English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / No matter what you think

No matter what you think translate Turkish

183 parallel translation
I would be very interested to ask him certain questions when they bring him back here. No matter what you think.
Onu geri getirdiklerinde ona bazı sorularım olacak.
I'll never forget that no matter what you think you think... you think the same as I think.
Asla unutmayacağım ki, neyi düşündüğünü düşünürsen düşün... benim düşündüğümü düşünüyorsun.
- No matter what you think.
- Ne düşünürsen düşün.
I just wanted you to know, no matter what you think of me,
Şimdi, şunu bilmeni isterim ki, benim hakkımda ne düşünürsen düşün,...
No matter what you think, your dad would be damn proud of you.
Ne düşünürsen düşün baban seninle gurur duyardı.
Ned no matter what you think I do love you.
Ne düşünürsen düşün seni seviyorum.
No matter what you think, he's stronger than you are.
Ne düşündüğün önemsiz, o senden daha güçlü.
Because... get this, towel boy... no matter what you think, you will always be a crude... obnoxious, nouveau riche little phlebe... and you're gonna end up just like your father.
Çünkü, şunu anla, havlucu çocuk ne düşünürsen düşün her zaman biraz eksik çirkin ve sonradan görme olacaksın. Ve sonun baban gibi olacak.
No matter what you think, people are entitled to protection by the law.
Ne düşünürsen düşün, yasalar insanları korur.
So no matter how much you fight, no matter what you think we'll be back time and time again.
Ne kadar savaşırsanız savaşın, ya da ne düşünürseniz düşünün, geri döneceğiz. Hem de defalarca.
Here to lead us in our next dance, a great couple... no matter what you think...
Bir sonraki dansın açılışını, bu harika çift yapacak.
No matter what you think I defended that boy pro bono because everybody has a right to legal counsel.
Ne düşünürseniz düşünün... herkesin avukat tutma hakkı olduğuna inandığım için o çocuğu parasız savundum.
And you can't change the world, Xena... No matter what you think.
Ve sen dünyayı değiştiremezsin, Zeyna... ne düşünürsen düşün.
And no matter what you think as a scientist or a doctor,..... there is a way and you will find it,..... to save yourself.
Ve bir doktor ya da bir bilimadamı olarak ne düşünürsen düşün,... bir yolu var ve sen de seni iyileştirecek bu yolu bulacaksın.
No matter what you think of me... ... and no matter what happens now, I want you to know... ... how much I care for you.
Hakkımda ne düşünürsen düşün ve ne olursa olsun bilmeni isterim ki benim için çok önemlisin.
/ No matter what you think /
/ No matterwhatyou think /
No matter what you think, she loves you.
Sen ne düşünürsen düşün o seni seviyor.
You know, that no matter what you think, the rifts between us need not be terminal.
Biliyorsun, ne düşünürsen düşün, aramızdaki uçurum sonsuz olmak zorunda değil.
" No matter what you think or do, good things will never come to you.
"Ne yaparsan yap, ne düşünürsen düşün, iyi şeyler sana asla gelmeyecek."
I just want you to understand that no matter what you think you may have done to bring this on yourself, you did not deserve to be raped.
Senden tek istediğim başına gelenlerden dolayı kendini neyle suçluyorsan suçla yine de tecavüze uğramayı hak etmediğini düşünmeni istiyorum.
And I am a good one, no matter what you think from your limited point of view.
Ve siz o küçücük kafanızla ne düşünürseniz düşünün, iyi bir anneyim.
And we're gonna get married no matter what you think... or how he smells.
Ve ne olursa olsun evleneceğiz. Nasıl düşündüğünüzün önemi yok. Ya da nasıl koktuğunun.
I'm going to be out there on New Year's Eve no matter what you think.
Sizin ne düşündüğünüz umurumda değil, yılbaşı gecesini orada geçireceğim.
- No matter what my directors advise, - I think you should be spanked.
- Yöneticilerim ne tavsiye ederse etsin...
I mean, since you ask no matter what anybody else says, I think you're a gentleman.
Madem sordunuz başkalarının ne söylediği önemsiz ama bence tam bir centilmensiniz.
Treason? That's what it comes down to, no matter how right you think you are.
Ne kadar haklı olursa olsun vardığı nokta bu oluyor.
She said you'd marry no matter what we think.
Biz ne dersek diyelim evleneceğinizi söyledi.
It's time to come down, speak English... no matter what language you think in.
Artık aşağı inip İngilizce konuşmanın vakti geldi. Hangi dilde düşündüğün önemli değil.
And I think that in life, no matter where you go people often consider what they have to lose.
Ama çalışanlar her zaman ihtiyacım olan her şeyi bana sağlıyorlardı.
You know, Cross, I used to think that the only music I would ever hear, no matter what I was really playing, was the music we played each morning when the others went out to work.
Hatırlarsan Cross, dinlediğim tek müziğin ne çaldığımın hiçbir önemi olmadan, diğerleri işe gittiğinde her sabah birlikte çaldığımız o müzik olduğunu düşünürdüm.
No matter what you've done, the worse it is, the more the jury's gonna think that no normal person could have done it.
