English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Nullified

Nullified translate Turkish

65 parallel translation
"the entire agreement is automatically nullified."
"ortaya çıkarsa kontrat otomatik olarak feshedilir."
" During the entire war of 1870 the execution of the campaign was lame, impotent and nullified by petty jealousies among the generals each of whom thought only of securing a field marshal's baton for himself.
" 1870 deki savaş süresince yürütülen mücadele zayıf, aciz ve etkisizdi. Generaller arasındaki yersiz rekabetler savaş alanındaki görevlilerin sadece kendi güvenliğini düşünmesine sebebiyet verdi.
She can get it nullified.
Kız onu geçersiz kılabilir.
All your offenses, listed in Article 530 - rape, corruption of a minor, etc. - are nullified by marriage to the offended party.
Suçların kapsamı Madde 530'da listelenmiştir - Irza geçme, reşit olmayanla cinsel ilişkiye girme, vesaire -... türünden suçlar, mağdur ile evlilik halinde hükümsüz olur.
This has now been nullified by reason of this document we've just read.
Şimdi okuduğumuz belge yüzünden o, geçersiz hale geldi.
Do you know that he witnessed a murder of his own mother, and that I implement one therapy for years which you've nullified with one act?
Kendi annesinin öldürülmesine tanık olduğunu... ve bir hareketinle, yıllardır uyguladığım terapiyi boşa çıkardığını, biliyor musun?
They nullified the election.
Seçimleri hükümsüz kıldılar.
Don't worry, if I did my powers would be nullified
Merak etme, öyle olsaydı... güçlerim yok olurdu!
Your order is nullified.
Emriniz hükümsüz kılınmıştır.
- Is hereby nullified!
- Burada hükümsüz kılındı!
And my old mother's mother, too... who never told an unkind word, nor nullified an insect in all her days and nights on this sphere.
Ve benim yaşlı annem, ayrıca... asla kırıcı bir söz söylemedi, ne de yaşadığı zaman süresince bir böceği bile incitmedi.
And who but a Krady beast would leave the nullified bodies of mine and ours upturned... so they'll never descend to the gloried Wayafter.
Ve birimiz öldüğü zaman, Vücudumuzu asla Wayafter'a ulaşamamız için, yukarı döndürürler.
Have you never nullified another, stranger?
Asla başka birisini etkisiz hale getirmedin mi yabancı?
Then the nemesis you nullified wasn't half so beastly as the Kradin.
O zaman düşmaların Kradinler kadar kötü ve önemsiz değiller.
Nullified.
Öldürülmüş.
Your fleet colors will get us all nullified.
Senin filo renklerin ile hepsini öldüreceğiz.
The nemesis has nullified mine and ours in the before and will in the now.
Düşman daha önce beni etkisizleştirdi Daha önce de, şimdi de.
Brone, my driller... and Namon, my ally... who was nullified because of me.
Brone, çalıştırıcım... ve Namon, dostum... benden dolayı öldürüldüler.
The Seventh Contingent, sir, nullified.
Yedinci Birlik efendim. Öldürülmüşler.
Offer no opposition or you'll be nullified.
Karşı koyma yoksa etkisiz hale getirilirsin.
All nullified.
Hepsi etkisiz hale getirildi.
You destroyed that village, nullified Penno ;
Siz köyü yokettiniz,
But if the marriage were nullified, she wouldn't get anything.
- Sanıyorsunuz. Ama evlilik bir şekilde hükümsüz bırakılırsa, hiçbir şey alamaz. Evet.
Well... aw... um... If a woman marries a manshe has no sexual interest in, and she doesn't tell him - - yes, I think it's fraud and I thinkthe marriage should be nullified.
Eğer bir kadın cinsel yönden ilgilenmediği biriyle ilgilenirse ve bunu kocasına söylemezse, evet, sanırım bu sahtekarlıktır ve geçersiz sayılması gerekir.
Our strength has been nullified.
Gücümüz düşmana yetmiyor!
He said Sydney had agreed to give me the names, but the death nullified the suit.
