English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / English → Turkish / [ O ] / Ofit

Ofit translate Turkish

90 parallel translation
So you want to escape for the fun ofit.
Yani sen eğlenmek için kaçmak istiyorsun.
Why areyou afraid ofit?
Ondan neden korkarsın?
The main thing is we got out ofit without consequences.
Önemli olan, bunu hasarsız atlatmış olmamız.
Will you get him out ofit?
Onu kurtarabilecek misin?
They wouldn't hear ofit.
Buna izin verilemez.
I've heard ofit days ago.
Günler önce duymuştum.
Just can't get out ofit.
İşten çıkamıyorum.
Think ofit... as your contribution to African relief... like singing in We Are the World.
We Are the World'da şarkı söyler gibi bir Afrikalıyı sıkıntıdan kurtaracak bir katkı olarak düşünün bunu.
I don't know why I didn't think ofit before.
Neden daha önce aklıma gelmedi bilmiyorum.
What do you think ofit?
Ne düşünüyorsun?
- We'll take care ofit.
- Bunu biz hallederiz.
- He's on top ofit.
- O bu işte görevli.
- The fuck he's on top ofit!
- Görevli falan değil!
- Yeah, I'm on top ofit.
- Evet, birkaç şey biliyoruz.
He's getting the hang ofit.
Biraz öğrenmeye başladı.
Tell Jamey to get on top ofit
Jamey'e söyle onlarla ilgilensin
Think ofit as playing a role.
Bir rol oynadığını düşün.
You take care ofit.
Sen halledersin.
[Centipede] Let go ofit, Gramps!
Bırak şunu, Büyükbaba! Ver şunu!
I'm sick ofit.
Bıktım artık.
- Just get rid ofit once and for all.
- Tamamen kurtulmak lazım.
The universe will take care ofit.
Evren icabına bakacak.
And I-I-I need to have more ofit.
Daha fazlasını istiyorum.
- Nothing good can come ofit.
- Bu işten kimse birşey kazanamaz.
There are parts ofit that do.
Bu işin bir parçası.
Honey, that's all ofit.
Tatlım, işte bu.
Snap out ofit!
Kendine gel!
Come to think ofit, what about Daddy?
Bunu bir düşün, babaya ne dersin?
Yet in spite ofit all
Ama her şeye rağmen,
I know ofit.
Duymuştum.
Georgia takes crap and makes gold out ofit.
Georgia hurdayı bile altına çevirir.
I was gonna wiggle out ofit.
Aslında o işi ekecektim.
The power ofit, the freedom.
Bu güç, özgürlük.
Then, every night, wherever I am, I'll read a little bit more ofit.
Sen ve annen de burada okuyacaksınız.
How can I be sure ofit?
Nasıl emin olabilirim?
I want proof ofit.
Bunun için kanıt istiyorum.
Stay out ofit.
Ondan uzak dur.
Stay out ofit.
Sen karışma.
I neverthought ofit.
Hiç aklıma bile gelmedi.
Well, deprive him ofit.
O zaman onu bundan mahrum et.
[Gasps] That's my name with "bella" on the end ofit.
Benim ismim bu, sonuna "bella" eklenmiş.
and those who run away from it because they are afraid or because they do not believe they are worthy ofit.
ve ondan korktukları yada ona layık olduklarına inanmadıkları için kaçanlar.
He painted my bathroom red, and I found him out ofit on the foor.
Banyomu kırmızıya boyadı, ve onu banyonun dışında yerde buldum.
I stopped reading history and became a part ofit.
Tarih okumayı bıraktım ve bir parçası olmaya başladım.
It's the lastyou'll see ofit.
Elinizde son olarak o kalacak.
Just take care ofit.
Git onunla ilgilen.
Just take care ofit!
Sadece dikkatli ol!
At least not any part ofit that I know.
En azından benim bildiğimden yerden değil.
Only Dorothy made too little ofit lastJanuary, and we've run out ofthe homemade.
En son geçen Ocak'ta Dorothy yapmıştı ama hepsi tükendi.
You snap out ofit!
Asıl siz bu olanlara bir son verin.
- You're on top ofit, kid?
- Şu anda onun tepesindesin evlat.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]