English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Negate

Negate translate Turkish

91 parallel translation
We can negate sections of it, creating openings through which we can fire our phaser banks.
- İçinde boşluklar açtık, içinden de fazerlarımızla ateş edebiliriz.
your negation as an example of the seemingly effective principle of the power to negate.
senin yadsıman etkili görünen bir prensibin örneği, yadsımanın gücünün.
Play tough off those boards to negate their height advantage.
Uzunluklarını kesitlemek için sınır içinde kalın.
I realize that tends to negate... Our belief in a benevolent God.
Tanrı'ya inancımızın karşılığı olmalı.
Active participation in a gun battle would negate my life insurance policy.
Hayat sigortamın temelinde silahlı kavga, yer almıyor.
"If you label me, you negate me?"
"İsim takarsan, aksini ispatlarsın?"
I'm not sure, but that doesn't negate the possibility.
Emin değilim, ama olabilirlikleri inkar edemem.
But that doesn't negate the fact that thanks to the Revolution... I have found my true vocation - piano player.
Yine de bu devrim sayesinde gerçek mesleğimi bulduğum gerçeğini değiştirmez.
It should make the demons appear in their true form, which, with any luck, will negate their influence.
İblislerin gerçek hallerinde görünmesini sağlayacak. Böylece şanslıysak, etkileri ortadan kalkacak.
Now I shall negate ever having drawn those damnable blueprints.
Şimdi o planları hiç çizmemiş olacağım.
Your inability to locate them does not negate the fact that they are there.
Onları bulmadaki yeteneksizliğin orada olmadıkları gerçeğini değiştirmiyor.
Well, I understand h-how you could see it that way, but, uh, that does not negate the fact that I have a plan for communicating with Voyager.
Bu işe nasıl baktığınızı anlıyorum, ama Voyager ile iletişim kurabilme planlarımın olduğu gerçeğini olumsuz kılmaz.
And that would completely negate the purpose of our mission.
Bu da tüm planımızı suya düşürür.
Of course, any public disclosure of this assurance would negate the deal and produce... the most stringent denials from our government
Elbette ki, hiçbir halk kesimi bu yardım konusunda anlaşmayı kabul etmeyecek ve hükümetimizden... bunun olduğuna dair kati yalanlamalar duymayı talep edecektir.
Where you go back in time and kill your own grandfather thereby you totally negate your own existence? That's fucking trippy.
Zamanda yolculuk edip kendi büyükbabanı öldürmek böylece kendi varoluşunu tamamen mi yadsıyacaksın?
Just because humans use it as an excuse does not negate the possibility.
Çünkü insanlar bu bahaneyi yadırgamazlar.
To negate mens rea?
Mens rea'nın etkisini yok etmek mi?
Does this negate our plan?
Bu planınızı ortadan kaldırır mı?
But if you negate my information, it stops everything.
Ama benim bilgimi çürütürsen, her şey tıkanır kalır.
Greed will negate any treaty.
Açgözlülük bütün antlaşmaları reddeder.
Focus our own magnetic field to negate, knock out with the inverse... what's going on inside the ceramic.
Bunun olmadığını kanıtlamak için kendi manyetik alanımıza konsantre olalım. Tersiyle vurup seramiğin içinde ne olduğuna bakalım.
Your presence will negate that advantage.
Senin varlığın bu avantajı ortadan kaldıracaktır.
As part of his training he was taught a technique to negate enemy dogs.
Eğitiminin bir kısmı, düşman köpeklerini etkisiz hale getirmek üzerineydi.
Area 51 confirms that there is enough to negate a sizable enemy force.
Bölge, büyük bir düşman kuvvetine yetecek kadar var olduğunu onaylıyor.
Helena, don't be negate a deal.
Helena, anlaşmamızı bozma.
But if I say, as Kant puts it, if I do not simply negate a predicate, but if I affirm a non-predicate...
Ama Kant'ın söylediği gibi eğer bir yüklemi basitçe olumsuzlamayıp,... bir yüklem-olmayanı olumluyorsam ;
And it was, by mixing in a harmless additive to negate its deadliness.
onu zararsız bir katkı maddesiyle karıştırarak yapmış ölümcüllüğünü kaldırmak için.
Negate'everything.
- İnkar edecektir.
And if the kids do something good do we have to negate it because it wasn't our idea?
Ve bu çocuklar iyi bir şey yaparlarsa aksini ispatlamak zorundayız değil mi? Çünkü bu bizim fikrimiz değildi.
They managed to prevent an attack. It doesn't negate the fact CTU's performance has been one misstep after another.
Bilr saldırıyı önlemiş olabilirler... ama bu, CTU'nun arka arkaya... yanlış adımlar attığı gerçeğini değiştirmez.
You can't then go and negate that.
Bunu öylece inkar edemezsin.
So you don't wanna negate medicine, every form of healing has a place.
ilaçları hemen silmemek lazım, her türlü tedavinin bir yeri vardır.
Hey, idiot, don't negate the premise.
Hey, salak, yalanlama.
Well, now you'll have a legally-binding contract that will negate my ability to do that in the future.
Şimdi gelecekte bunu yapmamı engelleyecek yasal bir kontratın olacak işte.
But... higher consciousness doesn't negate our animal instinct to survive.
Ama... üst-bilinç, hayatta kalmak için kullandığımız... hayvansal güdülerimizi reddetmez.
The former seems to negate the latter.
Önceki, sonrakini geçersiz kılar.
War doesn't negate decency.
Savaş var diye namus hiçe sayılmaz.
That would, of course, negate the whole idea of the weekend, but...
Tabii bu tüm tatil fikrine ters düşüyor ama...
I mean, the chance to negate
Demek istediğim,
Why do you need to negate everything?
Niçin herşeyin aksini ispat etmek zorundasın?
Me. Why does he always negate my proposals?
Neden bütün önerilerime olumsuz yaklaşıyor?
Shoplifters use tinfoil To line their bags And negate security alarms.
Market hırsızları alarmdan kurtulmak için folyo sararlar.
I think I can negate that energy under the Swan.
Sanırım Kuğu'nun altındaki o enerjiyi boşaltabilirim.
I think I can negate that energy.
Sanırım o enerjiyi boşaltabilirim.
I can negate the gravitational pull of things I touch and have full control over them.
Ben dokunduğum her şeyi yerçekiminden etkilenmeksizin istediğim gibi kontrol edebilirim.
... and then you negate it.
... ve sonra da bunu yalanlıyorsun.
Don't you guys just negate each other?
Birbirinizi inkar edemiyor musunuz?
But that does not negate his logic.
Ama bu onun mantığını çürütmez.
- Because getting Leo to come in doesn't negate all the interviews that you've missed to get drunk and watch the game or... Or all the dinners that you ruined'cause you're incorrigible with my friends.
- Çünkü Leo'yu getirmen sarhoş olup maç izlemek uğruna kaçırdığın onca röportajımı veya arkadaşlarımla geçinemediğin için mahvettiğin onca yemeği unutturmuyor.
But does that negate all the times that he has?
Fakat bu yaptığı tüm kötülükleri yok etmez.
This chamber will be pressurised in such a way it will negate the natural tidal force of the moon.
Bu oda tersine ayın doğal gelgit kuvvetinin tersine basınç uygulayacak.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]