Sydney'nin isimleri vermeyi kabul ettiğini söyledi. Ama ölünce dava düştü.
This marriage is... nullified!
Bu nikah...... ..... Geçersizdir!
Well... you know what was promised before... did that all get nullified... like falling through a hole in some pants?
Şey... daha önceden bana söz verdiğiniz şey tamamen iptal oldu. Hayallerim suya düştü.
The patient has nullified the senses of anxiety and fear.
Hasta endişe ve korku hislerinden arınmış.
- The Scarran term is nullified.
- Scarran dönemi sona erdirildi.
You've nullified the contract.
Anlaşmaya ihanet ettin.
Might you be the Iga clansmen who are fighting the Kouga now that the Hattori Hanzo pact has been nullified?
Siz Hattori Hanzo tarafından yapılan barış bozulduğu için Kouga ile savaşan Iga'lı ninjalar mısınız?
The anti-war pact negotiated by the Hattori house has been nullified.
Hattori tarafından yapılmış, iki klanın elini kolunu bağlayan barış anlaşması bozuldu.
Due to this conflict of interest, his vote has been nullified.
Konuyla ilgisi yanlı olduğu içi oyu geçersiz sayıldı.
If Caesar was, as you insist, a tyrant, then all his acts and appointments are nullified.
Sezar, sizin ısrar ettiğiniz gibi, bir zorba idiyse o zaman tüm yaptıkları ve görev atamaları geçersiz olur.
Ookawahara Corporation formally nullified its merge with us today.
Ookawahara Şirketi bizimle birleşmeyi bugün resmi olarak iptal etti..
The stolen tests had been nullified under suspicion of tampering.
Çalınan testler, üzerlerinde oynama yapıldığı şüphesiyle iptal edilmişti.
It wasn't until after full-blown revolt by the people that the Bechtel-contract was nullified.
Bechtel'le yapılan kontrat anca halk isyan çıkarınca feshedildi.
Threat nullified.
Tehlike uzaklaştırıldı.
Because the father nullified and ruined his life.
Çünkü oğlunun yaşamını engelledi ve içine etti.
- Our agreement is nullified.
- Anlaşmamız sona erdi.
That nullified the divine protection on your lives.
Böylece yaşamlarınız üzerindeki ilahi koruma etkisiz hale gelecek.
With the friendship clause of our roommate agreement nullified you are no longer entitled to accompany me to go swimming at Bill Gates house should I be invited.
Arkadaşlık anlaşmamızdaki bir maddeye karşı geldiğin için..... Bill Gates'in evine yüzmeye davet edilirsem sen bana eşlik edemeyeceksin.
Vibrations are composed of shock waves, and like sound waves, they can be nullified by their opposite...
Titreşim şok dalgalarından oluşur. Ve ses dalgaları gibi karşıt dalgalarla söndürülebilir.
Any bad blood, past transgressions of whatever nature, business or personal, are hereby nullified.
Her türlü düşmanlık geçmişte işle ilgili ya da şahsi her türlü husumet sona eriyor.
No. I just nullified your magic.
Hayır, sadece büyünü etkisiz hale getirdim
I nullified your magic against me and it discharged behind me. right?
Açık konuşmak gerekirse, bana saldıran olan büyüleri etkisizleştirip beni geçmesini sağlıyorum. Yani büyüyü etkisiz hale getirip ağaçlara yönlendirdin, doğru mu?
He nullified it again!
Yine etkisizleştirdi!
It's nullified?
Etkisizleştirdi mi?
Priya has essentially nullified my roommate agreement with Leonard, making life in the apartment very uncomfortable for me.
Priya, Leonard ile olan ev arkadaşı anlaşmamı hükümsüz kıldı ve o dairede yaşamayı benim için çok rahatsız bir hâle getirdi.
Well, in light of Paula's less then expert testimony I made a section-94 application to have the hearing nullified.
Paula'nın malum bilirkişi ifadesinden sonra 94 sayılı kanunun uygulanmasını ve duruşmanın iptal edilmesini sağladım.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]