English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Nik's

Nik's translate Turkish

85 parallel translation
St. Nicholas must hold you very dear.
Yaşlı Nik seni çok seviyor olmalı ki böyle büyük bir paket bırakmış.
Nik's going tonight, and we're going with him.
Nik bu gece kaçıyor ve biz de onunla gidiyoruz.
That's Nik Thomopolis.
O Nik Thomopolis.
When we left, we shook hands with Anatoly and Nik... closed the hatch, and you knew that it got very, very quiet on their side.
Ayrılırken, Anatoly ve Nik ile el sıkıştık ve bölmeyi kapattık, o anda hiç konuşmadılar.
Ready, Nikki?
Hazır mısın Nik ki?
She's lonely, Nik.
O çok yalnız Nik.
How did you get the scratches on your face?
Yüzündeki sıyrıklar neden oldu Nik?
Nik's in trouble.
Nik'in başı belada.
Oh, Nik, this is a complete drag.
Oh, Nik, bu çok can sıkıcı bir şey.
- He's a Nik Nak in a ginger wig.
- Turuncu peruklu bir krakere benziyor o.
There's nobody around here.
Hangi adam Nik?
There's no one here, Nik.
Burada kimse yok Nik.
Nik, this is my sister, Mel, and her fiancé, Bobby.
Nik, bu benim kardeşim, Mel. ve bu da nişanlısı, Bobby.
Nik's gonna be my date in Vegas.
Nik, Las Vegas'taki partnerim.
Ah-Dadada! It's clear that you're no match for my tech-niK-kei!
Benimle aşık atamayacağın çok açık.
My name is Nik, and I am a P.A. on the show, uh, Digger Fever.
Benim ismim Nik, Digger Fever şovunda yönetmen yardımcısıyım.
Nik! Let yourself not be confused by this superficial hedonists.
Nick, bu sığ sefa düşkününün aklını karıştırmasına izin verme.
Nik, do you even understand what is on the line here?
Neyden bahsettiğimizin farkında mısın?
Here's mud in your eye, Nik.
Şerefine kaldırıyorum, Nik.
I hope St. Nicholas kept the receipt. I've got this already.
Umarım Nik makbuzu saklamıştır çünkü bunlar kullanılmış
- That's how St. Nicholas works.
- Aziz Nik'in modern hali.
Anyway, we got raided by the feds last June, and Nik's cousin Sasha got pinched, and we've been a man down ever since.
Her neyse, geçen haziran federallerin baskınına uğradık,.. ... ve Nik'in kuzeni Sasha yakalandı ve o zamandan beri bir kişi eksiğiz.
Take it. Take Nik's too.
Al, bir tane de Nik'e ver.
Nik, you need to help her.
- Nik, yardımcı olmalısın.
When Nik's friend told me about the situation you're in and his sister being threatened, my organization felt obliged to do something.
Nik bana durumu anlatıp kız kardeşinin tehdit edildiğini söylediğinde bir şeyler yapmam gerektiğini hissettim.
Nik's a lot stronger than he looks.
Göründüğünden çok daha güçlüdür.
Nik's an elitist.
Nik bir elitisttir.
He's not with us, Nik.
Bizim tarafımızda değil Nik.
He's not with us, Nik.
Bizim tarafımızda değil Nik. Hissedebiliyorum.
She put the hybrid curse on Nik to suppress his werewolf side, and then she turned her back on him,
Nik'in üzerine melez laneti koyup kurt adam tarafını bastırdı. Sonra ona sırtını döndü.
He tore it from her chest as Nik watched.
Nik'in gözlerinin önünde kalbini göğsünden koparıp almış.
Okay, listen, nikki, I get why you are upset, But you and gary have been divorced for seven months.
Pekâlâ, Nik, neden kızgın olduğunu anlıyorum fakat, sen ve Gary 7 aydır ayrısınız.
All right, but later my mouth's gonna be all Nik-y Nak-y.
Tamam ama sonra ağzımda cips tadı olacak.
Nik gave her everything she's wearing.
Üzerindeki her şeyi ona Nik vermiş.
It's not over, Nik.
Daha bitmedi Nik.
I stole it from Nik who stole it from a queen.
Bunu Nik'ten çaldım, o da bir kraliçeden çalmış.
It's not over, Nik.
Bitmedi Nik.
Leave. Nik, he's my play thing, not yours.
Nik, o benim oyuncağım, senin değil.
In high school, she keyed our teacher's car for calling her Nik.
Lisede öğretmen ona Nik dedi diye adamın arabasını çizdi.
She poured a pot of burning hot coffee in a guy's face in rehab for calling her Nik.
Rehabilitasyonda adamın biri ona Nik dediği için adamın yüzüne kaynar kahveyi boca etti.
But with Nik, Mark's gone.
Ama Nik için, Mark gitti.
Nik being fit for release was not just my friend's opinion.
Nik, sadece benim arkadaşımın teşhisiyle salıverilmedi.
Nik, it's not that simple.
Nik, bu o kadar kolay değil.
That's not crazy. It's just Nik
Bu çılgınca değil, sadece Nikkice.
Where's Nik?
Nik yok mu?
Uh... where's Nik?
Nik nerede?
It's Nik.
Ben Nik.
But now it's time for me to live and die the way that I choose, not the way you and Nik want me to.
Ama artık seçtiğim şekilde yaşamamın ve ölmemin zamanı geldi. Sen ve Nik'in istediği şekilde değil.
Elijah, I think Nik's up to something.
Elijah, galiba Nik bir şeyler peşinde.
"My saintly, noble brother lies writhing in agony in the bayou, victim of my bastard brother's bite when just one or two drops of his blood would ease his pain."
" Piç kardeşimin bir-iki damla kanı onu iyileştirecekken ısırığı yüzünden aziz ve asil kardeşim bataklıkta acı içinde kıvranarak yatıyor. Aksine, Nik.
Nik's just punishing us.
Nik bizi cezalandırıyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]