Mockingly Sympathetic ) What's the matter?
Sorun nedir?
( MOCKINGLY ) And it looks like he's headed toward that wildlife sanctuary.
Ve yanılmıyorsam gittiği yer Vahşî Sanctuary.
All he's been saying is, [mockingly] "i'm on a never-ending quest to save my girlfriend."
Söyleyip durduğu tek şey, "Kız arkadaşımı kurtarmak için sonu olmayan görevdeyim"
[mockingly] I thought you had to save your girlfriend.
Kız arkadaşını kurtaracağını sanmıştım.
( mockingly ) : Would you... would you give me back my wallet?
Şu cüzdanımı geri verir misiniz?
( SINGING MOCKINGLY ) "... fun, fun, fun till her daddy takes the T-Bird away "
"... keyfine bak kızın babası arabayı alacak bak " Vu, Vu Vu, vu...
[mockingly] "careful what you wish for."
Ne dilediğine dikkat et.
( LAUGHS MOCKINGLY )
Bunun peşinden gideceğim. Nitekim, Fletcher'ınkinden daha iyi bir hafta sonu geçireceğim.
( SINGS MOCKINGLY )
La la la la la.
[mockingly] oh, but - - but if you leave, How will I ever finish?
Eğer gidersen ben bunu nasıl bitireceğim?
[Mockingly] "It's a date then." Ow.
"İyiymiş"
( mockingly ) :
( Alay ) :
And when you mockingly insist you're not mocking me.
Ve alaycı bir şekilde benimle dalga geçmediğini söylemenden de.
Looks like you guys have become friends ( mockingly )
Görünüşe göre arkadaş olmuşsunuz, öyle mi? ( dalga geçerek )
Baby ( mockingly )... here, have a banana.
Al bebeğim ( dalga geçerek ), bir muz ye.
[Mockingly] "It was the tires!"
"Sebep lastiklerdi!"
[Mockingly] " If I didn't go so fast...
" bu kadar hızlı gitmeseydim...
( Mockingly ) Oh, I'm sorry, Gal.
( Dalga geçerek ) Ay, özür dilerim, Gal.
( mockingly ) Oh,...
Oh
You are genuinely upset at being mockingly snubbed by a mock wedding?
Sahte bir düğün için yalandan yere küçük düşürüldüğün için gerçekten üzgün müsün?
Yeah, well, I'm on the alumni association, so... ( speaking gibberish mockingly )
Evet, mezunlar birliğinde görev aldım, bu yüzden...
( MOCKINGLY ) "That's not true." Oh, yeah, it is.
( Alay ) "Bu doğru değil." Oh, evet, öyle.
I just ran into my ex boyfriend and his new husband. ( mockingly ) Look at me I have a new husband.
Az önce eski sevgilimle karşılaştım ve yeni eşiyle. Benim de yeni eşim var.
[Chuckles mockingly] "Sorry" doesn't help me.
Özrünün bana bir faydası yok.
- ( Scoffs ) - ( Mockingly ) What do you think is better- - baby oil or baby powder?
Sence hangisi daha iyi- - bebek yağı mı bebek pudrası mı?
[mockingly] Are we there yet?
Gelmedik mi?
[Mockingly] Oh, what happened to me?
Ne oldu bana?
[Mockingly] Like that.
Bühoöyle işhete.
Hollywood sold us the rights for nothing mockingly on the inside, I believe thinking that we would never be able to carry out such a thing.
Hollywood, tahminimce içinden dalga geçerek... böyle bir şeyin altından asla kalkamayacağımızı düşünüp... haklarını bize çok ucuza bıraktı.
[mockingly] Oh, my god.
Aman Tanrım.
( mockingly ) " OH, I DROPPED THE RAPE KIT? !
"Tecavüzcü çocuk kayıp!"
- ( Mockingly ) Oh, so good!
- Valla çok iyiydi!
[Mockingly] "I'm just trying to be nice to you."
"Size karşı nazik olmaya çalışıyorum burada."
( mockingly ) :
Bree?
( Roaring mockingly )
İyi o zaman.
( LAUGHS MOCKINGLY ) Whatever you say.
Ne dersen de.
[Mockingly stammers] Tell me the truth!
Bana gerçekleri söyle.
( MUMBLES MOCKINGLY ) I don't even know what you just said.
Söylediğin hiçbir şeyi anlamadım bile.
- [Mockingly gasping ] - [ Speaking spanish] The line.
- Güzergah.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]