Her ne yaptıysan, ne kadar kötü olursa, jüri de o kadar, böyle bir şeyi normal bir insanın yapamayacağını düşünür. Anlatabildim mi?
Well... since you're no longer director of CIA, and I am, it doesn't matter what you think.
Eh, CIA başkanı artık ben olduğuma göre, senin ne düşündüğünün önemi yok.
I think what the old pea-picker was trying to say was no matter how much you're paying now, unless you're getting enough back in goods and services, you're gonna end up in debt.
Sanırım yaşlı bezelye toplayıcının söylemeye çalıştığı şey yeterince iyi hizmet almadıkça ne kadar ödediğinin önemi yok. Bu borçla öleceksin.
No matter how much you wanna switch, here's what they think about you :
Ne kadar değişmek istersen iste, senin hakkında şöyle düşünüyorlar :
Maybe I'm your friend. And maybe I want you to see that you are still needed here... no matter what some idiot Starfleet admiral might think.
Belki ben senin arkadaşınım, belki de, bazı ahmak Yıldız Filosu amiralleri, ne düşünürse düşünsün, sana hala ihtiyaç olduğunu görmeni istiyorum.
You'd probably think I was lying, no matter what I told you, so I'm gonna let you talk to a little friend of mine.
Ne söylersem söyleyeyim nasıl olsa yalan söylediğimi düşüneceksin. Bu yüzden benim küçük arkadaşımla konuşmanı istiyorum.
And no matter what part of me you think you are...
Va hangi parçam olduğunu düşünürsen düşün...
But you mustn't think of us as omnipotent, no matter what the Continuum would like you to believe.
Ama, istediğimiz şeyleri yapabileceğimizi, düşünmemelisiniz, Devamlılık, hakkında ne düşünüyor olsanız bile.
No matter who you hang out with or what dumb stuff you think you need to do,..... I'm gonna sleep better knowing all that.
Kiminle arkadaşlık etsen de, hangi ergen salaklıklarını yapmak zorunda kendini hissetsen de fark etmez bunu bilerek çok daha rahat uyuyacağım.
I want you to make promise, Mem, to always tell King what you think... no matter what, like the man from East India Company.
Söz vermeni istiyorum, ne olursa olsun, düşündüklerini krala söyleyeceksin. Doğu Hindistan şirketinden gelen adam gibi.
No matter what, sex complicates the equation even more than you think.
Ne olursa olsun, seks, denklemi karmaşıklaştırır senin düşündüğünden daha fazla.
Like, no matter who you may be with or what you may think... that you and this other person are destined to be together?
Sanki, kiminle olduğun ya da ne düşündüğünün önemi yok.. Sen ve o kişi kaderinde var olan kişi.
I'm sorry if you're ashamed of me because I do things differently, but I got that from you cos you always do things your own way, no matter what other people think.
Farklı davrandığım için benden utanıyorsun, ama bu huyumu senden almışım. Başkaları ne düşünürse düşünsün, sen her şeyi kendi bildiğin gibi yaparsın.
You'd think I'd finally be at a place where... you know, where no one person's opinion of me or what I did would really matter.
Sanırdım ki şimdiye dek zihnen bilirsin işte, kimsenin benimle ilgili düşündükleri... ya da benim yaptıklarımı kafama takmayacağımı düşünürdüm...
You can go home tonight and think about the fact... that no matter what you do and how evil you are... at the end of the year, on my high school transcript... it will say that I worked on the Franklin.
Bana ne yaparsan yap ne kadar kötü olursan ol senenin sonunda transkribimde Franklin gazetesinde çalışmış olduğum yazacak. Bunu aklının bir köşesine yaz.
I was just thinking, all these years... no matter what my relationship status has been... whether I've been dating or hibernating or whatever... I think I've always had you in the back of my mind... you know, the prospect of us being together.
Sadece düşünüyordum, bunca yıldır ilişkilerimde durum ne olursa olsun birileriyle görüştüğümde ya da kış uykusuna yattığımda sanırım her zaman seni aklımın bir köşesinde tutmuşum bilirsin, beraber olabileceğimiz ihtimalini.
But think about this... you're fighting so hard to send Rory off to Harvard no matter what that you haven't even stopped for one second to consider that if she went to Yale, she could live at home.
Rory'yi Harvard'a sokmak için amansızca uğraşıyorsun. Ama şunu hiç düşünmüyorsun. Yale'e giderse evde kalabilir.
And no matter what you might think of the idea, Marie, you're lookin'at January.
Ve fikir için ne düşündüğün önemli değil, Marie.Ocak'tasın.
But I think I just might let you live, maybe, because I want you to know this... and the next kids that come up to you with their problems... that they're being picked on, you should listen to them... no matter what twisted shit they say.
... bundan sonra sana sorunlarıyla gelecek olan çocukları cezalandırılmak için seçilen çocukları dinlemelisin diğer çocuklar ne derse desin.
No matter what you may think of me, I would have done anything to bring you home.
Benim hakkımda ne düşünürsen düşün,... seni eve geri döndürmek için her şeyi yapardım.
No matter what, you cannot care what other people think.
Bu yüzden ne olursa olsun, başkalarının düşüncelerini önemsememelisin.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]