English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ N ] / Nutcase

Nutcase translate Turkish

339 parallel translation
She's a nutcase.
Bu kadın zır deli.
You sent me off with a nutcase?
Beni delinin biriyle mi gönderdiniz?
You're a real nutcase.
Sen tam bir çatlaksın.
Because you're a nutcase.
Çünkü çatlağın tekisin.
You're a bleedin'nutcase.
Resmen zır delisin!
The old nutcase who lives in the villa over on the south side.
Güney kıyısındaki villada yaşayan şu yaşlı kaçık herifi.
You irresponsible nutcase, don't you know that beds are the most dangerous place?
Sorumsuz kaçık, yatakların en tehlikeli yer olduğunu bilmiyor musun?
He's a nutcase.
Kafadan çatlaktır.
Do I look like such a nutcase?
O kadar manyak birine benziyor muyum?
So, right now... I'm a total nutcase.
Yani şu an ben sadece deli bir adamım.
You can't make a nutcase accusation like that stick, not on me.
Bu kadar aptalca bir suçlamayla, beni köpeğin yapamazsın.
Every nutcase and terrorist and crazy with a pipe bomb and a cause is drooling about it.
Her kaçık ve teröristin ve sebebi olan her bombalı delinin ağzı sulanacaktır.
- Is he a nutcase?
- Kafayı mı yemiş?
Is he a nutcase?
Kafayı mı yemiş?
The last thing I need is to waste time on a nutcase with an attitude problem.
Bir Gecemi, Bir Kaçık ile Mahvettim..
- Nutcase!
- Manyak!
A nutcase, dammit.
Manyak herif!
He's a real nutcase.
O tam bir kaçık.
- I'm not staying here with that nutcase.
- Burada bu deliyle kalmıyorum.
GET OFF, YOU NUTCASE.
Sen delinin tekisin.
Mine got hacked up by a nutcase with an ax.
Hayallerim baltalı bir kaçık yüzünden sona ermişti.
You know your nutcase from last night?
Geçen geceki kaçığı hatırlıyor musun?
I love you, Nancy. You're a fuckin'nutcase.
- Seni severim Nancy ama kafayı yemişsin.
Besides, he's a nutcase.
Ayrıca o bir delidir.
One bunch of lunatics saying white supremacy justifies anything, what we need is some black nutcase saying black supremacy's going to save the world.
Beyaz hakimiyetinin çözüm olduğunu söyleyen bir avuç deli saçması... Bizeyse siyah egemenliğinin dünyayı kurtaracağını söyleyen kaçık bir siyah lazım.
Skip that. Then I get a call from some nutcase who's shouting he's a werewolf!
Sonra delinin bir arayıp kendisinin kurt adam olduğunu söylüyor.
Apparently there's some nutcase running around trying to wipe vampires out of existence.
Çevrede vampirlerin kökünü kazımaya çalışan sözüm ona bazı kaçıklar var.
Powell, has it occurred to you he could be one ofthe terrorists pulling your chain or some nutcase in there?
Powell, hiç aklına gelmedi mi..... bu adamın da o teröristlerden biri olabileceği..... ya da binada kalan bir kaçık olabileceği?
Get lost, nutcase!
Kaybol üşütük!
Show this nutcase, or whatever he is, that you're not interested anymore.
Bu kafadan kontağa, veya her ne haltsa, ona artık ilgilenmediğini göster.
- you are a nutcase, and I'll tell you something.
- Sen delisin, ve sana bir şey söyleyeceğim.
She had that nutcase over one shoulder... and me over the other.
Hem o manyak adamın baskısı altındaydı... hem de benim.
The nutcase.
Ve bir kaçık.
Tell the manager to throw this nutcase out of the hotel.
Müdüre, bu çatlağı otelden atmasını söyleyeceğim.
You'll need it for therapy. You're a nutcase.
Para sende kalsın, onunla psikiyatrist ücretini ödersin.
The only consequences of all this will be that whenever I open a nice Bordeaux, there will be the distant, distasteful memory of a nutcase who tried to kill me because I allowed her to kiss me on the cheek under false pretences.
Tüm bu yaşananlardan geriye kalan ise sadece, her Bordeaux şarabı açışımda hatırlayacağım uzak ve tatsız bir anı olacak. Bir yanlış anlama sonucu beni yanağımdan öpmesine izin verdiğim için beni öldürmeye çalışan bir çetin cevizin anısı.
I mean I'm about as close as I can be to a nutcase like that.
Yani, böyle bir çatlağa ne kadar yakın olunabilirse, o kadar yakınım.
( Hammerhead ) Why can't this nutcase live on the ground like normal people?
Bu kaçık neden normal insanlar gibi düzgün bir yerde yaşamıyor?
This nutcase goes out on a ledge...
Bu salak damlara çıkıyor...
Getting the hell away from you, you psycho chiquita nutcase.
Ama senden uzak bir yere, seni deli fındık.
Fine, but I've never seen such a nutcase like this.
İyi, ama ben böyle bir saçmalık görmedim.
You should be with your sick uncle, instead of playing with this nutcase.
Bir kaçıkla burada bu uçakla oynamak yerine, hasta amcanın yanında olmalıydın.
We got a nutcase with a bag full of guns.
Çantası silah dolu bir manyak var.
She's a nutcase.
Kadın deli.
But since you got into a fight with this nutcase, Trask...
Ama bu deliyle, Trask'la, kavga ettiğinden beri..
- Swoop? He's a nutcase.
O bir kaçık.
That nutcase took the commish and gave me these new cuff links.
O çatlak komiseri kaçırdı ve bana bu yeni kol düğmelerini taktı.
- Some kind of nutcase.
- Çatlağın teki.
- A nutcase in a mask.
- Maskede bir çatlak.
This man's a proper nutcase.
Bu adam kafayı yemiş.
You're a nutcase.
Delisin sen.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]